20.06.2019 - 10:10 | Son Güncellenme:
AA
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlere ilişkin aralarında sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinin de bulunduğu 224 sanıklı Genelkurmay "çatı" davasında, eski Hava Kuvvetleri Komutanı ve Yüksek Askeri Şura (YAŞ) üyesi, eski orgeneral Akın Öztürk'ün de arasında bulunduğu 17 sanığı 141'er kez ağırlaştırılmış müebbete mahkum etti.
Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki bin 800 kişilik büyük duruşma salonunda görülen davada Mahkeme Başkanı Oğuz Dik hükmü açıkladı.
CEZA YAĞDI
Buna göre sanıklardan Akın Öztürk, Ahmet Özçetin, Ali Osman Gürcan, Bilal Akyüz, Cemil Turhan, Erhan Caha, Fırat Alakuş, Hakan Evrim, Kubilay Selçuk, Mehmet Dişli, Mehmet Partigöç, Ömer Faruk Harmancık, Murat Koçyiğit, Mustafa Barış Avıalan, Orhan Yıkılkan, Sinan Sürer, Muhsin Kutsi Barış ve Osman Kılıç, "anayasayı ihlal" suçundan bir, şehit olan 139 kişi dolayısıyla 139'ar kez, Osman Kılıç dışındaki sanıklar "Cumhurbaşkanına suikast" suçundan da birer kez ağırlaştırılmış müebbete mahkum edildi.
Böylece Kılıç 140, diğerleri 141'er kez ağırlaştırılmış müebbete çarptırıldı. Mahkeme, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in de arasında bulunduğu firari 13 sanığın dosyasının tefrik edilmesini kararlaştırdı. Ankara'yı bombalayan uçaklara talimat veren isimlerden Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanı eski tuğgeneral Hakan Evrim, 141 kez ağırlaştırılmış müebbet aldı.
Sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinden, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast girişimini yöneten sanıklardan eski tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş, 137 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 540 yıl hapis cezası aldı.
Sanıklardan eski kurmay albay Muzaffer Düzenli, anayasal düzeni ihlal ve cumhurbaşkanına suikast girişimi suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, adam öldürmeden 60 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 540 yıl hapis cezasına mahkum oldu.
Sanıklar eski kurmay albay Osman Kardal ve eski korgeneral İlhan Talu, anayasal düzeni ihlal suçundan birer kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski başyaveri kurmay albay Ali Yazıcı, anayasayı ihlal suçundan bir kez ağırlaştırılmış müebbet aldı.
15 Temmuz'da Kara Kuvvetleri Karargahı'nda görevli olmasına rağmen Etimesgut'taki Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığına gelen ve darbe faaliyetlerini yöneten kişi olan eski tuğgeneral Ahmet Bican Kırker'e, anayasal düzeni ihlal suçundan bir kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
15 Temmuz'da darbeci helikopter pilotlarını yöneten sanıklar Ünsal Coşkun, Mehmet Şahin ve Halil Gül, 29'ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Darbeci helikopter pilotlarına polis araçlarının vurulması talimatını veren eski Kara Havacılık Komutanlığı Taarruz Helikopter Tabur Komutanı yarbay sanık Özcan Karacan ise 30 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırıldı. Bu sanıklara ayrıca hapis cezası da verildi.
Olay tarihinde Genelkurmay Stratejik Dönüşüm Daire Başkanlığında, Proje Geliştirme Şube Müdürü olarak görev yapan eski kurmay albay Doğan Öztürk ve dönemin Genelkurmay Başkanlığı Özel Kalem Müdürü eski kurmay albay Ramazan Gözel, anayasal düzeni ihlal ve kasten adam öldürme suçlarından 11'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Bu sanıklar 442 yıl hapis cezasına da çarptırıldı.
Jandarma Genel Komutanlığı önünde sivillere ateş eden eski yarbay Ertuğrul Terzi'ye, anayasal düzeni ihlal ve adam öldürme suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
Eski 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı Kurmay Başkanı kurmay yarbay Savaş Kabaklı, 17 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı.
Polatlı darbe davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan sanıklar eski tümgeneral Osman Ünlü ve eski tuğgeneral Murat Aygün de tüm suçlardan beraat etti, bu sanıkların tahliyesine hükmedildi.
Sanıklardan Özkan Aydoğdu da İstanbul'da yargılandığı davada ceza aldığı için bu dosyadan ceza almadı.
