31.05.2016 - 11:17 | Son Güncellenme:
Yüzbinlerce taşeron işçisi kamuda istihdam edilecek. Taşeron işçilere kadro verilmesine ilişkin yapılan açıklamalar ve detaylar...
Maliye Bakanı Naci Ağbal son yaptığı açıklamada, taşeron işçilerin kamuda istihdamına ilişkin "Şu ana kadar, ilk başta yapmış olduğumuz açıklamaların dışında herhangi bir şekilde yeni bir değerlendirme, konuyla ilgili olarak farklı bir bakış açımız yok." dedi.
Kamuda çalışan taşeron işçiler
Taşeron işçilere kadro düzenlemesinden hangi işçiler yararlanacak? Aranan şartlar ne? Mali ve sosyal hakları ne olacak? Kamuda istihdamın yanı sıra belediye ve il özel idarelerinde ile bağlı kuruluşlarında çalışan taşeronların durumu nedir?
Merak edilen tüm bu sorulara AK Parti Ekonomi İşleri Başkanlığı, Ekonomi Bülteni’nde yanıt verdi. İşte merak edilen soruların cevapları:
Hangi işçiler bu haktan yararlanacak?
Sayın Başbakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun açıklamış olduğu düzenleme, sadece aşağıda belirtilen kamu işyerlerindeki alt işveren (taşeron) işçilerini ilgilendirmektedir. Özel sektör şirketlerine ait işyerlerinde çalışan alt işveren (taşeron) işçileri bu kapsamda değildir.
- Genel ve özel bütçeli idareler,
- Düzenleyici ve denetleyici kurumlar,
- Sosyal güvenlik kurumları ile bunlara bağlı döner sermayeli idareler,
- İl özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlar,
- Özel kanunlarla kurulan diğer kamu kurum ve kuruluşları,
bünyesinde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım işlerinde çalışan işçilerin kapsama alınması öngörülmektedir.
Kamuda hem asıl işlerde ve hem de yardımcı işlerde çalışan yaklaşık 720 bin işçi bu haktan yararlanacak. Bu şekilde özel sözleşmeli personel olarak istihdam edilecek işçiler, 12 ay boyunca ve tam zamanlı olarak çalışanlar olup, emekliliğe hak kazananlar ise bu durumdan yararlanamayacak.
Bu kapsamdaki kişilerde aranacak şartlar nelerdir?
Kamu işyerlerindeki alt işveren (taşeron) işçilerinin özel sözleşmeli personel olarak alınabilmesi için aranacak şartlar aşağıda yer almaktadır;
- Kurum ve iş açısından kapsamda bulunmak,
- Tasarının TBMM’ye sevk edildiği tarih itibariyle çalışıyor olmak,
- Kapsamdaki idarelerde 1 Kasım itibarıyla çalışıyor olmak,
- Yaş hariç devlet memurluğuna atanmak için öngörülen genel şartları taşımak,
- Emekli aylığı almaya hak kazanmamış olmak,
- 65 yaşını doldurmamış olmak,
- Haftalık çalışma saatinin tamamında idareye ait işlerde çalışıyor olmak,
- Dava açma dâhil her türlü haklarından feragat etmek,
- Yapılacak yazılı ve/veya sözlü sınavda başarılı olmak,
- Devletin güvenliğine karşı suçlar ile Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlarla ilgili olarak hakkında herhangi bir soruşturma veya kovuşturma bulunmamak. Bu şartların tümünün sağlanması gerekmektedir. Yukarıda belirtilen şartları yerine getiremeyen alt işveren (taşeron) işçileri, özel
sözleşmeli personel olma hakkından yararlanamayacaktır.
Hangi işler bu kapsama girmektedir?
- Kamu İhale Kanunu ve diğer ilgili kanunlar kapsamında ve asıl işveren alt işveren (taşeron) ilişkisinin kurulduğu “personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında” yer alan asıl ve yardımcı işlerde,
- Süreklilik arz eden (bir yıl-12 ay) hizmetlere ilişkin işlerde,
- İhale dokümanında personel sayısının belirlendiği işlerde
çalışanlar bu haktan yararlanabilecektir.
Söz konusu kapsam dışında kalan 3 aylık veya 6 aylık bir çalışma dönemi için geçici işçi olarak çalıştırılan kişiler bu haktan faydalanamayacaktır.
Alt işveren (taşeron) işçisi "özel sözleşmeli personel" olacak mı?
Özel sözleşmeli personel modeli, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılmasına dair hükümlerine tabi olmaksızın alt işveren (taşeron) işçilerinin atamalarının yapılabilmesi ve bunlar aracılığıyla yürütülen hizmetlerin aynı şekilde sürdürülmesi amacıyla oluşturulan yeni bir sözleşmeli personel çalıştırma modelidir.
