10.01.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde Yerel Yönetimler Sempozyumu”nda değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasında FETÖ’ye yönelik mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, özetle şu ifadeleri kullandı:
SONUNUZ GELDİ: İçeride ve dışarıda terör örgütlerinden onların destekçilerine kadar pek çok nifak odağına karşı geceli gündüzlü mücadelemizi sürdürüyoruz. Millet olarak biz gördüğümüz, bildiğimiz, karşımıza cesaretli çıkan düşmandan korkmayız. Bizim için asıl büyük tehdit farklı kimlikler ve görüntüler altında içimize sızdırılmış olan düşmanlardır. Son dönemde bu düşmanların en sinsinin, en alçağının, en tehlikelisinin saldırısına maruz kaldık. Bu da FETÖ terör örgütü. Terör örgütleri mensupları için her seçim, her önemli olay bir umut vesilesi haline dönüşüyor. Şahsımın ve bu noktada partimin ayağının tökezlemesini, böylece yeniden ipleri ellerine geçirmeyi umut ediyorlar. Halbuki milletimiz bunları ciğerlerine kadar gördü, tanıdı, hükmünü de verdi. Buradan ülkemiz içindeki ve dışındaki tüm FETÖ’cülere sesleniyorum. Artık sonunuz geldi. Gidecek yeriniz, atacak adımınız kalmadı. Başınızdaki Feto denen adamın arkasındakiler ne zamana kadar arkasında durur bilemem. Ama eninde sonunda o da gelecek.
KALINTILARINI DA SIFIRLAYACAĞIZ: Elebaşlarınızın bir kısmı sizleri satarak rahatça yaşayabileceklerini düşündükleri yerlere kaçtılar. Ama hiç heveslenmesinler. Hepsini de saklandıkları deliklerde bulup birer birer adaletin karşısına çıkartacağız. Cezaevinde olup hala esip gürleyen örgüt mensuplarının yaptıkları iş mezarlıkta ıslık çalmaya benziyor. Korkunun ecele faydası yok. FETÖ’yü kamudan büyük ölçüde tasfiye ettik. İş dünyasındaki irtibatlarını, imkanlarını neredeyse yavaş yavaş sıfırlıyoruz. Belediyelerdeki son kalıntıları da inşallah 31 Mart itibarıyla milletimiz tarafından tasfiye edilmiş olacaktır. Hemen her gün bir başka ülkeden FETÖ mensuplarına yönelik operasyonlar ve işlemler için işbirliği çağrısı alıyoruz. Dünyada saklanacak hiçbir yerleri kalmayana kadar peşlerinden gideceğiz.
‘Ne olur ülkemizi katletmeyelim’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerel yönetimlere yönelik olarak şu mesajları verdi:
İŞİ BİLENİ ALACAKSIN: Yolda kimi bulursan meclis üyesi yapmayacaksın. İşi bileni alacaksın. Bunların içinde çevrecisi, hukukçusu, inşaat mühendisi, mimarı, mali müşaviri olacak. İşi bilenlerle beraber eğer bir belediye meclisi oluşursa, imar komisyonları oluşursa o zaman dikey mimari değil, yatay mimari şehirlerimizde yer alır.
İNANIN BAŞARAMADIM: Hep konuşuyoruz, Safranbolu evleri, Beypazarı. Peki şimdi yeni yeni Safranbolular oluşturabiliyor musun? Mesele bu, bunu yapmamız lazım. TOKİ olarak bu işin savaşını 16 yıldır veriyorum. 860 bin konut yaptık. Peki başardın mı be kardeşim dersen, inanın başaramadım. Kısmen bazı yerlerde başarılı olduk, bazı yerlerde maalesef başarılı olamadık. Bu konuda tüm belediye başkanlarıma, TOKİ’ye, özel sektörün mensuplarına sesleniyorum. Gelin ne olur, ülkemizi katletmeyelim. Tüm yerleşim yerlerinde yatay mimari konusunda ısrar ediyorum.
YAKIN TAKİBE ALACAĞIZ: Şehirler arası göçler, hatta ilçeler, beldeler. “Bizim beldede de bizim amca oğlunun kazanması lazım, bizim aşiretten filancanın kazanması lazım.” Ee ne yapalım, Ankara’dan, İstanbul’dan göç alalım. Böyle bir şey olamaz. Bu işgalin farklı bir türüdür. Bundan sonra biz bu tür şeyleri İçişleri Bakanlığımızla daha yakın takibe alacağız. Bunun adı demokrasi değil. Kim orada yaşıyorsa seçimi onlar yapsın, neticesine de herkes katlansın.
BATSIN SENİN MANHATTAN: Denizlerimizin kenarlarında, orman alanlarımız, buraları betona, toprağa çevirme gayreti içinde olanlar var. Oraya ben bir dikey mimari yapayım, oradan da malı götüreyim. Bize de örnek veriyor; “Manhattan şöyle.” Ya bırak, batsın senin Manhattan’ın. Bizim medeniyetimizde ne diyor, biz ona bakalım. Onun için de belediye başkanlarımız yanındaki mimarı, inşaat mühendisi, çevre bütün bunlarla bu işe çok dikkat etmesi lazım. Çevre Şehircilik Bakanıma da söylüyorum. Kimsenin gözünün yaşına bakmayacaksın. Yıkmaksa yıkacağız. Ama daha önce bu müsaadeyi almış, orada yapacak bir şeyimiz yok, hukuken bitirmişler bu işi. Hangi partiden olursa olsun tüm belediye başkanlarımızı geleceğimizin inşası olarak gördüğüm bu sürece aktif olarak katılmaya davete ediyorum.
Minik Cemre ‘kalp’ istedi
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, 5 Ocak’taki Manisa programı sırasında görüştüğü 10 yaşındaki kalp hastası Cemre Yılmaz o anları anlattı. Yılmaz, “Erdoğan, bana nasıl olduğumu, bir ihtiyacımın olup olmadığını sordu. Ben de ‘Sadece kalp istiyorum, kendi gerçek kalbimin olmasını istiyorum,’ dedim. Doktoruyla halen iletişim halindeyiz, bizimle ilgileniyorlar” dedi.