Genelkurmay çatı davasının sivil sanıklarından FETÖ'nün mahrem imamı Birol Kurubaş'a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
BAKAN GÜL'DEN AÇIKLAMA
Gül, Yargıtay Başkanlığı, Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi iş birliğiyle hayata geçirilen "Yargıtayın Kurumsal Kapasitesinin Güçlendirilmesi Projesi"nin açılışına katıldı.
Bakan Gül, açılışın ardından gazetecilerin sorusu üzerine, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlere ilişkin aralarında sözde "yurtta sulh konseyi" üyelerinin de bulunduğu 224 sanığı yargılandığı davada açıklanan kararı değerlendirdi.
Türk yargısının bugün çok tarihi bir kararla önemli bir gelişme yaşadığını söyleyen Gül, "Türkiye'de darbecilerin yargılandığı, Türkiye'ye, demokrasiye, milli egemenliğe darbe girişiminde bulunanların yargı önünde hesabını verdiği bir gün olmuştur. Darbecilerden hesap soran bir Türkiye vardır ve Türkiye'de hiç kimse demokrasiyi, milli iradeyi ortadan kaldıramayacak, şehitlerimizin ruhunu incitemeyecek. Bu ülkenin insan hakları, hukuku daha ileriye gidecek." ifadesini kullandı.
Gül, yargılananların 15 Temmuz gecesi ortadan kaldırmaya çalıştıkları anayasaya göre, Türk yargısı tarafından yargılandıklarına dikkati çekerek, Türk yargısının, hukuk çerçevesinde, hukukun ilkeleri doğrultusunda, hem uluslararası hem Türk mevzuatı çerçevesinde yargılama yaptığını vurguladı.
"Bizim tek bir borcumuz var, adalet ve bu yerine getirilmiştir." diyen Gül, Türk milleti adına karar veren Türk yargısının sanık sayısı fazla olmasına rağmen, savunmalara riayet ederek bir sonuca vardığını belirtti.
Kararın, bağımsız Türk yargısı tarafından verildiğine işaret eden Gül, "Bizler için, Türk milletinin bir ferdi olarak Türk yargısının verdiği bu karar, bu anlamıyla çok önemlidir. Darbeciler yargılanmıştır ve mahkeme hukuk çerçevesinde yargılamayı yapmıştır. Darbecilerin ortadan kaldırmaya çalıştığı anayasa, hukuk yine bugün onlar için uygulanmış ve hak edenin hak ettiği cezayı aldığı bir karar, yargılama olmuştur." diye konuştu.
Bakan Gül, süreçte fedakarlıkla çalışan tüm adliye personeline ve yargı mensuplarına Türk milleti adına teşekkür etti.
Kararın, Türk yargısı tarafından delillere göre verildiğini vurgulayan Gül, mahkumiyet ve beraat kararlarının yargının takdirindeki konular olduğunu dile getirdi. Bakan Gül, "Türk milletinin ferdi olarak bu sonucu görmek hepimizi mutlu eder." değerlendirmesinde bulundu.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN AVUKATINDAN AÇIKLAMA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın, Genelkurmay çatı davası kararına ilişkin, "Bugün darbe girişimine esas iştirak eden sanıklar hak ettikleri cezaları aldığı gibi yurt dışında firarda bulunan başta örgüt mensubu olmak üzere, bütün sanıklar da bir gün Türk mahkemeleri önünde hesap verecek ve hak ettikleri cezaları alacaklardır." dedi.
Aydın, kararın açıklanmasının ardından Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, karara göre, özellikle "yurtta sulh konseyi" üyeleri hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis ve değişik oranlarda süreli hapis cezalarına hükmedildiğini belirtti.
Bunların dışındaki sanıklar hakkında ise ağırlaştırılmış müebbete, süreli hapis cezalarına hükmedildiğini ve bir kısım sanıklar hakkında ise beraat kararı verildiğini aktaran Aydın, "Öncelikle şu hususu vurgulamak isterim ki sanıkların bütün engelleme çabalarına, özellikle yargılamanın son safahatında mahkeme heyetine yönelik akıl almaz tehditlerine rağmen mahkemenin makul yargılama süresi içerisinde ve adil yargılama ilkelerine uygun olarak yargılamayı sonuçlandırması, en az verilen mahkumiyet kararları kadar bizim için önemlidir. Bu nedenle mahkeme heyetine teşekkürlerimi özellikle arz etmek istiyorum." ifadelerini kullandı.
Aydın, önemli eylemlere imza atan askeri sanıklar hakkında önemli kararlar verildiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bu sanıkların dışında darbe girişiminin esas faili Fetullah Gülen ve bir kısım önemli sanıklar, yurt dışında yabancı ülkelerin himayesinde rahat bir hayat sürdürmektedirler. Şuna inanıyoruz ki bugün darbe girişimine esas iştirak eden sanıklar hak ettikleri cezaları aldığı gibi yurt dışında firarda bulunan başta örgüt mensubu olmak üzere bütün sanıklar da bir gün Türk mahkemeleri önünde hesap verecek ve hak ettikleri cezaları alacaklardır.