Bu modelde, bu kapsamdaki sözleşmeli personelin seçiminde aranacak şartlar ve uygulanacak sınav, ödenecek ücret, üç yılı geçmemek üzere yapılacak sözleşme süreleri, sözleşme usul ve esasları ile diğer hususlar Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecektir.
Bu kapsamda çalıştırılacak personel;
- Özel Sözleşmeli Personel unvanlı pozisyona atanacak.
- İhale hak edişlerinin ödendiği bütçe, teşkilat ve birimde istihdam edilecek.
- Bu istihdamın usul ve esasları ile haklar ve yükümlülüklere ilişkin Bakanlar Kurulu kararıyla düzenleme yapılacak.
- Sözleşme dönemi üçer yıllık periyotlar olarak düzenlenecek.
- Sosyal güvenlik yönünden 4/a’lı (SSK) olacak.
- Memur sendikaları kapsamında toplu sözleşme hakkı bulunacak.
Özel Sözleşmeli Personel mali ve sosyal hakları neler olacak?
Bu düzenlemeyle kamuya geçecek taşeron işçilerinin maaş veya özlük hakları yönünde bir farklılık olması beklenmiyor. Taşeron işçiler yeni bir statü ile kadroya alınacaklar ve “özel sözleşmeli personel” statüsü olacaklar. Kadroya alındıktan sonra üç yıl arayla sözleşmeler yenilecektir. Bu kişiler devlet memuru kadrosuna alınmayacak, sadece özel sözleşmeli personel olarak istihdam edilecektir.
Aynı işte ve aynı özlük haklarıyla çalışmaya devam edilecek, maaş ve özlük hakları taşeron firmalar yerine kamu kurumları tarafından yerine getirilecektir. Yapılacak düzenlemeye göre;
- 01.01.2016 tarihi itibarıyla ihale sözleşmesine göre ödenmekte olan ücret ve diğer mali haklar esas alınacaktır.
- 01.01.2016 tarihi itibarıyla mevcut mali hakları, atandığı tarihe kadarki dönemde “sözleşmeli personel ücretinde meydana gelen artış oranı” kadar arttırılarak güncellenecektir.
- 4/B’li sözleşmeli personelin yararlandığı sosyal haklardan (aile ve yiyecek yardımları) aynen yararlanacaktır.
- İhale sözleşmesine göre, varsa fazla mesai ücreti ile sosyal hakları dikkate alınmayacaktır.
Hazır giyimde taşeron devre dışı mı kalacak?
Tekstilde dev şirketler, taşeronların sözleşmeleri yerine getirmemesi nedeniyle üretimi kendi bünyelerine alıyor.Hazır giyim sektöründe taşeronluk sisteminin payı azalıyor. Temel sebep ise yurtdışı büyük alıcıların şartlarda sıkılaşmaya gitmesi. Dünyanın en büyük markalarına üretim yapan kurumsal hazır giyim üreticileri yeni koşulları karşılamak için üretim işini daha fazla üstlenme yoluna gidiyor. Bu konuda son örnek H&M, Zara, Mango gibi devlere üretim yapan ve ihracatı 100 milyon doları geçen THY Tekstil’den geldi. Şirket normalde alt yüklenicilere yaptırdığı boyama işi için yeni yatırıma girişti. Akhisar OSB’de ocakta yatırıma başlayan şirket, yıl sonunda açılışını yapacağı ve 550 kişinin çalışacağı fabrika ile bu alandaki üretiminin önemli bir bölümünü bünyesine almış olacak. Sektör temsilcileri sürecin hızlanarak devam edeceğini öngörüyor. Bu kapsamda yapılan yatırımların adresi ise genellikle Batı illeri oluyor. Son dönemde artan şiddet olayları ve gerekli kümelenmenin sağlanamaması, teşviklere rağmen Doğu'nun yatırım çekememesine yol açıyor.
THY Tekstil’in Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya, hazır giyim sektöründe müşterinin en fazla baktığı alanın iş güvenliği olduğunu söylüyor. İşin sadece fiyattan ibaret olmadığının altını çizen Kaya, alıcıların en fazla dikkat ettiği üç alanın “Mülteciler, çocuk işçiliği ve taciz” olduğunu aktardı. Bu sorunların merdiven altı üretim yapan şirketlerde görüldüğünü ifade eden Kaya, “Üretim zinciri içinde bunların bir şekilde yer almaması için departman kuruyoruz. Bu da ayrı bir emek ve maliyet anlamına geliyor” dedi.