Çoğunlukla duygusal ilişkiler üzerinde çalıştığım için konu ile ilgili gelen danışanlarda ortak noktalar tespit ediyorum.
Bunlardan en önemlisi de, eşim, sevgilim beni sürekli "mutlu etmeli, anlamalı" isteği.
Gelen sorular şu yönde "Neden beni ömür boyunca mutlu edecek erkeği bulamıyorum ? Başlarda herşey çok güzel, sonra büyü neden bozuluyor ? "
Öncelikle elbette karşınızdaki kişiye gösterdiğiniz ilgiye, sevgiye ve aşka karşılık siz de aynı değeri, ilgiyi ve sevgiyi görmek istersiniz, bu çok mantıklı.
Ancak kadınlar ve erkekler arasında önemli bir fark vardır. Bunu bilmek, anlamak ve her zaman hatırlamak gerekir. Erkeklerin ilgiyi, sevgiyi, romantizmi, yaşadıkları duygusallığı gösterme şekilleri, biz kadınlardan oldukça farklıdır.
Nedeni ise erkeklerin sol beyinlerini daha fazla kullanıyor olmalarıdır. Kadınlar ise çoğunlukla sağ beyinlerini kullanırlar.
Gelin kısaca bakalım sol ve sağ beyin özelliklerine.
Aşık olduğunuz insandan ayrılmak ve yaşadığınız derin ayrılık acısı çok can sıkıcıdır.
Ne yapsanız aklınız eski sevgilinizdedir. Her an onunla birlikte geçirdiğiniz anları hatırlar ve derin bir acı çekersiniz.
Aslında bu acıyı yönetebilir ya da en aza indirebilirsiniz. Bir kaç hafta sonra yine eski yaşamınıza kaldığınız yerden mutlu bir şeklide devam edebilirsiniz.
Ofisime gelen danışanlarla yaptığımız topraklama, regresyon veya hipnoz çalışmaları ile onlara acı veren duygularını hızlı bir şekilde topraklar ve acının bitmesini sağlarız.
Vereceğim basit yöntemlerle siz de aşk acısı çekiyorsanız kısa sürede topraklayabilirsiniz :
1. Topraklanmak :
Evde yazarak topraklanabilirsiniz. Sevgilinize kızgınsanız, öfkeliyseniz ya da yaşananlardan dolayı üzgünseniz, bembeyaz bir kağıda, kırmızı kalemle duygularınızı hızlı bir şekilde yazarak topraklanabilirsiniz. Duygularınız sizi acıtmayana kadar yazma işlemine devam edin. O'na söylemek istediklerinizi, içinizde kalanları, hızlı bir şekilde yazın. Yazmanız bittikten sonra yazdığınız sayfaları yakarak veya minik parçalara bölüp yırtarak, size zarar veren duygulardan kurtulabilirsiniz. Bu işlemde önemli olan sizi üzen,
Uzun süren evlilikler veya ilişkiler bir süre sonra monotonlaşarak cazibesini yitirebiliyor.
Oysa biraz özveri, biraz özenle monotonlaşan ilişkiler eski canlılığına kavuşturulabilir.
Gelin beraber göz atalım, neler yapılabilir monotonlaşan ilişkileri kurtarabilmek için ?
Sağlıklı İletişim Kurmak :
İletişim kurmak denilince akla ilk gelen, konuşmak, anlatmak olur. Oysa en güçlü iletişim kurma yöntemi nedir biliyor musunuz ? Dinlemektir. Eşinizi sağlıklı bir şekilde dinlemeyi başarabilirseniz, aranızdaki iletişim sorunlarını da teker teker aşarak, güçlü iletişim becerileri geliştirebilirsiniz. Ayrıca iletişim kurarken, karşınızdaki kişiyi, eleştirmek, yargılamak, dalga geçmek, aşağılamaktan kesinlikle kaçınmalısınız. İletişim esnasında olumlu duygularınızı ifade etmektende, olmsuz duygularınızı ifade etmekten de çekinmemelisiniz. Evlilikte veya uzun süren ilişkilerde fikir ayrılıkları ve çatışmalar mutlaka olacaktır. Bu kaçınılmazdır. Önemli olan bu durumları "yönetme" biçiminizdir. Yani yapıcı olmak, çözüme odaklanmak ve iletişim becerilerinizi ustaca kullanmak.
Birlikte Kaliteli Zaman Geçirmek :
Bir duygusal ilişkiyi güçlendiren en temel unsurlardan biri, eşinizin,
Yaşanan ilişkilerde sorunu anlatmaya çalışan kadın veya erkek genellikle karşı tarafı suçlar.
Sorunun kaynağını karşı taraf olarak gösterir. Kendini ise dünyanın en masum insanı gibi gösterir.
Oysa ilişki iyi gitmiyorsa, sorun olarak karşımıza çıkanlar her iki tarafın bilerek veya bilmeyerek yaptıklarından oluşur.
Sorun yaşanırken, ele alınması gereken en önemli unsur, öncelikle kişinin kendine bazı sorular sorarak, çözümü kendi içinde gerçekleştirmeye çalışmasıdır.
İlişki koçluğu seanslarımızda buna yönelik çok aydınlatıcı bir çalışma yaparız.
Bu çalışmada kişiye bazı sorular sorularak çözüme yaklaştırmaktır amacımız.
