15.06.2017 - 09:28 | Son Güncellenme:
Musa Kesler/milliyet.com.tr
Ödemiş ilçesinde 10 yaşındaki Ceylin Atik parkta oynarken kaybolmuş, komşusunun evinde sandığın içine saklanmış halde ölü bulunmuştu. Ölü bulunan Ceylin Atik olayıyla ilgili komşu Şükriye T. (30), eşi Serdar T. (37) ve Şükriye T.’nin annesi R.Ö. (62) gözaltına alınmıştı.
Büyük yankı uyandıran olay sonrası 3 kişinin emniyetteki işlemleri tamamlandı. Adli mercilere sevk edilen 3 zanlı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine konuldu. Öte yandan, katil zanlısı olarak tutuklanan Şükriye T.'nin daha önce ölen iki çocuğunun ölüm nedeni de araştırılıyor.
İŞTE ŞOKE EDEN O İTİRAFLAR!
Ceylin'in katledilmesiyle ilgili olarak gözaltına alınan zanlılardan Şükriye.T ifadelerinde Ceylin'i neden ve nasıl öldürdüğünü anlattı. İfadelerine göre Şükriye T, Ceylin'i dedesinden fidye almak için, kendi çocuğuyla oynaması bahanesiyle kandırarak kaçırdı. Daha sonra da yüzüne havlu bastırarak bayılttı. Bu durum üzerine paniğe kapılan Şükriye.T Ceylin'in başına ahşap kasa ile vurarak öldürdü. Ablası C.G'nin evinden çaldığı sim kartı da eski telefonuna takarak Ceylin'in dedesine mesaj attı. Şükriye.T ve diğer zanlılar 'iştirak halinde tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak yada yakalanmamak amacıyla çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan tutuklandı.
Polisin Şükriye T'ye nasıl ulaştığının ayrıntıları da ortaya çıktı. Soruşturma dosyasına göre olayı soruşturan polisler 12 Haziran'da Şükriye T'nin kocası Serdar T. ile görüştü. Serdar T. bu görüşmede 'Eşim bana birşeyler anlattı. Ceylin adlı kız bizim evde düşmüş, eşim de panikleyerek kızı evdeki bir sandığın içerisinde koymuş.' diyerek durumu polislere anlattı. Bunun üzerine de hemen Şükriye T'nin evine baskın yapıldı. Yapılan aramada küçük Ceylin'in sandıktaki cesedi bulundu.
SAVCILIKTAN AÇIKLAMA
Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Celal Tekin, Ceylin Atik cinayeti soruşturmasıyla ilgili bir açıklama yaptı. Başsavcı Tekin açıklamasında soruşturma süreciyle ilgili bilgiler verdi.
İşte o açıklama:
Kameralar incelendi
Soruşturma kapsamında, kolluk görevlileri tarafından çocuğun son görüldüğü yer olan Cumhuriyet Mahallesi Düzen sokak üzerinde bulunan güvenlik kameraları incelendi. Kamera görüntülerinin birinde Düzen sokaktan Selvi sokak istikametine yalnız olarak gittiği görüldü. Gittiği yön göz önüne alınarak toplam 12 güvenlik kamerasına ait görüntüler incelemeye alınmış ancak çocuğa ait görüntü tespit edilememiştir.
Başkasının hattından mesaj atmış
Gönderilen mesaj ile ilgili olarak yapılan inceleme ve araştırmalarda; mesajın İ.G tarafından kullanılan telefondan gönderildiği, telefon hattının İ.G' nin annesi olan C.G adına kayıtlı olduğu belirlenmiştir. İ.G ve C.G kolluk biriminde alınan ifadelerinde suçlamaları kabul etmediler. İ.G telefon hattını kendisinin kullandığını ancak bir süre önce kaybettiğini beyan etti. Yapılan araştırmalar neticesinde kayıp çocuğun C.G' nin kardeşleri olan M.S ve N.S' nin evlerinde olabileceği değerlendirilerek adı geçenlerin konutlarında ve eklentilerinde arama yapıldı. M.S kolluk biriminde alınan ifadesinde suçlamayı kabul etmedi.
‘Eşim bana anlattı’
Soruşturma kapsamında kolluk birimi tarafından toplam beş şahsın şüpheli sıfatı ile 11 şahsın ise bilgi sahibi sıfatı ile ifadeleri alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı araştırma ekibi 12 Haziran’da saat 10.40 sıralarında S.T ile yapmış olduğu görüşmede, "eşinin kendisine bir şeyler anlattığını, Ceylin isimli kızın kendi evlerinde düştüğünü, daha sonra eşinin panikleyerek kızı evde bulunan sandığın içerisine koyduğunu söylediğini" beyan etmesi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığımızın talimatı ile şüphelilere ait evde arama yapıldı.
‘Fidye için kaçırmış’
Şüpheli Ş.T kolluk biriminde ve Cumhuriyet Başsavcılığımızda alınan ifadelerinde, C.A isimli çocuğu dedesinden fidye almak için kendi çocuğu ile oynaması bahanesiyle evine davet ederek kandırmak sureti ile kaçırdığını, yüzüne havlu ile bastırarak bayılmasını sağladığını, daha sonra paniğe kapılarak çocuğun başına evde bulunan ahşap kasa ile vurmak sureti ile öldürdüğünü, önceden ablası olan C.G nin evinden çalmış olduğu sim kartı eski telefonuna takarak C.A' nın dedesine mesaj çektiğini itiraf etti.
‘İştirak halinde, canavarca hisle…’
Şüpheliler S.T ve R.Ö ise üzerilerine atılı olan suçlamayı kabul etmemişler, suça iştirak etmediklerini beyan etmişlerdir. Mevcut delil durumu itibarı ile şüpheliler Ş.T, S.T ve R.Ö hakkında iştirak halinde tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak yada yakalanmamak amacıyla çocuğa karşı kasten öldürme suçundan 15/06/2017 tarihinde sevk edildikleri Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklanmalarına karar verilmiştir.
‘Evde daha önce arama yapılmadı’
Çeşitli basın yayın organlarında şüpheliler Ş.T ve ST ye ait konutta daha önce üç defa arama yapılmasına rağmen çocuğun bulunamadığı ancak son aramada bulunabildiği yönünde ifadeler yer almış ise de bu gerçeği yansıtmamaktadır. İlk müracaat anından itibaren olay detaylı bir şekilde araştırılmış mesaj gönderen numara üzerine yoğunlaşılmış şüpheli olabileceği değerlendirilen başka kişilere ait konutlar aranmıştır. Olay ile ilgili görgü ve bilgisi olabilecek tüm şahıslar araştırılmış ve bilgilerine başvurulmuştur. Olay tüm yönleri ile araştırılmaya devam etmektedir. Şüpheliler Ş.T ve S.T' nin önceki tarihlerde ölen iki çocuğu ile ilgili de ayrıca inceleme ve araştırma yapılmaktadır. Soruşturmalar çok yönlü devam etmekte olup, tamamlandığında ayrıca açıklama yapılacaktır. Kamuoyuna saygı ile duyulur.’