MHP, Akşener taktiğinin iflas ettiğini düşünüyor

Akşener’in, genel başkanlığı “bırakma” gerekçesinden hareketle, zamanlama konusunda tutarsızlığa dikkat çekiliyor. “24 Haziran seçim sonuçlarının resmiyet kazanmasından hemen sonra istifa etseydi, seçimi kaybettiği için çekilmiş olur ve bırakması anlam kazanırdı” deniliyor. Seçimden çok sonra gelen bırakma duyurusu için, “liderlik gösteremediği, siyasetinin iflas ettiği ve köşeye sıkıştığı” değerlendirmesi yapılıyor.

Liderin içinde bulunduğu her şartta kriz yönetmeyi bilmesi gerektiği, karşılaştığı daha ilk sıkıntıda havlu atıp, “küstüm oynamıyorum” tavrının genel başkanlık koltuğundaki bir isimle bağdaştırılamayacağı ifade ediliyor. Akşener’in, beş benzemezin bir araya geldiği partide eleştirilere karşı kendisini savunacak yönetici bulamamasının ekibiyle içine düştüğü zafiyeti ortaya koyduğu belirtiliyor.

MHP’de Akşener’in artık partinin başına dönmesi zor” değerlendirmeleri yapılıyor. Akşener’in karakteri ve gidişat dikkate alındığında bu yorumu yapanların sayısı oldukça fazla. Ayrıca Akşener’in bu aşamadan sonra geri dönmesinin “güven” problemi yaratacağı düşünülüyor. İleriye dönük atılacak adımlar ve yaşanacak krizlerde hep şüpheyle bakılmasına yol açacağı dile getiriliyor. Ancak, MHP’de bütün bu yaşananların kurgu olabileceği veya Akşener’in ikna edilerek kongreden güçlenerek yeniden genel başkan seçilebileceği ihtimali de gözardı edilmiyor.

Kırılma yaşanabilir

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, Akşener’in ikna edilmesine yönelik çıkışına rağmen, henüz bir yol katedilememiş olması ‘İYİ Parti dağılır mı’ sorusunu gündeme getiriyor. “Zaten bir kurguyla kurulan partinin yine bir dış eksenli kurguyla dönüştürülmek istendiği” vurgulanıyor. Akşener’in liderliği bırakması halinde dahi partinin varlığını küçük çaplı kopmalara rağmen yeni genel başkanla devam ettireceği, ciddi kırılmaların yerel seçimden sonra olabileceği ifade ediliyor.

‘Pazarlığa girmedik’

MHP yönetimi, İYİ Parti’nin dağılması halinde ayrılan isimlerin büyük çoğunluğunun Ak Parti’ye gideceği ve Ak Parti’nin 301 sandalyeyi yakalamasının MHP’yi, “kilit parti” konumundan çıkaracağı tartışmasını yersiz buluyor.

MHP’nin, “Cumhur İttifakı”nı aritmetik üzerine kurmadığı, daha ortada seçim yokken devletin bekası için hiçbir pazarlığa girmeden, iktidara destek verdiği anımsatılarak şu değerlendirme yapılıyor: “MHP Ak Parti ile kapalı kapılar ardında hiçbir pazarlığa girmedi. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin oturması ve ülkenin sorunlarına yönelik iktidara desteğini önkoşulsuz sürdürdü. O nedenle Cumhur İttifakı sayısal dengeye göre kurulmadı ve ona göre de devam ediyor değil. İttifak aritmetik üstüdür. Ak Parti, İYİ Parti’den gelenlerle 301’i geçse de ittifak ruhu devam edecektir.”