Türk Akımı AB’ye verilen yanıt

19 Kasım 2016

15 Temmuz darbe girişiminden iki ülke arasındaki işbirliğine ve Suriye’ye kadar çeşitli konularda değerlendirmeler yapan Büyükelçi Karlov, ‘Türk Akımı’nı, Ankara’nın tüm yaptırım tehditlerine rağmen AB’ye verdiği bir yanıt olarak algılıyoruz’ dedi



Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov, Başbakan Binali Yıldırım’ın aralık ayında yapacağı Moskova ziyaretinde öncelikli konu başlığının iki ülke arasındaki ticari ilişkiler olacağını söyledi. Büyükelçi Karlov, Rus uçağının düşürülmesi sonrasında iki ülke arasında 8 ay süren krizin ardından yeniden başlayan süreçle ilgili olarak “Gerçekçi olmak gerekirse uzmanlarımıza göre bunun için en az 1-2 seneye ihtiyaç var. Bundan da önemlisi her iki tarafın bu ilişkiyi daha yukarıya taşıma niyetinde olmalarıdır” dedi.
Karlov, Milliyet’e yaptığı değerlendirmede Suriye konusunda “Suriye’nin devlet bütünlüğünü destekliyoruz. Ülke bütünlüğü harap duruma getirilirse Libya gibi durumlar ortaya çıkıyor. Dolayısıyla Türkiye ile yapabileceğimiz dış siyaset hamleleri dünyadaki barışın tesisi için önemli” diye konuştu. Karlov, 15 Temmuz’da yaşananların Türk halkının olgunlaştırdığını gösterdiğini söyledi.

Yazının Devamı

FETÖ için KPSS 2010’un önemi

14 Kasım 2016

15 Temmuz’daki başarısız darbe girişimiyle ilgili yürütülen adli soruşturmalarda, FETÖ’nün faaliyetlerini açığa çıkaran önemli tespitler yapılıyor.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın koordinesinde devam eden darbe soruşturmalarında artık görüldü ki FETÖ’nün en çok önem verdiği hedef, devlet kurumlarına sızmanın gerçekleştirilmesi.

FETÖ’nün, bu hedefini gerçekleştirmek amacıyla 2010’da yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı’nı (KPSS) kullandığı ortaya çıkarılan delillerle netleşti.

KPSS 2010, Gülen cemaatinin devlet içindeki alt kadrolara yerleşmesini sağlayan araç olarak kullanıldı.

Gülen’den doğrudan talimat

17-25 Aralık sürecinin ardından ilk başlatılan soruşturmalardan olan KPSS 2010’da, Gülen cemaatinin sadece devlete değil, diğer bazı dini grup ve yapılara da sızmaya çalıştığı gün ışığına çıktı.

Öncelikle söylemek gerekir ki FETÖ kapsamında devam eden farklı soruşturmalarda, FETÖ lideri Gülen’in 2010 yılında yapılan KPSS için özel talimat verdiği belirlendi.

Halen devam eden “FETÖ’nün mahrem abileri” dosyasına göre, 2010’daki KPSS öncesinde Gülen’in mahrem hizmetli olarak tanımlanan abilerin yakınlarının KPSS’ye girerek devlette görev alması sağlandı.

Yazının Devamı

Kılıçlar’ın bildikleri

7 Kasım 2016

Türkiye’nin demokrasi tarihinin en karanlık süreçlerinden birisi olan 15 Temmuz gecesi yaşananlar TBMM çatısı altındaki özel araştırma komisyonunun çalışmalarıyla soruşturuluyor.

Burdur AK Parti Milletvekili Reşat Petek başkanlığında oluşturulan Darbeleri Araştırma Komisyonu, çalışmaları sırasında süreç hakkında bilgisi olan bürokratların bilgilerine başvuruyor. Üyeler, sorularla açılım sağlamaya çalıştıkları bilgi sahiplerinin anlatımlarından, “karanlık” geceyi aydınlatmaya çaba harcıyor.

Komisyonun geçen hafta içinde bilgisine başvurduğu önemli devlet görevlileri arasında dönemin Emniyet Genel Müdürü ve sonrasının Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar da yer aldı.

Hızlı yükseliş

Kılıçlar, hatırlanacağı üzere Gülen cemaatinin en güçlü olduğu dönemde 2011-2013 yılları arasında Emniyet Genel Müdürü olarak devlet hizmetindeydi. 2011’deki genel seçim sonrasında kurulan AK Parti hükümetinde İdris Naim Şahin’in İçişleri Bakanı olarak kabinede yeralmasıyla birlikte Eskişehir Valisi iken Kılıçlar, Emniyet Genel Müdürlüğü’ne getirildi.

