29.06.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
MERT İNAN İstanbul - Zehir kaçakçılığında hedef ülke haline gelen Türkiye’de bazı uyuşturucu madde türlerinde büyük artış yaşanıyor. Narkotik birimlerinden yansıyan raporlara göre 2019 yılındaki ithal skunk yakalamasında 14 kat artış yaşanırken, Türkiye’de 2019 yılında 69 bin 709 esrar ve skunk olayı gerçekleşti. 2019 yılında esrar yakalama miktarında bir önceki yıla göre yüzde 12.2 oranında artış gerçekleşti. Ancak daha da vahimi metamfetamin kaçakçılığında ortaya çıktı. 2019 yılında metamfetamin yakalama miktarı bir önceki yıla göre yaklaşık iki kat artış göstererek 1042 kilograma ulaşmıştı. Bu miktar Cumhuriyet tarihinde ulaşılan en yüksek rakam olarak kayıtlara geçti.
AVRUPA’YA PKK SEVK EDİYOR
Yaşanan bu tablo üzerine önemli araştırmalar yürüten isimlerden, “Türkiye’de ve Dünya’da Uyuşturucu ile Mücadele” raporunu hazırlayan Polis Akademisi Öğretim Üyesi Esra Çetinöz, şimdiye kadar elde ettiği veriler hakkında Milliyet’e önemli açıklamalarda bulundu. Uyuşturucu tacirlerinin terör örgütleri ile işbirliği yaptığını dile getiren Çetinöz, “Türkiye için uyuşturucu ticareti açısından en önemli örgüt PKK. Kuzey Irak, İran ve Afganistan’dan gelen uyuşturucuyu transit olarak Türkiye’den Avrupa’ya geçiren terör örgütü, uyuşturucu ticaretinden yılda 1.5 milyar dolar gelir elde ettiği tahmin ediliyor” dedi.
İMALAT KUZEY IRAK’TA
1980 darbesi sonrası Avrupa’ya giden PKK’lıların bu ticarette ciddi rol aldıklarının altını çizen Çetingöz, “Nitekim PKK ve uyuşturucu bağlantısı 2018 yılında yayınlanan Europol Tesat Raporu’nda, ‘PKK Türk sınırını geçen uyuşturucu kaçakçılarından aldığı vergiler aracılığıyla para toplamaktadır. Ayrıca PKK, uyuşturucuların Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaştırılması ve AB’de dağıtımı ve satışının her aşamasında karlardan pay almaktadır. Buna karşılık olarak kaçakçılara genellikle PKK’dan korunma ve anlaşmazlıkların çözümü için arabuluculuk talep edilmektedir’ ifadeleri yer alıyor. Örgüt Avrupa ülkelerinde kurmuş olduğu dernekler aracılığıyla örgüte eleman ve mali destek sağlarken, İran, Afganistan ve Pakistan’dan elde edilen işlenmemiş morfinle Kuzey Irak bölgesinde bulunan imalathanelerinde eroin imalatı yapıyor” diye konuştu.
CAPTAGON İMAL EDİYORLAR
Suriye’de 2011 yılından beri devam eden iç savaştan kaynaklanan otorite boşluğuna da değinen Çetinöz, sorularımıza şu yanıtları verdi: “Uyuşturucu kaçakçıları ve bölgede bulunan terör örgütleri amfetamin türevlerinden biri olan captagon imal ediyor. 2018 yılında Türkiye sınırına yapılan operasyonlarda PKK/PYD başta olmak üzere terör örgütleri tarafından captagon imalatı için kullanılan bir dizi yasadışı imalathane imha edildi. Operasyonlarda 1 ton amfetamin ve 1 milyon 500 bin adet captagon ele geçirildi. Tüm bu veriler, narko-terörizm, kara para aklama ve yasadışı uyuşturucu ticareti suçları ile mücadelede uluslararası işbirliğinin önemini açıkça ortaya koyuyor.
KRİPTO PARA KULLANILIYOR
Uyuşturucu kaçakçılığı, tedariki ve finansmanında, kripto paraların kullanımı önemli bir sorun. Dünyadaki en büyük uyuşturucu kaçakçılığı sorunlarından biri de Afganistan kaynaklı opiyat kaçakçılığıdır. Türkiye Afganistan kaynaklı opiyat kaçakçılığında en sık kullanılan Balkan rotası üzerinde ve Avrupa ile Asya kıtasının birleşme noktasında. Ülkemiz gerek Asya’da üretilen ve Avrupa’ya transfer edilen eroin kaçakçılığında gerekse Avrupa’da üretilen ve Asya’ya sevkiyatı yapılan sentetik uyuşturucu ve ara kimyasalların kaçakçılığında transit ve aynı zamanda hedef bir ülke konumunda bulunuyor. Bankacılık başta olmak üzere ülkeler, para akışını kontrol altına alacak resmi düzenlemeler yapmalı ve kripto paralarla gerçekleştirilen ve merkezi belirlenemeyen harcamalar ve para transferleri sonlandırılmalı.”
‘SENTETİK HAPLARDA HEDEF ARAPLAR’
Emekli Emniyet Müdürü Mutlu Çelik de, Milliyet’e yaptığı açıklamada Türkiye’nin öteden beri transit ülke konumunda olması nedeniyle zehir tacirlerinin hedefinde olduğunu belirterek şunları söylerdi: “Ancak şunu kesinlikle vurgulamak isterim ki, bizim narkotik birimlerimiz, dünyanın en iyi 3 sıralamasındadır. Türk narkotiği, destansı başarılara imza atmaya devam ediyor. Uyuşturucu kaçakçılarına darbe vuruldukça, güzergahlar da sürekli değiştiriliyor. Eroin, kokain ve sentetik hapların güzergahı farklıdır. Sentetik haplarda hedef Araplardır. Son zamanlarda zehir tacirleri kokain piyasasını arttırma uğraşındalar. PKK gelirlerinin yüzde 90’ını uyuşturucudan elde ediyor. PKK ve FETÖ aynı elden yönetilen iki örgüt. Bu iki örgütle mücadele aynı zamanda uyuşturucu ile mücadele anlamına da geliyor” ifadelerini kullandı.
‘TOZ ESRARDA FAS ÖN PLANA ÇIKIYOR’
Narkotik birimlerinin son raporuna göre, toz esrar üretiminde Kuzey Afrika, özellikle Fas ön plana çıkıyor. Türkiye’de ele geçirilen kubar esrar miktarının ise herhangi bir AB ülkesinde ele geçirilen miktardan daha fazla olduğuna dikkat çekiliyor. Raporda, “2019’da İtalya’da 5.5 ton, İspanya’da 12.8 ton toz esrar yakalamasının, Türk Narkotik polisinin desteğiyle yapılmasıdır. 2017 yılındaki kokain üretimi bir önceki yıla göre yüzde 25 bir artış göstererek tüm zamanların en fazla miktarı olan 1976 tona ulaşmıştır. Bunun temel nedeni, Dünya’daki kokain üretiminin yüzde 70’inin gerçekleştiği Kolombiya’daki üretimde artıştır” deniliyor.
YARIN: ‘Dezenfektan içinde uyuşturucu kaçakçılığı başladı’