Zafer Şahin

Millet ittifakının çatı adayının kim olacağı meselesi her geçen gün biraz daha eğlenceli bir hal alıyor.

Bu gidişle adayı gazete ilanıyla aramaya başlarlarsa hiç şaşırmayın.

Kılıçdaroğlu, Akşener, Abdullah Gül, Ali Babacan, Haşim Kılıç, Özgür Demirtaş, İlhan Kesici, Murat Karayalçın şu ana kadar ismi gündeme gelenler.

Bir de an itibarıyla takımdan ayrı düz koşular yapan ve sabırla sıranın kendisine gelmesine bekleyen Faik Öztrak ve Akif Hamzaçebi gibi aktörler var. İşi Aziz Sancar ve Uğur Şahin’e kadar götüren deli saçması yorumlar da var ama üzerinde durmaya değmez.

Peki, bu işin sonu nereye varacak? Bir kavga, gürültü kopmadan ortak aday çıkarabilecekler mi? İşte o biraz zor görünüyor.

Kılıçdaroğlu adaylık için gözünü karartmış durumda ama ittifak ortağı Akşener’i bile ikna edemiyor. Akşener’in gönlündeki adayın bir gün Fatih’e benzettiği, öbür gün yüzündeki nurdan dem vurduğu Ekrem İmamoğlu olduğu artık neredeyse kesinlik kazandı.

Akşener’in

Osman Kavala serbest bırakılırsa...

Selahattin Demirtaş cezaevinden çıkarılırsa...

Kıbrıs’ta Rum ve Yunan tezleri kabul edilirse...

Suriye’de ABD’nin istediği terör devletine göz yumulursa...

ABD ve Rusya gibi iki küresel gücün itirazlarına rağmen gerçekleştirilen Suriye ve Irak’taki sınır ötesi askeri operasyonlar durdurulursa...

Libya’dan çekilip, Doğu Akdeniz’deki hak ve çıkarlarımızdan vazgeçilirse...

Azerbaycan’da Ermenilerin isteklerine ve İran’ın politikalarına ses çıkarılmazsa...

Mavi Vatan’da doğal gaz ve petrol aramayı bırakırsak...

Kavga büyük; hem de tahmin edilenin, görülenin çok daha ötesinde bir savaş bu.

Ve dozunun giderek daha da artacağının bütün işaretleri belirmeye başladı.

Erdoğan’a muhalefet edeceğim derken Türkiye’ye muhalefet eden bir çizgiye kayan siyasiler...

Basının karşısında “Diktatörlükler hiçbir zaman kendi başlarına gitmiyorlar” diye atıp tuttuktan sonra Türkiye’de demokrasi olmadığını savunan TÜSİAD...

Yargı süreci devam eden Osman Kavala için hadsizce aba altından sopa göstermeye kalkan 10 büyükelçi...

Son bir haftanın özeti işte bu. Bunların yanına Kılıçdaroğlu’nun devleti kilitleme amaçlı bürokratları tehdidini... Akşener’in kendi halkını bir kez daha acımasızca katlettiği gün Esad’ı meşru ilan edip Suriye politikası üzerinden hükümete yönelttiği eleştirilerini de ekleyin...  Türkiye’nin dört koldan nasıl köşeye sıkıştırılmaya çalışıldığını daha net göreceksiniz.

Aslında 10 büyükelçi bütün bu saydıklarımız arasında en

CHP lideri Kılıçdaroğlu tam da Ekrem İmamoğlu’nun Diyarbakır’a gittiği gün bürokratları tehdit etti. Ve gündeme İmamoğlu’nun normalde büyük patırtı koparacak ziyareti değil Kemal Bey’in devleti kilitlemek olarak algılanan bu çıkışı oturdu. Kimin fikri bilmem ama zamanlama ve kamuoyunu yönlendirmek açısından başarılı bir siyasi hamleydi.

Yalnız, ne yaparsa yapsın, Kemal Bey’in işi zor. Çünkü ne İmamoğlu’nun ne de çözüm ortağı Meral Akşener’in durmaya niyeti yok. Kılıçdaroğlu ve ekibi sabah akşam  “Aday biziz” mesajı verirken, İmamoğlu-Akşener cephesinde farklı bir mekanizma işliyor.

İmamoğlu bir belediye başkanı. Ama muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı gibi hareket ediyor. Yasa gereği il dışına çıkarken Vali’den izin alması gerekir. Bunu yapıyor mu bilmiyoruz ama kendi partisinden izinsiz hareket ettiği bir sır değil. CHP Genel Merkezi’nin uyarılarına rağmen soluğu Diyarbakır’da alması geri dönüşü olmayan bir yola girdiğinin ispatı. Bu yoldaki en büyük destekçisi de Meral Akşener.