Sizler de kendi ilişkiniz içinde bir sorun yaşıyor ve suçlunun daima karşınızdaki kişi olduğunu düşünüyorsanız bu çalışmadaki sorulara cevaplar vererek (mümkünse yazarak çalışınız) farkındalığınızı artırabilir ve ilişkinizin seyrini değiştirebilirsiniz.
- Bu ilişkide sorun olarak gördüğüm nedir ?
Gelişen teknoloji ile birlikte sosyal medya kullanımı son derece arttı.
İnternet ve bilgisayar kullanımının yanı sıra akıllı telefonlarda sosyal medya kullanımını son derece destekler hale geldi.
Sosyal medya ile fazla iç içe olmak, gerek insan ilişkilerinde, gerekse duygusal ilişkilerde bazı problemlere neden oluyor.
Annelerimizden, babalarımızdan eskiden yaşadıkları aşkları dinlediğimizde, birbirlerine ulaşmak için yazdıkları mektupları, mektupları nasıl ulaştırdıklarını, sevdikleri kızın/erkeğin evinin önünden geçerek, pencereden onu görme çabalarını sık sık duyar, dinleriz.
Günümüze baktığımızda kişiler, sosyal medya aracılığı ile sevgililerine ulaşmada hiçbir sıkıntı yaşamadıkları gibi, bir süre sonra ilişkilerini sadece sosyal medya üzerinden yaşamaya başlar oldular.
Bu durum ise ilişkileri sıradanlaştırıp, mutsuzlaştırdı.
İlişkiler hızla yaşanıp, tüketilmeye hazır duruma geldi.
Geçenlerde bir danışanıma sevgilisi ile yaşadığı tartışmanın nedenini sorduğumda şunları anlattı ;
Her kadının aşık olacağı erkekte aradığı özellikler farklı olmakla beraber, karizmatik, kendine güvenen, etkileyici bir ses tonuna ve derin bakışlara sahip bir erkeğe hiç bir kadın hayır diyemez.
Erkekleri çekici kılan özelliklere birlikte bakalım mı ne dersiniz ?
Mizah anlayışı ;
Bir insanın nelere güldüğü, o insanın zekası ve kim olduğu ile ilgili ciddi bakış açılarına sahip olmamızı sağlar. Bir erkeğin nelere güldüğü veya gülmediği de bir kadın için önemlidir. Özellikle ortak mizah anlayışına sahipseniz ve aynı şeylere gülüyorsanız bu sizi yakınlaştıyor demektir.
Etkileyici bir parfüm ;
Koku ilişkilerimizdeki en önemli ve etkileyici unsurlardan biridi. Kokular çok ciddi fiziksel reaksiyonlar yaratılarlar. Kişiler üzerinde derin bir iz bırakmak istiyorsanız, kullandığınız parfüm imzanız olmalı. Kokular ile ilgili ayrıntılı bilgiye linkten ulaşabilirsiniz. http://blog.milliyet.com.tr/kokularin-duygularimiz-uzerindeki-etkisi/Blog/?BlogNo=516955
İş Hayatı
Bir kadını etkileyen elbetteki bir erkeğin yüksek maaşlı geliri değildir. Erkeğin yaptığı iş ne olursa olsun, o işte ve meslekte başarılı, yetenekli ve idealist olması, işini sevmesi önemlidir. Zira erkeğin işin
Duygusal ilişkilerimiz, birçok hassas noktayı içinde barındırır.
Bunlardan en önemlisi “güven”dir.
Partnerine güvenemeyen kadın/erkek aslında kendine güvenmediği için, karşısındaki kişiye güvenemiyordur.
Kendine güvenmeyen kişi, eşini/sevgilisini kıskanır, kontrol eder ve güvensizliğini tetikleyecek, sonucunda da kanıtlayacak birçok bulguya ulaşır!
Çoğunlukla da geçmiş sevgili/eş ile ilgili ayrıntıları öğrenmek ister. Geçmişte kalmış kişi ile çok fazla ilgilidir. Geçmişte yaşanmış olaylar onun için hep gündemi oluşturur.
Bu bazen öyle bir noktaya gelir ki, üç, dört kişi ile yaşanmaya başlanır ilişki.
Bir danışanım mevcut sevgilisinin bunu “takıntı” boyutuna getirdiğinden bahsetti.
Bu aşırı merak, ilgi ve takıntı boyutu, kişinin kendisini o erkek/kadın ile kıyaslama durumundan başka bir şey değildir.
Yaşamın her alanında başarı ile yer almış ve kendilerini güçlü bir şekilde ifade etmiş birçok kadınla çalıştım.
Yanı sıra kendini güçsüz ve ezilmiş hisseden, ya da gerçekten ezilmiş (buna izin vermiş) kadını da tanıma ve çalışma imkânım oldu.
Hikayelerini benimle paylaşan bu güzel kadınlara huzurlarınızda çok teşekkür etmek istiyorum.
Hatırlanması gereken, her yaşamın kendine özel olduğu ve emekle geliştiğidir.
Her kadın kendi yaşamını güzelleştirmek ve iyileştirmek zorundadır.
Bunun için kendi “gücü”nün farkında olmalıdır ve bunu hissetmelidir. Bu gücü derinden hissedebildiğinde, diğerlerine hissettirebilecektir.
Kadın kendi gücünün nasıl farkında olur?