Şimdi darbe davalarının büyük bir kısmının yerel mahkeme aşamaları sonuçlandı. Bizler avukatlar olarak yerel mahkeme aşamalarını büyük bir titizlikle takip ettik ama yargılama bu aşamada sonlandırılmış değil. Bundan sonra istinaf aşamaları ve temyiz aşamaları da bulunmaktadır. Ümit ederiz ki istinaf ettiğimiz aşamaları da kısa sürede sonuçlanır ve bu davalar kesin bir şekilde karara bağlanır diye ümit ediyorum."
AKIN ÖZTÜRK'E 141 KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS
Sanıklar arasında yer alan sözde "yurtta sulh konseyi" üyesi eski Hava Kuvvetleri Komutanı orgeneral Akın Öztürk, 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Sözde "yurtta sulh konseyi" içerisindeki en yüksek rütbeli asker, eski orgeneral Akın Öztürk'tü. Öztürk, örgütün kumpaslarından Balyoz operasyonuyla komutanlıktaki birçok komutanın tutuklanmasının ardından 2013’te Hava Kuvvetleri Komutanı oldu. İki yıl süren görevinin sonrasında 2015'te Yüksek Askeri Şura üyeliğine seçildi.
Darbe girişiminin icra aşamasında görev alan Öztürk, kuvvet komutanları bir bir derdest edilip Akıncı Üssü'ne getirilirken, üssün içerisindeki lojmanda darbeciler tarafından kendisine verilen görevi yerine getirmek için bekledi. Darbecilerin sözde atama listesinde "Genelkurmay İkinci Başkanı" olarak gösterilen Öztürk'ün, Genelkurmay Başkanının ikna edilememesi halinde Genelkurmay Başkanlığına getirilmesi planlandı.
Tanık ve müşteki beyanları üzerine 18 Temmuz 2016'da gözaltına alınan Öztürk, ilk ifadesinde Akıncı Üssü'ne torunlarını görmeye gittiğini, gece boyunca damadını hiç görmediğini iddia etti. Darbeci askerleri vazgeçirmek için görevlendirildiğini ileri süren Öztürk, beyanlarını yalanlayan kamera görüntüleri ve tanık beyanları bulunmasına karşın mahkemede inkardan vazgeçmedi.
1996-1998 arasında İsrail Tel-Aviv'deki Türk konsolosluğunda askeri ataşe olarak görev yapan Öztürk'ün, gözaltındayken çevresindekilere söylediği sözler darbe girişiminin dış bağlantılarını göz önüne serdi.
ESKİ BAŞYAVER YAZICI HAKKINDA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini yöneten sözde "yurtta sulh konseyi üyesi" ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski başyaveri kurmay albay Ali Yazıcı, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Sanıklar arasında yer alan sözde "yurtta sulh konseyi" üyesi eski kurmay albay Ali Yazıcı, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edildi. Yazıcı, darbe girişimine kadar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başyaveriydi.
Bulgaristan'da Sofya Askeri Ataşesi olarak görev yaparken 27 Temmuz 2015'te FETÖ tarafından Erdoğan'ın yanına yerleştirildi. Darbe girişiminden kısa süre önce Erdoğan'ın yurt dışı yolculuklarının birinde bazı gazetecilere "Gülmeye devam edin. Haftaya darbe yaptığımızda nasıl güleceksiniz." diyen Yazıcı'nın, darbe hazırlıklarından bilgisi olduğu 15 Temmuz sonrasında anlaşıldı.
Sanıklar arasında yer alan sözde "yurtta sulh konseyi" üyesi eski tümgeneral Mehmet Dişli, 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Dişli, FETÖ'nün hain darbe girişimine kadar tümgeneral rütbesiyle Genelkurmay Stratejik Dönüşüm Dairesi Başkanıydı.
Darbe girişiminden önce Genelkurmay karargahındaki odasında eski albay Orhan Yıkılkan ve eski yarbay Levent Türkkan'la darbe girişimine yönelik plan yapan Dişli, toplantıda darbe girişimi sırasında Hulusi Akar'la görüşeceğini ve darbe faaliyetinin başına geçmesini isteyeceğini söyledi. Akar'ın kabul etmesi durumunda Genelkurmay 2. Başkanının da Akın Öztürk olacağını dile getirmişti.