B&uu

Siyasetin gözü 2023’te ilk kez oy kullanacak 7 milyon gencin üzerinde. Nasıl olmasın ki? 64 milyon seçmenin oy kullanması beklenen 2023 seçimlerinde 1997 ve sonrasında doğan tam 13 milyon Z kuşağı üyesi sandık başına gidecek. Bu toplam seçmen sayısının yüzde 20’si demek. 2018’de bu oran yüzde 10’du.

Peki, bu gençler hayata ve Türkiye’ye nasıl bakıyor? Kime güveniyor, kimi kendisine rol model olarak alıyor?

Türkiye Gençlik STK’ları Platformu 8 bin denekle yaptığı “Türkiye’nin Gençleri Araştırması” ile bizim gençlerin adeta röntgenini çekmiş. Gençlere sadece oy deposu gözüyle bakan siyasetçilerin bu ciddi araştırmayı muhakkak incelemesi lazım. Gençlerin ruhunu anlamadan, onlara nasıl yaklaşılması gerektiğini kavramadan oylarını almaları imkânsız.

Araştırma 15-30 yaş grubunda gerçekleştirilmiş. Gençler en çok gelecek kaygısı, eğitim sorunları ve geçim sıkıntısından şikâyetçi.

Türkiye’nin en önemli 3 problemi olarak ekonomi, eğitim ve

Bakmayın siz kameralar önünde yapılan “Millet İttifakı ortakları arasında tam bir uyum var” açıklamalarına... CHP ile İyi Parti arasında ip koptu kopacak.

CHP’nin Kuzey Irak ziyaretinde Barzani ile yaptığı görüşme... Kılıçdaroğlu’nun “Kürt sorununun çözümünde muhatap HDP’dir” çıkışı ve ittifakın Cumhurbaşkanı adayı olması kesinleşmiş görüntüsü veren vaatleri İyi Parti’yi... Akşener’in “Fatih” benzetmesiyle İmamoğlu’nu öne çıkarması... İyi Partililerin Kılıçdaroğlu’nun adaylığına itirazları ise CHP’yi fena halde rahatsız ediyor. CHP ayrıca Akşener’in sürpriz “Ben aday değilim, Başbakan olacağım” açıklamasını da ortaklık hukukuna aykırı siyasi bir manevra olarak değerlendiriyor. 

Bu karşılıklı rahatsızlığın dozu İyi Parti cephesinde biraz daha yüksek. Akşener’in Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ile gerçekleştirdiği görüşmeden kulislere yansıyan bilgiler ittifakın geleceği açısından önemli ipuçları

Meclis açıldı, siyasetin gündemi de hareketlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk grup toplantısında formdaydı. Özellikle 28 Şubat üzerinden Meral Akşener’e yaptığı hatırlatma çok dikkat çekti.

Akşener, 28 Şubat’ın İçişleri Bakanı. O dönemde katıldığı bir TV programında 28 Şubatçıların getirdiği insanlık dışı kılık, kıyafet yasaklarını hararetle savunduğu bir video var. Erdoğan, önceki gün o videoyu izletti önce. Sonra da “İnsanda ilke ve omurga olmayınca her devirde ne söylemesi gerekiyorsa onu ağzından saçmaktan geri kalmaz” diye taşı gediğine oturttu.

Arşiv işte böyle bir şey... Siz 2021 Türkiye’sinde “Başörtüsüne uzanan eli kırarım” diyorsunuz. Ama  önünüze darbecilerin  başörtüsü yasağını nasıl savunduğunuzu gösteren  bir video geliyor! Erdoğan’ın grup konuşmasından sonra telefonum çaldı. Arayan Refah Partisi eski Ankara Milletvekili Hasan Hüseyin Ceylan’dı. 

Gençler bilmez, kendisini 28 Şubat sürecinde darbecilerin cezaevine koyduğu tek

Atatürk’ün kurduğu Anadolu Kulübü’nü bilir misiniz? Neredeyse Cumhuriyet’le yaşıttır. Büyükada’daki görkemli tesisleri ve siyasetin nabzının attığı Ankara’daki lokali meşhurdur. İşte bu Anadolu Kulübü’nde hafta sonunda seçim vardı. 23 yıldır Başkan olarak kulübü yöneten Metin Cizrelioğlu yeniden seçildi. Karşısına çıkan eski İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu’na fark attı.

Konumuz mahkemelik olan Anadolu Kulübü seçimleri değil. Biz CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun olur da Cumhurbaşkanı seçilirse neden parlamenter sisteme dönemeyeceğini anlatacağız. “Madem öyle, neden Anadolu Kulübü seçimlerinden bahsediyorsun?” diyorsunuz değil mi?  Biraz sabır. Bütünü anlamak için ayrıntılardan gitmek gerekiyor.

Anadolu Kulübü seçimlerinde Cizrelioğlu’na rakip olan Mehmet Gazioğlu’nun en büyük destekçisi Kemal Kılıçdaroğlu’ydu. Ancak seçimde oy kullanan CHP’li vekiller blok halinde Cizrelioğlu’na