Yavuz Kocaömer

Dünya Engelliler Masa Tenisi Şampiyonası 5-15 Eylül tarihleri arasında Çin’in başkenti Pekin’de yapıldı. Şampiyonaya katılan 48 ülke bazı önemli sorunlar yaşadı.

Yaptığımız araştırmalara göre, örneğin; konaklama yapılan merkezde resepsiyonda çalışan görevlilerin yetkilerinin olmayışı, yabancı dil bilmeyişi, her gün aynı yemeklerin çıkması, spor salonunda sporcu ve idarecilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek tek bir büfenin bile olmayışı, sağlık ekibi konusunda yaşanan sıkıntılar ve yapılan madalya törenlerinin, ana salonun dışında bir yerde yapılması duyduğumuz şikayetlerden bazıları.

Milli takımımızdan bir örnek vermek gerekirse; Tekerlekli Sandalye Bayan Takımımız’a madalya töreni yapıldığı sırada, Tekerlekli Sandalyeli Erkek Takımımız’ın final karşılaşmasının olması dolayısıyla, ikincilik madalyamızın törenine idarecilerimiz ve diğer sporcularımız katılamadı. 2008’de Pekin’de yapılan Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’nda büyük bir keyifle izlediğimiz organizasyonu bu şampiyonada göremedik.

Milli Takım sporcularımıza gelince; Nesim Turan finalde Koreli rakibini 3-0 yenerek 4. klas erkeklerde Dünya Şampiyonu olarak altın madalya kazandı.

Hatice Duman yarı finalde Çinli

Geçtiğimiz yıllarda Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Kurulu, daha önceden geçerli olan integrasyon yani entegre etme yerine, ülkelerden engellileri hayata dahil etme (inclusion) konusunda yaptırıcı bir karar verdi ve ülkemiz de bu anlaşmayı imzaladı.

Birleşmiş Milletlerin adı geçen kurulu, engelli insanların toplumun içine girmesi, içine alınması konusunda sporu en önemli araçlardan biri olarak gördüğünü belirtti. Ve örneğin Almanya’da; önümüzdeki pazartesi günü, aynı zamanda spordan da sorumlu olan İçişleri Bakanı, spor ve politikadan sorumlu temsilciler bu konuda bir araya gelerek, ilim ve pratik hayattaki çözümler konusunda tartışacaklar.

Toplantıya Almanya İşitme Engelliler Spor Federasyonu, Özel Olimpiyatlar Almanya’nın yanı sıra Alman Olimpiyat Komitesi ve Almanya Paralimpik Komitesi ile Bedensel Engelliler Spor Federasyonları’nın yetkilileri görüş alışverişinde bulunacaklar.

Ülkemizde ise bu konuda öncülük etmesi gereken Gençlik ve Spor Bakanlığımızdan bugüne kadar arada geçen süre içinde hiç ses çıkmadı. 2005 Engelliler Yasası’nın 33. maddesinde Engelliler sporu konusunda öğretici, araştırıcı, eğitici çalışmalar yapmakla yükümlü olan Spor Genel Müdürlüğü’nden

Spor Genel Müdürlüğü’nün, 2005 yılında yürürlüğe giren “Engelliler Yasası”nın 33. maddesi ile ilgili size bilgi verdiğini hiç zannetmiyoruz. Bu bakımdan, adı geçen yasanın ilgili maddesini aşağıya alıyoruz.

Madde 33: 21.5.1986 tarihli ve 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2’nci maddesine (n) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki (o) bendi eklenmiş ve mevcut (o) bendi (p) bendi olarak teselsül ettirilmiştir.

“Özürlü bireylerin spor yapabilmelerini sağlamak ve yaygınlaştırmak üzere; spor tesislerinin özürlülerin kullanımına da uygun olmasını sağlamak, spor eğitim programları ve destekleyici teknolojiler geliştirmek, gerekli malzemeyi sağlamak, konu ile ilgili bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları ile yayınlar yapmak, spor adamları yetiştirmek, özürlü bireylerin spor yapabilmesi konusunda ilgili diğer kuruluşlarla işbirliği yapmak”

2006 yılında, zamanın Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Sayın Mehmet Ali Şahin’in önderliğinde (TESYEV) Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı, Vakıfbank, Halkbank, Spor Toto bir araya gelerek bir fon oluşturup, yasanın hiç değilse bir süre sorunlardan uzaklaşmasını sağlamış idi.

