23.04.2023 - 03:00 | Son Güncellenme:
SEYHAN AKINCI
SEYHAN AKINCI- Cumhuriyet’in yaşı henüz çocuk. Yıl 1928 Harf Devrimi geliyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde sayıları giderek artan çocuk dergilerinin artık bir amacı var: Cumhuriyet çocuklarını yetiştirmek. Kadıköy Belediyesi ile Çizgi Roman Okurları Derneği’nin birlikte düzenlediği “Geçmişten Günümüze Bir Yolculuk - Çocuk Dergileri Sergisi” sizi alıyor ve çocuk dergilerinin sayfaları arasından bir Cumhuriyet izleği sunuyor. Kadıköy Belediyesi Karikatür Evi’nde açılan Türkiye’nin ilk ve en kapsamlı çocuk dergileri sergisi 4 Haziran’a kadar görülebilir. Biz de Çizgi Roman Okurları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Önder Çakı ile Karikatür Evi’nde buluştuk ve çocuk dergilerinin tarihçesini ve çocuklar üzerindeki etkisini konuştuk.
Önder Çakı aynı zamanda bir koleksiyoner. Onun çizgi roman tutkusu babasından emanet. Güzel Sanatlar’dan mezun babası çocuk dergilerinde bir müddet çıraklık yapmış. Kendisi de çizim yaptığı için çocuk dergilerine gönlünün düşmesi kolay olmuş. Çakı, “Benim bu merakım babamdan geçti. Çocukluğumda, bilhassa Milliyet Çocuk okuyarak büyüdüm. Milliyet Çocuk’un içinde 1977-80 yılları arasında yayımlanan resimli Dünya Klasikleri vardı. Jules Verne’den Tom Sawyer’a hepsini buradan öğrendik” diye anlatmaya başlıyor.
O haftaki konular işlenirdi
Milyonlarca çocuğu büyüttü Milliyet Çocuk ve dönemin diğer çocuk dergileri. Bu yayınlarla büyümenin çocukları nasıl etkilediğini uzun uzun anlatıyor Önder Çakı: “Öncelikle okuma alışkanlığını ve çocukların merak duygusunu çok geliştiriyordu. Aynı zamanda biriktirme, koleksiyon yapma alışkanlığını çocuklara aşılıyordu. Çocuk dergileri gazete gibi değildi kimse atmazdı. Tekrar dönüp okunurdu. İçinde müfredata uygun ama gizli bilgiler olurdu. Kaçıncı sınıfa giderseniz gidin o haftaki dersinizle ilgili bir şey bulabilirdiniz. Okulda öğretmen bir şey sorduğunda “Ben bunu biliyorum çünkü Milliyet Çocuk’ta okumuştum” diyebiliyordunuz. Çok güzel çizgi romanlar vardı ve çizgi roman bir çocuğun okuma alışkanlığını edinebilmesi ve sürdürebilmesi için çok önemliydi. Yaz tatillerinde çocuk dergilerinin formatı değişirdi. Yazın görülebilecek yerlerle ilgili ufak bilgiler barındıran hikâyeler kullanılırdı. Milliyet Çocuk’ta ‘Cemil Futbol Oynamayı Öğretiyor’ köşesi vardı mesela. Sanatla ilgili çocukların gönderdiği resimler, mektuplar, şiirler dergilerde değerlendiriliyordu.”
Aile yapısına göre içerikler
“Bizim Aile” filmindeki Tuncay’dan hatırlayacağımız gibi ders kitaplarının arasında okunurmuş çizgi romanlar. Çünkü diyor Çakı, “Bazı aileler çizgi roman okunmasına kızardı. Zararlı neşriyat gösterilirdi. Dikkatlice hazırlanmış çocuk dergileri muhafazakar ve seküler ailelere yönelik farklı içerikteydi. Kimi çocuk dergileri daha modern kültüre yönelik kimisi daha dindar ailelere yönelikti. Daha dindar diyorum çünkü bu dergilerin içinde yabancı çizgi romanlar olmazdı, hikâyeler daha farklıydı, yerli çizerlerin çok güzel çizgi romanları olurdu.”
İyiler kazanırdı
“Bu çizgi romanlardan çocukların elde ettiği şeyin başında arkadaşlık gelirdi” diyor Çakı ve sürdürüyor: “Bütün çizgi roman kahramanlarının yanında ekürileri vardır. Zor bir durumda cesaretle, her şeyi göze alarak asıl kahramanın hep yanındadırlar. Bu beraberlikten güven duygusu ortaya çıkıyordu. İyilerin kazandığı bir dünya vardı. Kötüler hep kaybederdi. Dolayısıyla iyi olmanın ne kadar önemli olduğu anlatılırdı. Dergiler ve çizgi romanlarla gidemeyeceğiniz yerlere gidebiliyordunuz. Merak duygunuz ve hayal gücünüz sürekli gelişiyordu.”
