TatilKızkumu efsanesi

Kızkumu efsanesi

19.08.2014 - 13:47 | Son Güncellenme:

Muğla'nın Marmaris İlçesi'nde her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği, denizin üzerinde yürüyor hissi veren 600 metre uzunluğundaki Kızkumu, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu.

Kızkumu efsanesi

Marmaris'e 30 kilometre uzaklıkta, yeşili ve mavisiyle bir cennet harikası olan Orhaniye Köyü'nde, yerli ve yabancı turistlerin gezi listesinin en başında yer alan, 600 metre uzunluk ve ortalama 3 metre eninde kızıl kumların oluşturduğu Kızkumu ziyaretçi rekoru kırıyor. Uzaktan bakanlara deniz üzerinde yürüyor izlenimi veren Kızkumu, mavi tur tutkunlarının da vazgeçemediği yerler arasında. Teknelerini Kızkumu'nun çevresindeki küçük koylara demirleyen gezi tutkunları, fotoğraf çektirerek anı ölümsüzleştiriyor.

Kızkumu her gün Marmaris ve İçmeler'den kalkan cip safaricileri ile tur düzenleyen acentelerin getirdiği yerli ve yabancı turistlerle dolup taşıyor. Sezonda bin ile bin 500 kişinin ziyaret ettiği Kızkumu, Ramazan Bayramı'nın ardından da aynı doluluğu yaşıyor.

Haberin Devamı

Marmaris nerededir? Marmaris'e nasıl gidilir?

Kızkumu Efsanesi

Efsaneye göre Bybassos Kralı'nın kızı güzel prenses ile bir balıkçı birbirlerine aşık olurlar. Kız geceleri sahile çıkıp kandille balıkçıya işaret verir ve balıkçı da karşı kıyıdan sandalıyla gelerek buluşurlar. Kral bunu zaman içerisinde öğrenerek bir gece kızını takip ettirerek balıkçının denizden geldiğini, kızının kumsalda onu beklediğini, beklediği yeri de elindeki bir ışıkla balıkçıya haber verdiğini öğrenir. Kral askerlerine kızını kumsalda yakalayıp elindeki ışığı alarak balıkçıya işaret vermelerini ve balıkçıyı yakalamalarını emreder. Denilen yapılır. Balıkçı karşı kıyıdan ışığı gördüğü anda atlar kayığına, kürek çekmeye başlar. Kız askerlerin elinden kurtulup denizin ortasındaki delikanlıya doğru koşmaya başladığı anda bir mucize gerçekleşir ve kızın her adım attığı deniz anında kumsala dönüşür. Arkadan koşan askerlerin üzerlerindeki ağırlık onları suya batırdığı anda bir asker ok ve yayına sarılır. Amacı delikanlıyı vurmaktır ama ok kıza saplanır. Efsaneye göre de kumların rengi kızın kanıyla kırmızıya dönüşür. Delikanlı okla öldürülen prensesi alıp kayığıyla ortadan kaybolur ve bir daha ikisini de gören olmaz.