Soğuyan havalarda içinizi ısıtan öneriler

Bu soğuk havalarda yeterli ve dengeli beslenerek, vücudumuzun bağışıklığını koruyarak hastalıklardan kaçınmak çok önemli. Sıcak bir çorbadan sumak, kestane, D vitamini ve zerdeçala uzanan koruma kalkanı için öneriler.

Aralık ayına merhaba demeye yaklaşırken soğuk algınlığı, viral hastalıklar da kapımızı çalmaya başlıyor. Vücutta güçlü bir savunma mekanizmasının temelinde yeterli ve dengeli beslenme yatıyor. Antioksidanı yüksek, mevsim sebze ve meyvelerinden oluşan rengârenk bir beslenme planı hem salgınlardan korunmak hem de daha enerjik hissetmek için yapılması gerekenlerin başında geliyor. Böyle zamanlarda içinizi ısıtacak, gönül rahatlığı ile tercih edebileceğiniz besinler ve önerilerimi paylaşmak istedim.

SICACIK BİR ÇORBA

Havalar soğudukça, sebzelerle dolu bir kâse sıcacık çorba gibisi yoktur. Çorbaya beslenme planınızda yer vermek hem sindirim sisteminizi destekler hem de daha uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur. Lezzet için zerdeçal gibi baharatlardan da yararlanabilirsiniz. Sebze çorbalarının kalorisinin düşük ve lif oranının yüksek olduğunu hatırlayın. Kilo kaybı hedefiniz varsa akşam yemeğinde 1 kâse çorba, yanında bol yeşillikli salata ve yoğurt bu süreci desteklemek için en iyi adımlardan. Kış aylarının favori sebzelerinden brokoli ile içinizi ısıtacak bir çorbaya ne dersiniz?

Brokoli çorbası

Malzemeler: * 300 g brokoli * 2 diş sarımsak * 2-3 yemek kaşığı mercimek * 1 küçük havuç * 1 küçük kutu (200 ml) laktozsuz süt veya bitkisel süt * 2 yemek kaşığı zeytinyağı * Az tuz * 2 yemek kaşığı organik domates rendesi

Yapılışı: Brokolileri sarımsaklarla buharda 5 dakika pişirin veya az suda haşlayın. Derin bir tencerede sıvı yağı ve unu pembeleştirin, 4 su bardağı soğuk su ve rende domatesi ekleyin. Havuç ve mercimeği ekleyin. Kaynayana dek karıştırın. Kaynayınca buharda pişirdiğiniz brokolileri ve sarımsakları ekleyin. 10 dakika kaynadıktan sonra süt ve tuzu ilave edin. Birkaç dakika daha kaynattıktan sonra ateşten alıp blenderdan geçirin.

İLAÇ BAHARAT: SUMAK

“Besinler ilacınız, ilacınız besininiz olsun.” Bu söz Hipokrat’a ait. İlaç gibi baharatlardan sumak da bu sözü hatırlatan gıdaların başında geliyor. Sumaktaki gallikasidin birçok bakteri ve virüse karşı etkili olduğuna dair bilimsel veriler var. Sumağa kendine özgü o güzel ekşimsi tadı veren de bu madde, halk arasında da ‘sumak ekşisi’ diye tabir edilen bir özütü de biliniyor. Sumağın şifalı etkisi pişince ‘uçmuyor’ yani çorbalarda, ekşinin yakıştığı bütün yemeklerde kullanabileceğiniz gibi çayını da yapıp içebilirsiniz. Ben hastalıkların arttığı bu dönemde bağışıklığınızı desteklemek adına günde bir fincan sumak çayı içmenizi öneriyorum. Ancak sodyum içeriği nedeniyle toz sumak değil de tane sumak kullanmanızı öneririm. Yüksek tansiyon hastasıysanız içerdiği tuz nedeniyle toz sumağın tansiyonu etkileyebileceğini hatırlatmakta fayda var.

D VİTAMİNİNE DİKKAT

Son günlerde kendinizi daha yorgun hissediyorsanız D vitamini seviyelerinizi kontrol ettirmenizde fayda var. Kış aylarında azalan güneş ve gün ışığı sebebi ile hızla düşebilen vitamin D seviyesi, serumda 30ng/ml altında olması vitamin D yetersizliği anlamına geliyor. Diyetinizden veya günlük güneş ışığından yeterince D vitamini aldığınızı düşünmüyorsanız hekiminizle görüşebilirsiniz. Çünkü D vitamininin bağışıklığınızı desteklemeye yardımcı olduğu birçok çalışmada görülüyor. Hatta Kovid-19 şiddeti ve D vitamini eksikliği ile ilgili pek çok araştırma bulunuyor.

ALTIN SÜTÜN TAM ZAMANI

Kendimi biraz halsiz hissediyorum, enerji desteği bir ara öğüne ihtiyacım var diyorsanız bu tarif sizin için. Ben ne zaman kendimi biraz halsiz hissetsem hemen bu tarifi yaparım. Zerdeçal etken maddesi kurkumin ile iltihap önleyici yani antiinflamatuar olması ve sağlığa pek çok faydasıyla baş tacı, ancak faydalı etkisi için ortamda yağ ve karabiber olmalı. Bu tarifte tüm bu faydaları bir araya getiriyoruz.

Zerdeçallı kış lattesi (Altın süt)

Malzemeler: * 1 bardak badem sütü (veya dileğiniz süt ) * 1 çay kaşığı zerdeçal * 1 çay kaşığı zencefil * 1 çay kaşığı toz tarçın * Çeyrek çay kaşığı karabiber * 1 çay kaşığı Hindistan cevizi yağı (isteğe bağlı) * 1 çay kaşığı bal

Yapılışı: Süt, zerdeçal, zencefil ve karabiberi tencereye ekledikten sonra kaynamaya yakın Hindistan cevizi yağını da ekleyip karıştırın, bardağa aldıktan sonra üzerine balı ekleyin. Zerdeçallı kış latteniz hazır.

KIŞ DEDİĞİN KESTANESİZ OLMAZ

Kış mevsiminin geldiğini soğuyan havalardan önce kestane kokusundan anlayanlar burada mı? Kestane, başta nişasta olmak üzere iyi kalitede sindirilebilen lifli bir karbonhidrat kaynağıdır. Bu nedenle ekmek yerine geçen besinler arasında yer alıyor. Yaklaşık 3-4 kestanenin, bir dilim ekmeğe eşit olduğunu hatırlayın! Kendisi aynı zamanda B1, B2, B3, B6 gibi B grubu vitaminlerini; kalsiyum, demir, magnezyum ve bakır gibi mineralleri de içerir. Yüksek lif ve tekli doymamış yağ içeriğiyle yüksek kolesterol ve kalp damar hastalıklarına karşı koruyucu etkilerinden de bahsetmek mümkün.

Kestaneli narlı muhallebi (6 porsiyon)

Malzemeler: * 3 yemek kaşığı yulaf ezmesi * 2 su bardağı laktozsuz süt/bitkisel süt * 1 tatlı kaşığı vanilya * 1 yemek kaşığı bal * 10 adet haşlanmış kestane * Yarım nar

Yapılışı: Kestaneler üzeri çizilerek haşlanır. Kabukları soyulduktan sonra sütle robottan geçirilir. Kestane ve süt karışımı, yulaf ezmesi ve vanilya ocakta pişirilir. Muhallebi kıvamına gelince altı kapatılır; bal ve nar taneleri eklenerek karıştırılır. Üzeri yine narla süslenerek 2-3 saat buzdolabında bekletilerek tüketilebilir.