04.04.2017 - 09:55 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, İdlib'de rejim veya Rus savaş uçaklarının kimyasal saldırısında en az 100 kişinin öldüğünü bildiriyor. Uluslararası ajanslarının son dakika koduyla duyurduğu habere göre, sabah saat 06.45'te gerçekleşen saldırıda yaşamını yitirenlerin birçoğu çocuk. Reuters ve Associated Press (AP) haber ajansları, Han Şeyhun kasabasından tüyler ürperten fotoğrafları dünyaya geçti. Fotoğraflarda, yere yığılmış çok sayıda sivil hareketsiz duruyor ve kurtarma ekipleri yaralıları taşıyor. Birleşmiş Milletler, savaş suçu müfettişlerinin İdlib'deki saldırıyı araştıracaklarını ilan etti.
Kullanılan gazın Sarin gazı olma ihtimali üzerinde duruluyor. BBC'ye konuşan doktorlar, kurbanlardaki bulguların kimyasal saldırıyı gösterdiğini bildiriyor.
İlk saldırının ardından yaralıların taşındığı hastane havadan vuruldu. İdlib'deki Al Jazeera muhabiri, ilk saldırının ardından savaş uçaklarının bu kez yaralıların tedavi gördüğü bir hastane ve sivil savunma teşkilâtına ait bir binayı vurduğunu aktarıyor.
BBC Arapça Servisi'ne konuşan yerel ilk yardım yetkilisi Muhammed Resul ise, saldırı haberinin kendilerine sabah saat 06:45 sıralarında geldiğini söyledi:
"Olayı duyduktan hemen olay yerine ambulanslar gönderdik. Sokakta yaralı durumda, nefes almakta güçlük çeken insanlar ve çok sayıda çocuk vardı. Boğulma şikayeti yaşayan 300 kişi olduğu bildiriliyor. Durumu tarif etmem çok güç."
Boğuldular, nefes alamadılar...
Saldırının gerçekleştiği yer, ülkenin batısındaki İdlib'e bağlı Han Şeyhun kasabası. Uçakların attığı bombalardan 500'den fazla kasaba sakini etkilendi.
Saldırı sonrası çok sayıda insan boğulma tehlikesi geçirdi ya da nefes almakta zorlandı. Bazı kurbanların ağızlarından köpük geldi.
Saldırıyı kimin yaptığı henüz netlik kazanmadı. Bir açıklama yapan Rusya Savunma Bakanlığı, kendi uçaklarının saldırya katılmadığını savundu.
Ambulanslar yaralıları alıyor
Sınırın Türkiye tarafında da hareketlilik var. Anadolu Ajansı, klor gazlı saldırının ardından çok sayıda ambulansın Cilvegözü Sınır Kapısı'nda beklediğini aktarıyor. Özel kıyafet giymiş sağlık ekipleri, gelen yaralıların ilk kontrolünü kimyasal yıkama çadırında yaptıktan sonra Türkiye'ye girişlerine izin veriyor.
Ambulansların taşıdığı altı yaralı, Reyhanlı Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. İhlas Haber Ajansı, yaralılardan birinin yaşamını yitirdiğini bildiriyor.
Gün içinde çok sayıda yaralının hastaneye getirilmesi bekleniyor.
Rejim camiyi vurdu: 21 ölü
İdlib'de kimyasal saldırının dışında bir başka saldırı daha oldu, Salkin ile Cisr eş Şuğur bölgelerine hava bombardımanı düzenlendi. Bir caminin hedef alındığını belirten Anadolu Ajansı, en az 21 sivilin öldüğünü bildiriyor.
Dışişleri Bakanlığı: Şiddetle kınıyoruz
Dişişleri Bakanlığı'ndna açıklama geldi. Bakanlığın açıklamasında 'İdlib'teki saldırıları şiddetle kınıyoruz. Uluslararası toplum tepkisini ortaya koydu.' denildi.
Erdoğan'dan Putin'e telefon
St. Petersburg'daki terör saldırısının ardından başsağlığı için Rusya lideri Vladimir Putin'i arayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, görüşmede İdlib'deki saldırıyı da gündeme getirdi.
Görüşmede saldırının Astana'da ilerlemeyi riske attığınını vurgulayan Erdoğan, "İnsanlık dışı saldırı kabul edilemez" dedi.
Birkaç gün önce duyurmuşlardı
Rejime yakın El Masdar gibi yayın organları, birkaç gün önce rejim ordusu ve Rus komandoların İdlib'in güneyinde büyük bir taarruza hazırlandığını duyurmuştu. Bugünkü saldırı ise, rejime yakın herhangi bir yayın organında yer almıyor.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Marc Ayrault, BM Güvenlik Konseyi'ne İdlib'deki saldırı ile ilgili olarak acil toplanma çağrısı yaptı. "Bu iğrenç saldırıyı kınıyorum" diyen Ayrault, “Uluslararası güvenliği tehlikeye atan böylesi ciddi eylemler karşısında, herkesi sorumluluklarından kaçmamaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı.
2013'teki saldırıyı akıllara getirdi
Şam rejimi, dört yıl önce Şam’ın Doğu Guta bölgesine Sarin gazıyla saldırmış, 1400’den fazla insan ölmüştü. Saldırının ardından ABD yönetimi ve uluslararası kamuoyu büyük ölçüde Beşar Esad'ı sorumlu tutmuş, ABD Başkanı Barack Obama ‘kırmızı çizgilerin’ ihlal edildiği gerekçesiyle Suriye rejimine yönelik askeri müdahalede bulunacağını açıklamıştı.
Daha sonra devreye Rusya girmiş, Moskova’nın girişimiyle Suriye rejimi kimyasal silahların ülkeden çıkarılması ve imha edilmesi ile ilgili anlaşmayı kabul etmişti.
Rejim, tüm kimyasal silahını teslim ettiğini iddia ediyor. Ancak ülkede hâlâ zehirli gaz saldırıları gerçekleştiriliyor.
Birleşmiş Milletler, daha önce birçok kez Şam rejimini kimyasal silah kullanmakla suçladı.
Suriye'de rejimin 2011'de başlayan barışçıl ayaklanmaları şiddet kullanarak bastırma girişimi, ülkeyi iç savaşa sürekledi. Yedinci yılına giren savaşta en az 300 bin kişi ihayatını kaybetti. 5 milyondan fazla Suriyeli, komşu ülkelere sığındı. Ülke içinde de 6 milyondan fazla kişi evinden oldu.