SandıklıSandıklı'da leblebiciler çırak bulamıyor

Sandıklı'da leblebiciler çırak bulamıyor

09.01.2024 - 10:23 | Son Güncellenme:

Sandıklı'da leblebiciler çırak bulamıyor

Sandıklıda leblebiciler çırak bulamıyor

 

Ahmet DAĞLI/SANDIKLI, (DHA)- AFYONKARAHİSAR'ın Sandıklı ilçesinde geçmişte sayıları 50'yi bulan leblebiciler son yıllarda 10'a kadar düştü. Çırak bulamayan leblebiciler mesleği çocuklarına öğreterek yaşatmaya çalışıyor.
Sandıklı'da geçmişi 1870'li yıllara dayandığı bilinen leblebicilerin sayısı giderek azalırken, bu meslek için çırak bulmak da zorlaştı. Geçmişte 50 dolayındaki leblebicinin bulunduğu ilçede bu sayı günümüzde 10'a kadar düştü. Çırak bulmakta zorlanan bazı leblebiciler mesleği çocuklarına öğreterek devam ettirme yolunu seçti. İlçede faaliyetlerini sürdürebilen leblebiciler tarafından imalatı yapılan leblebiler ise ilçe halkının yanı sıra İstanbul, Ankara, İzmir gibi birçok ile gönderiliyor. Rivayete göre ilçede yaşamış Şeyh Nurettin ve Şeyh Hamza'nın gözyaşının nohuda düşüp kabuğunun soyulması sonucu ilk leblebinin bulunduğuna inanılıyor. 
'O ZAMANLAR İLÇENİN GEÇİM KAYNAĞI LEBLEBİCİLİKİMİŞ'
İlçede 25 yıldır leblebicilik yapan İsmail Şentürk, başka il ve ilçelerin adı anılsa da leblebiciliğin Sandıklı'da icat olduğunu söyleyerek, "Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde o dönem Sandıklı'da 50'ye yakın leblebici olduğu belirtilmiş. O dönemdeki Sandıklı'nın nüfusuna bakacak olursak geçim kaynağı leblebiciliğe bağlı imiş. Sandıklı'da leblebiyi Şeyh Nurettin'in bulduğu rivayeti söylenmekte. Bir rivayete göre gözyaşları nohuda, bir rivayete göre de terinin nohuda damlaması ile nohudun kabuklarının soyulması ile leblebiyi bulmuştur. Şu an Sandıklı'da 10 kadar leblebici var. Ama Evliya Çelebi'nin döneminde 50 kadar leblebici olduğu söylendiğinde şu anki nüfusa bakıldığında leblebici sayısı az. Ama gayemiz devam ettirmek, çırağım yok ama evladım var ona öğretmek, bu mesleğin Sandıklı'da devamını sağlamak" dedi.
'LEBLEBİCİLİĞİ BULMUŞLAR'
İlçe sakinlerinden Osman Vuruş da Şeyh Nurettin'in Osmanlı ya da Selçuklu döneminden kalan zatlar olduğunun tahmin edildiğini söyleyerek, "Bunlar Horasan'dan gelme. Orada öğrendikleri meslekleri burada icra etmek istiyorlar. Gözyaşının nohuda damlaması ile nohudun soyularak leblebi olmasını icat ediyorlar. Sandıklı'da bunu yaygınlaştırıyorlar" diye konuştu. (DHA)

FOTOĞRAFLI