Daha

Hangi spor branşlarının Paralimpik oyunlarda temsil edildiğini, spor yönetiminde bulunan yetkililerin yanında, bir kısım sporcularımız da bilmiyor. Bunun için bir aydınlatıcı kampanya yapılması gerekiyor.

Bu kampanya için gerekli olan maddi destek, Spor Toto tarafından, anlaşma olmasına rağmen, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ne, bundan evvelki Spor Bakanı Suat Kılıç’ın defalarca söz vermesine rağmen ödenmedi. Gerekçe olarak da, “Anlaşmamızın şu maddesine göre istediğimiz zaman bunu kesme hakkımız var” diyebilen bir Spor Toto yönetimi var.

Aldığımız duyumlara göre, Türk sporunu karıştıran, kendisine biat etmeyen spor federasyonlarına cephe alan Suat Kılıç, bir yandan bize “Spor Toto anlaşma gereği ödemeyi yapacak” derken, diğer taraftan da yetkililere “Ödemeyin” dermiş. Önümüzdeki dönem bu konu yargıya taşındığında, ortaya hiç hoş olmayan durumlar çıkacak.

Bir diğer konu ise Avrupa ve Dünya Şampiyonalarında derece alan sporcularımızın, verdikleri röportajlarda “Şimdi hedefim 2016 Rio Olimpiyatları” diye konuşmaları. Oysa kastettikleri 2016 Rio PARALİMPİK Oyunları.

Böyle yanlış söylemler, ilgili federasyonlarımızın bu konudaki eğitim eksikliğini ortaya koyuyor.

Spor

Bu hafta sizleri engelliler sporu ile ilgili bazı olumlu gelişmelerin yanı sıra, bazı içimizi sızlatan örnekleri de vereceğiz.

Bilecik’ten bir anne, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ne başvuruyor. ‘’5,5 yaşında SP’li bir kızım var. 10 aylık iken fizik tedaviye, 2 yaşında bireysel eğitime başladı. Son 3 yazdır (yaz diyorum çünkü kapalı havuz yok, inşaatı tamamlanmadı henüz) yüzme dersi alıyor, ders dışında annesi olarak ben de yüzdürüyorum. Yüzmeyi çok seviyor, havuzdan her çıkışında ağlıyor. Bilecik’te imkanlarımız kısıtlı ama hafta sonları Kocaeli’ye gidebiliriz. Kızımı, Paralimpik Oyunlara hazırlamam konusunda tavsiye ve yardımlarınıza ihtiyacım var.”

Umarız Kocaeli İl Spor Müdürlüğü bu kardeşimize destek olur. “Eskişehir’de üniversite havuzuna kabul edilmedik“ sözü bizi ziyadesiyle üzdü. Engelliler konusunda hassas olan Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in bilgilerine sunulur.

Mayıs ayında Bursa Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’den bir davet aldık. Yurt dışında olduğumuz için bu açılışa katılamadık. Konu, engelli, engelsiz sporcuların buluşacağı Türkiye’nin ilk “Engelsiz Eskirim Okulu” salonunun açılışı ile ilgiliydi. Daha sonra bir haber alamadık, bu

Futbol Federasyonu’nun ampute ve görme engelliler futboluna verdiği destek hepimizin malumu. Tabii ki Federasyon Başkanı Yıldırım Demirören’in bunda payı büyük. Ancak yıllardır bu konuda hizmet veren Ömer Gürsoy’un da emekleri her türlü takdirin üzerinde.

Ampute futbol, bilindiği gibi paralimpik bir spor branşı değil. Ancak yukarıda bahsettiğim desteklerle, ülkemizde önemli bir gelişme kaydetti. Ampute futbolun paralimpik spor olarak kabul edilmesi çabalarına Futbol Federasyonu’nun “Taraf” olarak destek vermesi, bu konunun gelişmesine ivme kazandıracaktır.

