SiyasetDevletin sigortası ortadan kalkıyor

Devletin sigortası ortadan kalkıyor

10.12.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

“Cumhurbaşkanlığı devletin sigortasıdır” diyen CHP lideri, “Anayasa değişikliğiyle rejim değiştiriliyor ve devletin sigortası kalkıyor. Sigorta atarsa karanlıkta kalırız. Demokratik sistemimizde hakemlik pozisyonu cumhurbaşkanına biçilmiştir” dedi

Devletin sigortası ortadan kalkıyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başkanlık yetkileriyle donatılmış cumhurbaşkanlığı sistemini öngören anayasa değişikliği teklifine ilişkin olarak, “Parlamenter demokratik sistem mi istiyoruz yoksa işlevi olmayan bütün güçlerin bir kişinin elinde toplandığı bir sistem mi istiyoruz? Başkanlık sisteminin öngörülen güçler dengesinin oluşmadığı bir sistem Türkiye’yi felakete götürür” dedi.
Kılıçdaroğlu, dün NTV’de katıldığı canlı yayında şunları kaydetti:
İSMET SEZGİN CHP’YE OY VERMİŞ: İsmet Sezgin, uzun yıllar CHP’yi rakip olarak gören bir siyaset anlayışına sahipti. Bir ara konuşurken, ‘Hiç kimse bir gün gelecek ben CHP’ye oy vereceğim diye asla düşünmezdi. Ama ben bunu yaptım’ demişti.
METNİ GÖRMEDEN (Anayasa değişikliği): Erdoğan, 2002’den beri Türkiye’yi yönetiyor, sorun yoktu. Biz kişiye mi koltuk bulacağız? İçeriğini bilmiyoruz. Metni görmeden düşüncelerimizi ifade etmemiz doğru değil. Yapılan rejim değişikliğidir. Bir kişi için oturacağız tüm rejimi değiştireceğiz, doğru değil. Anayasalar bir partinin mutfağında hazırlanmaz. Geçmişte referanduma gittik, AKP hazırladı, yargı bağımsızlığı askıya alındı. O anayasa demokrasi içinde tartıştırılsaydı belki 15 Temmuz olaylarını yaşamayacaktık
DEVLETİN SİGORTASI: Anayasa değişikliğiyle bir rejim değiştiriliyor ve devletin sigortası ortadan kalkıyor. Cumhurbaşkanlığı devletin sigortasıdır. Bir evde sigorta atarsa, karanlıkta kalırız. Devletin kurumları uyum içinde çalışmıyorsa, hakemlik yapacak kişiye ihtiyaç vardır. Demokratik sistemimizde bu pozisyon cumhurbaşkanına biçilmiştir. Şimdi cumhurbaşkanı siyasi taraf olacak. Bir siyasi partinin üyesi olacak, milleti mi kandıracaklar? Kenan Evren’den farkları yok. Evren’in koyduğu kuralları tahkim etmek istiyorlar. 1982 Anayasası yüzde 92 oyla kabul edildi. Yüzde 92’nin altında kalan her oyun belki meşruiyeti bile tartışılabilir... Öyle milletvekilleri var ki teklifi görmeden boş kağıda imza atıyor, boş kağıdı imzalayanlar akıllarını kime kiraya verdi?
FELAKETE GÖTÜRÜR: Parlamenter demokratik sistem mi istiyoruz yoksa işlevi olmayan bütün güçlerin tek kişinin elinde toplandığı bir sistem mi istiyoruz? Buna diktatörlük diyoruz. Bunun en belirgin özelliği Hitler, Mussolini, Pinochet’dir. Güçler dengesinin oluşmadığı bir sistem Türkiye’yi felakete götürür.
BAHÇELİ DE ENDİŞELENMELİ: MHP ayrı bir parti. Türkiye’nin geleceği konusunda ben ne endişe taşıyorsam, umarım Bahçeli de aynı endişeleri taşımalıdır. Bir anlamda Türkiye Kuzey Kore’ye dönecek. Türkiye’nin bu atmosferden çıkması gerekirken bu atmosferi pekiştiren anayasal düzenlemelere izin vermenin yarattığı endişeleri yüreğimde hissediyorum. Bahçeli’nin de aynı endişeyi duyması gerekir. ‘Devlet benim’ anlayışı Hitler anlayışıdır. Bahçeli bu kültürü destekliyor mu? Bir kişinin arzusuna göre anayasa mı yapılır? Sadece bir kişinin egoları var. Öcalan da başkanlık sistemini savunuyor.

Yenikapı ruhuna sadık kalan tek kişi benim

(Altan ve Ilıcak isimlerini miting meydanında okumasına ilişkin olarak) Hayır, yol kazası değil. İmkanım olsa 146 gazeteciyi de sayardım, bir ilkeden yola çıkıyoruz. Demokrasisi gelişmiş bir ülkede yazı yazdı diye bir gazeteci hapse atılır mı? Düne kadar bunlar sizin el üstünde tuttuğunuz kişilerdi, ben demokrasiyi savunmak zorundayım. Yenikapı ruhuna sadık kalan tek kişi benim..

‘Yöneticiler dolar tutmaz’

Türkiye’yi yöneten bir başbakan, bakanlar yok, sorunumuz orada. Bir ülkenin yöneticisi banka hesabında dolar tutamaz, tutarsa TL’ye güvenmiyor demektir. Doları hangi gerekçeyle tutuyordun? En yüksek olduğu noktada bozdun, oradan da kara geçti. Ben niye dolar hesabı tutmuyorum, TL’ye güveniyorum. Vatandaşın cebinde dolar mı var, sahte dolar bozdurma makbuzları dolaşıyor. 30 milyon avrosu vardı Bilal Bey’in. Onların bozulması lazım. Çağrı yaptı mı 4 bakana? Güven kaybeden bir siyasi iktidar ne yaparsa yapsın güveni tazeleyemez, yatırımcı yarını göremiyor. Bir ülkenin cumhurbaşkanı Merkez Bankası’na faizi indirin diye talimat verir, Merkez Bankası faizi yükseltirse güven bunalımı var, kurumlar çatışıyor demektir, böyle bir ortama hiçbir yabancı gelmez.

Kardeşine ağır sözler

Kılıçdaroğlu, CHP’den ihraç edilen kardeşi Celal Kılıçdaroğlu ile ilgili soruyu da şöyle yanıtladı: Kardeşimle konuşmadım. Kardeşim küçük çocuk değil. İlla benim siyasi görüşümü desteklemesi gibi bir durum söz konusu değil. Bağımsız bireyiz. Ama Didim’de iki yüksek bina var, yıkılması lazım. O binaların sahipleri parayla insan satın alıp bize saldırtmanın yollarını arıyor. O kişilerin etrafındaki insanlara bakın, göreceksiniz. Bir daha soyadı Kılıçdaroğlu olan kim olursa olsun bir belediyeye gidip, çıkar amaçlı bir ilişki kurmak istediği zaman, kapının önüne koyacaklar, talimat verdim. Benim düşüncelerimi beğenmeyebilir kardeşim, saygı gösteririm. Birisi cebine para koydu, ‘çık bunu söyle’ dedi ve söylediyse alır kapının önüne koyarız. Bunun kardeşlikle ilgisi yok, temelinde ahlak yatar.