17.11.2022 - 19:33 | Son Güncellenme:
Şaduman UNUTMAZ / DHA
Bakan Çavuşoğlu, Meksika Dışişleri Bakanı Marcelo Ebrard ile bakanlıkta bir araya geldi. Bakan Çavuşoğlu ile Ebrard görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Bakan Çavuşoğlu, görüşmeye ilişkin, "İkili ilişkilerimiz stratejik ortaklık düzeyinde. İlişkilerimizin her alanda sürekli gelişmesinden memnunuz. İlişkilerimizde ciddi bir potansiyel var, bundan istifade etmek gerekiyor. 5 milyar dolarlık bir hedefimiz var, bu hedefe ulaşmak, için biraz gayret sarf etmemiz lazım. Ticaretin önündeki engelleri de kaldırmak lazım. Meksika Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerini sürdürüyorduk. Serbest Ticaret Anlaşmasının müzakerelerini tekrar canlandırma konusunda hemfikir kaldık. Türk dizilerinin Meksika'da çok popüler hale gelmesiyle Türkiye'ye de, Türk diline de ilgi artıyor. Türkiye burslarından daha fazla Meksikalı öğrencinin faydalanmasını arzu ediyoruz. Başta FETÖ olmak üzere terörle mücadelenin önemine de vurgu yaptım. Meksika, BM Güvenlik Konseyi’nin geçici üyelerinden biri. İçinden geçtiğimiz kritik süreçte Meksika gibi önemli bir ülkenin BM Güvenlik Konseyi'nde olması önemli" ifadelerini kullandı.
'ANLAŞMAYA HERKESİN UYMASI GEREKİYOR'
Ortak açıklanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu tahıl koridorunun 120 gün daha işleyecek olmasına dair, "Sayın Cumhurbaşkanımızın da açıkladığı gibi süre 120 gün uzatıldı. Rusya kısa bir süre bu iş birliğini askıya aldığını duyurmuştu. Rusya tekrar iş birliğine döndüğünü açıkladı. Bu tahıl anlaşmasının uzatılması epeydir gündemimizde. Burada özellikle Rusya’nın tahıl ve gübre ihracatının önündeki engellerin kaldırılması da masadaydı. Bu aslında İstanbul'da varılan mutabakatın bir parçası. Her ne kadar ürünler yaptırım listesinde olmasa da ürünlerin ihracatının gerçekleşmesi için taşınması lazım, ödemelerin yapılması lazım. Tüm bu konular yaptırım kapsamında olduğu için özellikle gübre konusunda bir ilerleme sağlanamadı. Biz bu süreçte BM ile temaslarımızı yoğun bir şekilde sürdürdük. ABD ile diğer taraftan Avrupalı müttefiklerimiz ile yoğun şekilde süreci yürüttük. Özellikle Rus amonyağının Odesa’dan ve de bazı Avrupa ülkelerinden ihracatı konusunda yoğun temas yürütmemiz gerekiyordu. Sizinle bazı temaslarımızı paylaşıyoruz. O temaslarımızın sebepleri de buydu. Bu konularda önemli adımlar atıldı. Rusya da tatmin oldu; ama engellerin tamamen kalkmadığını söylemek lazım. Bunu söyleyince bazıları 'Rusya'yı mı savunuyorsunuz' diyor. Hayır, Rusya'yı savunmuyoruz, sonuçta bu bir anlaşma. Ukrayna tahılının sorunsuz şekilde ihtiyaç sahibi ülkelere gidebilmesi için Rusya'nın taleplerinin de anlaşmada olduğu gibi karşılanması gerektiğini söylüyoruz. Anlaşmaya herkesin uyması gerekiyor. Umarım 4 ay sonra tekrar uzatılır. Bu adımlar aslında güven arttırıcı adımlardır. İnşallah bir daha uzatılmasına gerek kalmaz, ateşkes olur. Her şeyden önce Polonyalı dostlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. İlk incelemelere göre bir kaza yaşandığı anlaşılıyor. Sonuçta devam eden bir savaşın yansıması, kaza da olsa. Bir an önce savaşın sonlandırılması her bakımdan önemli" diye konuştu.