Bu bakımdan bizce artık ampute futbol branşının Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’ndan ayrılıp, yeni bir yapılanmaya gitmesi. Bu da iki şekilde olabilir.

Birincisi, yeni bir federasyon kurulur: “Ampute Futbol Federasyonu” olarak. Bu federasyona, Spor Genel Müdürlüğü, Futbol Federasyonu ve (TESYEV) Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı gibi sivil toplum örgütleri destek olur.

İkincisi, Futbol Federasyonu çatısı altında bir yapılanmaya gidilir.

Hangi şık tercih edilirse edilsin , (TESYEV) Türkiye Engelliler Spor Yardım ve Eğitim Vakfı’nın destekleri devam edecektir. Ve bu destekler bugüne kadar olduğu

Geçtiğimiz hafta Almanya Frankfurt’ta, Hessen Eyaleti Tenis Federasyonu Başkanı, 25 yıllık dostumuz Dirk Hordorf ile buluştuk. Konu tekerlekli sandalye tenisine gelince, şaşırmadım desem yalan olur.

Hessen Eyaleti’nde 800 tenis kulübü var. Almanya’da ise, toplam tenis kulübü sayısı 9.400. Bu eyaletteki 800 tenis kulübünden sadece bir tanesinde tekerlekli sandalye tenisi oynanıyor. Başkan Hordorf da bu durumdan oldukça şikâyetçi. Yani sorun yalnız bizim ülkemizde değil. Engelliler sporuna bizden 40-50 sene evvel başlamış Almanya’da da benzer sorunlar her zaman yaşanıyor.

Türkiye’de tekerlekli sandalye tenisi 2000 yılında, o zamanki Bayan Alman Milli Takım Antrenörü Volker Anneke’nin ülkemize davet edilerek, yapılan ilk hakem semineri ile başladı. Ve daha sonra gerek bazı kulüplerimizin, gerekse Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’nun destekleri ile bu spor dalı da gelişiyor. Hatta, tarihimizde ilk defa 2012 Pekin Paralimpik Oyunları’na bir tekerlekli sandalyeli tenisçimiz de barajları geçerek katılmış idi.

Başkan Hordorf’un ricası üzerine, 2015 şubat ayının son cumartesi günü, Hessen Eyaleti Tenis Federasyonu’nun Genel Kurulu’nda, tekerlekli sandalye tenisi konusunda

Geçtiğimiz günlerde Almanya’nın Suhl kentinde yapılan Bedensel Engelli Atıcılık Dünya Şampiyonası’na katılan Milli Takımımız 4 madalya ile ülkemize geri döndü.

Yarışmalarda, Ordu Belediye Spor’dan Cevat Karagöl 50 metre tabanca yarışmasında Dünya Şampiyonluğuna ulaşarak altın madalya aldı. Ayrıca 10 metre tabanca yarışmasında da bir bronz madalyanın sahibi oldu.

10 metre bayanlar tüfek yarışmasında Çağla Baş gümüş madalyaya ulaştı ve yılların eskitemediği, ülkemize ilk Paralimpik Oyunları altın madalyasını kazandıran gazimiz Korhan Yamaç, Cevat Karagöl ve Yunus Ali Beyaz’dan oluşan 10 metre havalı tabanca Milli Takımımız da Dünya üçüncülüğüne ulaştı.

Bu sonuçlarla Cevat Karagöl ve Çağla Baş, atıcılık branşında 2016 Rio Paralimpik Oyunlar kotasını alan ilk sporcumuz oldu. Favori sporcularımız Korhan Yamaç ile Aysel Özgan’ı da ilave edersek şimdiden 4 sporcu ile 2016 da Brezilya’da olacağız. Hem sporcularımıza hem de yıllarını Türkiye’de bedensel engelli atıcılık sporunun geliştirilmesi için vermiş Nevzat Yamaç kardeşimize başarılar diliyoruz.

Her zaman söylediğimiz gibi, ülkemizde engelliler sporu daha yeni yeni anlaşılmaya başlıyor. Bilmeyenler öğreniyor, öğrenemeyenler