İlk çocuk dergisi: Çocuk Sesi
Çocuk dergileri Osmanlıca çıkmaya başlamış Cumhuriyet’ten önce. Bu sergi 1928’den günümüze çocuk dergilerinden oluşuyor. Harf devriminden sonra bu dergiler çocukların eğitimlerine katkı vermek, Cumhuriyet’in çocuklarını yetiştirmek için hazırlanmaya başlamış. Latin alfaesiyle yayımlanan ilk çocuk dergilerini hazırlayanların tamamı da öğretmen. Gürbüz Türk Çocuğu dergisi Osmanlıcadan Türkçeye geçmiş bir dergi. Bir müddet çıktıktan sonra yayın hayatını sürdürememiş. O dergiyle başlıyor sergi. Latin alfabesiyle yayımlanan ilk dergiyse Çocuk Sesi.
Doğan Kardeş liderdi
1930’lu yıllarda gazete içlerinde ekler verilmeye başlanmış. Tan, Yurt gibi gazeteler ilave olarak veriyor ve Walt Disney kahramanlarını görmeye başlıyoruz. Sonra gazetelerin içlerinde sayfa olarak çıkmaya başlıyor. Sonrasında Günaydın, Tercüman, Miliyet, Türkiye gibi gazeteler kendi çocuk dergilerini çıkarmaya başlıyor. Çocuk Esirgeme Kurumu, Yeşilay da çocuk dergileri çıkarıyor. Bankalar çocuk dergiciliğinde birbiriyle yarışıyor. Bu süreç 1970’lerden 80’lerin ortasına kadar sürüyor. Milliyet Çocuk dergisinin çıkışı da tam o tarihlere denk geliyor: 1972. Ondan önce uzun yıllar Doğan Kardeş dergisi tek başına lider.
Altın Yıllar
Çocuk dergiciliğinde Altın Yıllar olarak tanımlayabileceğimiz dönem var mı? diye sorduğumda Çakı, “1970’lerin başından sonuna kadar çok yoğun bir çocuk dergisi yayını var. Hemen hemen bütün bankalar çocuk dergisi yayımlıyor. 80’lerden sonra teknolojiyle birlikte dergi sayısı azalmış” şeklinde yanıtlıyor.
“Yaş aralığı daraldı”
Günümüzde çocuk yayıncılığında neredeyiz? dediğimde “Şu anda birçok çocuk dergisi yayımlanıyor ama bizim sergilediğimiz çocuk dergilerinin formatından çok uzaklar. Daha dijital, içinden oyuncaklar çıkan veya popüler bir kahramanın dergisi niteliğinde. Daha küçük çocuklara uygun, yaş aralığı belli dergilere evrildi. Bizim sergimiz Miço ile bitiyor. Miço bizim alıştığımız çocuk dergisi formatında yayımlanan son dergilerinden biri” diyor Çakı.
“Bakkal amca dergi geldi mi?”
Önder Çakı çocuk dergilerine erişimle ilgili sorunlar olduğunu da belirtiyor: “Eskiden bakkallarda bile çocuk dergileri satılabilirken şimdi bu dergileri internetten bulmanız lazım. Gözünüzün önüne çarpıp ‘Bu ne kadar güzel dergiymiş’ deme şansınız azaldı. 1977 çıkışlı Yaman dergisini ilk kez bir bakkalın vitrininde gördüğümde direkt babamı çağırıp aldırmış, sonra da bütün sayılarını okumuştum. Onu görebilmesi lazım çocukların. Çocuk dergilerinin reklamı verildiğinde ertesi gün aranmaya başlanırdı, ‘Bakkal amca size geldi mi?’ diye. Balya hâlinde gelirdi bu dergiler ve haftalıktı.”
Super”Man”e yer yok
Çocuk dergilerinden, çizgi romanlarından söz edilir de söz kahramanlarımıza gelmez mi? Bay Tekin, Flash Gordon, Tarzan, TenTen, RedKit, Torgal, Buddy Longway... diye sıralamaya başlıyor Önder Bey ve çok önemli bir detayı paylaşıyor, “Mesela ‘Man’li kahramanlar yayımlanmazdı. Süper kahramanları çocuklar özenmesin diye bilerek koymazlardı. Daha çok eğitime, spora, kültüre, yönelten dergilerdi.”
“23 Nisan’da dergilerin kapakları inanılmazdı”
Şüphesiz 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda İstanbul’daysanız bayramı kutlamak için yapabileceğiniz en güzel şeylerden biri Karikatür Evi’ndeki bu sergiyi gezmek olabilir. Önder Çakı, 23 Nisan’ın çocuk dergileri için bayram gibi olduğunu anlatıyor: “Bazı çocuk dergilerinin ilk çıkış sayıları da 23 Nisan’dır. Dergilerin her sayısı 23 Nisan gibiydi. Ama kapakları inanılmaz güzeldi. 23 Nisan’da çıkan çocuk dergilerinin en öne çıkan özellikleri kapaklarıydı.”