'AB'NİN NE HAKKI VAR Kİ TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATINA MÜDAHALE ETSİN'
Bakan Çavuşoğlu, KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatı'nda gözlemci üyeliğinin AB ve ABD tarafından eleştirilmesine ilişkin, "KKTC'nin bir yere gözlemci üye olabilmesi için başkasından icazet alacak değiliz. Tepki gösteren AB'ye cevabımız şudur; önce dürüst olun, 2004 yılında Annan Planı'nı Rum tarafı reddettikten sonra Kıbrıs Türkleri üzerindeki kısıtlamaları kaldıracaklarına dair karar aldılar, bunu uygulayın. Karar aldı; ama uygulamadı, 18 yıl önce. Önce sözünde dursunlar, dürüst olsunlar. AB'nin ne hakkı var ki Türk Devletleri Teşkilatı'na müdahale etsin. ABD'ye de mesajımız şu; hem Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde hem de Kıbrıs konusunda dengeyi bozdunuz, kantarınızın ayarı bozuldu. Dengeli olun ve uluslararası hukuktan bahsediyorsanız Yunanistan ve Rum kesiminin ihlallerine bakın. Ayrıca biz ABD'den de icazet alacak değiliz. Türk yüzyılı, Türk baharı başladı. KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatına üye olması, bu anlamda bir filizin daha yükseldiğini söyleyebiliriz. Özellikle AB'nin, Türk Devletleri Teşkilatı üyelerine baskı yaptığını, hatta tehdit ettiğini de gördük. Ama şunu unutmasınlar artık ABD veya AB kim olursa olsun, bu tür tehditlere boyun eğmeyen bir Türk dünyası var. Türk dünyasının birliği bölgenin istikrarı bakımından, barış bakımından önemli. Gelin iş birliği yapalım, tehdidi bırakın, kabadayılığı bir kenarı bırakın, bunlar artık Türk dünyasında sökmüyor. Tehditleriniz de işe yaramadı, gereken adımlar atıldı, bu bir başlangıç. Adım adım dahası da gelecek" ifadelerini kullandı.
TAHIL KORİDORUNDA 'KIRMIZI HAT' DİPLOMASİSİ
Tahıl koridorunun açık kalmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yürüttüğü 'lider diplomasisi'nin yanı sıra yine Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın mevkidaşlarıyla yakın teması ve kırmızı hattın yeniden aktive edilmesinin etkili olduğu belirtildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres başkanlığında, 22 Temmuz'da imzalanan Karadeniz Tahıl Girişimi belgesinin geçerliliğinin 120 gün daha uzatıldığı açıklandı. 22 Temmuz'da belgenin imzalanmasının ardından İstanbul'da Türkiye, Ukrayna, Rusya ve BM yetkililerinin görev aldığı Müşterek Koordinasyon Merkezi kurulup, Ukrayna limanlarında bekleyen tahılın sevkiyatı için 'tahıl koridoru' oluşturuldu. 29 Ekim'de Sivastopol'da gerçekleşen saldırı sonrası Rusya Federasyonu tarafından tahıl inisiyatifi askıya alınırken, Türkiye'nin yoğun çabaları sonucu kriz aşıldı; Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 Kasım'da yaptığı açıklama ile tahıl koridorunun yeniden açıldığını duyurdu. G20 Liderler Zirvesi'nin sonuç bildirgesinde de Türkiye'nin aracılık ettiği anlaşmadan duyulan memnuniyet ifade edildi.
Anlaşmanın geçerliliğinin dolmasına 2 gün kala Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı açıklamada, anlaşmanın 120 gün süreyle uzatılmasına karar verildiğini kamuoyuna duyurdu.
'KIRMIZI HAT' DEVREDE
Uzatma kararının altında Türkiye'nin yürüttüğü yoğun diplomasi trafiğinin etkili olduğu belirtildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuya ilişkin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile telefon görüşmeleri gerçekleştirdi. 'Lider diplomasisi' yürüten Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda, Milli Savunma Bakanı Akar da tahıl koridorunun açık kalmasına yönelik yoğun çalışmalar yaptı. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Ukrayna Savunma Bakanı Aleksi Reznikov ve Ukrayna Altyapı Bakanı Oleksandr Kubrakov ile yakın temas içinde olan Akar, görüşmelerinde tahıl girişiminin tüm taraflar için yararlı olduğunu, bunun bozulmasının tüm taraflar için sıkıntı oluşturacağını vurguladı. Tahıl krizinin çözümüne yönelik çalışmalar kapsamında mayıs ayında hayata geçirilen 'kırmızı hat' diplomasisi de bu süreçte Bakan Akar'ın talimatı üzerine yeniden aktive edildi. Milli Savunma Bakanlığı yetkilileri, anlaşmanın uzatılmasına yönelik Ukrayna ve Rusya askeri yetkilileri ile bu hat üzerinden yoğun görüşmeler yaptı.
KALENDER KASRI'NDA GÖRÜŞME
Telefon diplomasisi ve yoğun görüşmelerin ardından Türkiye, Ukrayna, Rusya ve BM temsilcileri, dün bir araya geldi. Heyetlerin görüşeceği yer, tahıl koridorunun temellerinin atıldığı Kalender Kasrı olarak belirlendi. Askeri heyetler, Milli Savunma Bakanlığı'nın koordinatörlüğünde dün Kalender Kasrı'nda bir araya geldi. Olumlu ve yapıcı havada geçen görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün "Geride bıraktığımız 4 aylık dönemde 500'e yakın gemi ile 11 milyon tondan fazla tahıl ve gıda maddesinin ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması ile bu anlaşmanın dünyanın gıda temini ve güvenliği için ne denli önemli ve faydalı olduğu açıkça görülmüştür. Anlaşmanın uzatılması iradesini ortaya koyan BM'ye, Genel Sekreter Sayın Guterres'e, Rusya Devlet Başkanı Sayın Putin'e ve Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenskiy'e şükranlarımı sunuyor, emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Hayırlı, uğurlu olsun" açıklamasıyla tahıl koridorunun açık kalacağını duyurdu.