25.02.2022 - 08:34 | Son Güncellenme:
Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr - Dünyada 'ilk'lere imza atan Türk kadınlarından belki de en bilineni Leman Bozkurt Altınçekiç. Birçok kadına ilham kaynağı olmuş, dünya tarihe adını yazdırmış, Türkiye'nin gurur kaynağı olan kadınlarından biri Altınçekiç.
'YILDIZ' OLARAK ÇAĞIRILIYORDU
Bozkurt ailesinin beş çocuğun en küçüğü olan Leman Bozkurt Altınçekiç, 1932 yılında Kars Sarıkamış'ta dünyaya geldi. Aile içerisinde Yıldız olarak çağırılıyordu. Küçük yaşlardan beri hayali hep göklerde olmaktı. Bir Osmanlı subayı olan babası Mehmet, 12 yıl boyunca cepheden cepheye koşmuştu. Annesi Laçin Hanım Azerbaycan kökenli, güçlü bir aile içinde yetişmiş eğitimli bir kadındı.
MİMARLIK KAZANDI AMA...
Ortaokul yıllarında annesini kaybetmiş olması Leman'ı çok sarstı. Bu trajik gelişmeden sonra liseyi okumak için ağabeyinin yanına gitti. Liseden mezun olduktan sonra İstanbul Teknik Üniversitesi'nin sınavlarına girdi ve mimarlık bölümünü kazandı. O dönem makine mühendisi olan ağabeyi Leman'ın eğitiminin pahalı olduğunu söyledi ve eğitim masraflarını karşılayamayacağını belirtti.
BİR RASLANTI HAYATINI DEĞİŞTİRDİ
Leman, bu nedenle mimarlık eğitimi alamadı. Aynı zamanda voleybolda başarılıydı ve çok güzel resim yapıyordu. Bir gün arkadaşı Solmaz Doğu ile birlikte okulda rastladıkları Türkkuşu'na ait bir ilan Leman Bozkurt Altınçekiç'in hayatını değiştirdi. Paraşütçü arandığı bildirilen bu ilanı gördükten sonra Leman ve Solmaz, Şişli Etfal Hastanesi'ne sağlık kontrolü için gitti. Sağlık testini geçen tek kişi Leman oldu ve hemen ardından başvuru yaptı.
UÇMANIN ASIL ZEVKİNİ BURADA TATTI
Türkkuşu İnönü Tesisleri'nde planör eğitimi aldı fakat aldığı bu planör eğitimiyle yetinmedi. Gözü hep yükseklerde, daha ileride, göklerdeydi. Hayallerine ulaşmak için önünde uzun ve zorlu bir yol vardı. Oldukça istikrarlı ve cesur olan Leman Bozkurt Altınçekiç, Türkkuşu Motorlu Okulu'na öğretmen adayı olarak geçiş yaptı. Uçmanın asıl zevkini burada tattığını söyleyen Altınçekiç, öğretmen adaylığı eğitimini aldıktan sonra model, planör, paraşüt eğitimi ve motorlu ile 140 saatlik Magister uçuşunda gelişim devresini tamamladı. 1955'te Türkkuşu Milli Amatör Paraşütçü sertifikasını aldı.
O dönemlerde kadınların orduya alınmaması gibi bir algıya sahip olunsa da ihtiyaç durumuna göre orduya kadınlar da alınıyordu. Her ne kadar Sabiha Gökçen ilk kadın savaş pilotumuz olsa da genel eğilim orduya kadın alınmaması yönündeydi. Leman Bozkurt Altınçekiç de bu algılarla mücadele etmeye çalışıyordu.
MEZUNİYETİNİ KUTLARKEN...
Uzun ve yorucu bir 'hak isteme' sürecinin ardından dönemin Milli Savunma Bakanı Ethem Menderes ikna edildi ve Kara Harp Okulu'na kadınların alımları gerçekleşti. Bu karardan sonra Leman Bozkurt Altınçekiç, İzmir Harp Okulu'na başvurdu ve Ekim 1955'te eğitime başladı. Pervaneli uçaklarla sürdürdüğü eğitimini 30 Ağustos 1957 tarihide tamamlayarak mezun oldu. Mezuniyetini kutlarken dünyanın en büyük askeri ittifakı olan NATO 5 yaşındaydı.
JET PİLOTU EĞİTİMİ ALMAK İSTEDİ
Daha hızlı ve daha yüksekten uçmak isteyen Leman Bozkurt Altınçekiç, jet pilotu eğitimi de almak istedi. 1958 Ağustos'unda Eskişehir'deki jet eğitim filosuna katıldı ve buradaki eğitimini de başarıyla tamamladı. Leman Altınçekiç'e, 'Türkiye'nin İlk Kadın Jet Pilotu' olarak 'Altın Bröve' verildi. Dokuz yıl süreyle F-84 ve T-33 jet uçaklarında uçtu.
Daha sonra Hava Kuvvetleri'nin karargâh hizmetlerinde çalıştı. Personel Plan Şube Müdürü ve Merkez Şube Müdürü olarak görev yaptı. Kıdemli Albay rütbesiyle Hava Kuvvetleri'nden emekli oldu. Türkiye'nin ve NATO'nun ilk ve uzun süre boyunca görev yapan tek kadın pilotu oldu. Leman Bozkurt, kendisi gibi Eskişehir'de görev yapan Üsteğmen Tehir Altınçekiç ile 1959 yılında evlendi ve bu evlilikten iki çocuğu oldu.
UZUN YILLAR BOYUNCA İLHAM OLDU
Leman Bozkurt Altınçekiç, Türkiye'nin ve NATO'nun ilk kadın jet savaş pilotu olmasının yanında uzun yıllar bu ünvanı tek taşıyan kadın olarak da hafızalara kazındı. 4 Mayıs 2001 tarihinde 69 yaşında İzmir'de hayatını kaybetti. Onun azmi, çalışkanlığı ve başarısı birçok Türk kadınına ilham oldu ve olmaya da devam ediyor.