Kendisinden önceki Emniyet Genel Müdürlerine göre oldukça genç yaşta bu makama getirilen Kılıçlar, 17/25 Aralık sürecinin yaşandığı dönemde Emniyet Genel Müdürü (EGM)

Yazının Devamı

Kozmik Oda kumpası -6-

5 Kasım 2016

FETÖ’nün yargıda etkin olduğu dönemde en çok önem verdiği soruşturmalardan birisi oldu Kozmik Oda operasyonu.
Dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelik suikast hazırlığı gerekçesiyle gözaltına alınan askeri personelden yola çıkılarak Kozmik Oda’ya kadar uzanan soruşturmanın amacının, devletin elindeki sırların içeriğini elde etmek olduğu artık aşikâr.
Bu sırları elde edebilmek amacıyla daha ortada suikast ihbarı yokken daha sonra ihbarla gözaltına alınan askerlerle ilgili kumpası hazırlayan Ankara ve İstanbul’daki polis birimlerince özel çalışmalar yapıldığı ortaya çıkarıldı. Aslında herbiri devlet sırrı olan bilgilerin kozmik oda dışına çıkarılmasını sağlamak amacıyla FETÖ’nün hiçbir çabadan kaçınmadığı günışığına çıkarıldı.
Kumpas soruşturması dosyasından elde ettiğimiz bilgilerle, 70’e yakın usulsüz iş ve işlemle kozmik odanın nasıl ele geçirildiğini 5 gün boyunca Büyüteç’te ortaya koymaya çalıştım. Son olarak kumpas soruşturmasının genel değerlendirmesini yaparken şu sonuçları da gözardı etmemek gerekiyor:

Sahte ihbar mektubu


Yazının Devamı

Kozmik Oda kumpası-5

4 Kasım 2016

Seferberlik Tetkik Kurulu’ndaki “Kozmik Oda” merkezli olarak gerçekleştirilen ve “devlet sırlarının” ele geçirildiği adli soruşturmada yaşananların ortaya çıkarıldığı dosya, son dönemin en önemli soruşturmalarından biri oldu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, EGM KOM Dairesi ile birlikte yürüttüğü kozmik oda kumpası soruşturmasında gözaltına alınanlardan 14’ü dün çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Birkaç gündür aktardığımız Kozmik Oda kumpası soruşturmasında bugün Seferberlik Tetkik Kurulu’nda yapılan arama ve elde edilen devlet sırrı niteliğindeki gizli bilgilerin el değiştirmesi konusunda yapılan usulsüz iş ve işlemleri şöyle sıralayabiliriz:

1. Genelkurmay Başkanlığı Destek Kıtaları Grup Komutanı’nın dinlenme odasındaki kasaya konulan mühürlü harddiskler için 10 Şubat 2010’da, “Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği’nde muhafaza edilmesi, belgelerin talep edildiğinde incelenmek üzere mahkemeye sunulması” şeklinde mahkeme kararı olmasına rağmen kararın yok sayılarak harddisklerin çözülerek metin haline getirilmesi amacıyla Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimliği’nden 25 Şubat 2013’te yeni karar alındı.

2. Buna rağmen Genelkurmay Adli Müşaviri Muharrem

Yazının Devamı

Kozmik Oda kumpası-4

3 Kasım 2016

Dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelik suikast gerçekleştirileceği iddiasıyla Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı Seferberlik Tetkik Kurulu’ndaki Kozmik Oda’da yapılan arama ve el koymalardaki usulsüzlüklere ait bulgulara yenileri eklendi.
Soruşturma dosyasında yer alan usulsüz iş ve işlemlerle ilgili gün ışığına çıkarılan yeni bilgileri şöyle sıralayabiliriz:
1. TSK mensuplarının bilgisayarında bulunan ve soruşturma şüphelileriyle ilgili belgelerin içeriklerine raporda yer verilmemesine rağmen, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a saldırı iddiasıyla ilgisi olmayan “bazı dini gruplar ve Fetullah Gülen grubunun devlet içerisindeki yapılanmasını” anlatan “irtica.ppt” isimli dosya içeriğine raporda detaylı biçimde yer verildi.
2. “İktidardaki imamın kuvvetleri - Dr. Mustafa Peköz” konulu “Cemaatin kamu kurumlarındaki örgütlenmesi, yargı, TSK ve Emniyet kadrolarındaki cemaatçi görevli kişilerin isim ve görev yerlerinin belirtildiği” makalenin Arınç’a suikast iddiasıyla ilgisinin olmadığı ve tamamen “devlet kadrolarındaki Fetullahçı yapılanmayı” içerdiği halde, bu makaleyi e-mail ile şüphelilerden birine gönderen 2 kişinin dosya kapsamında şüpheli yapılarak haklarında teknik

Yazının Devamı

Kozmik Oda kumpası-3

2 Kasım 2016

Devlet kadrolarına sızmayı tamamladıktan sonra 2009 yılı itibarıyla “harekete başlayan” Gülen cemaatinin en önemli ulusal operasyonlarından birisiydi Kozmik Oda soruşturması.
Kozmik Oda’nın bulunduğu Genelkurmay Başkanlığı’na bağlı Seferberlik Tetkik Kurulu’nda Ankara Hâkimi Kadir Kayan’ın günlerce süren arama ve el koyma işlemlerine zemin hazırlayan soruşturmanın 17-25 Aralık süreci sonrasında “kumpas” olduğu anlaşıldı.
Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi’nde (KOM) oluşturulan özel çalışma grubunun incelediği Kozmik Oda dosyasında tespit edilen kumpas girişiminin ayrıntılarının üçüncü bölümü şöyle:
1. Şüphelilerin aracında yakalanan 2 ayrı kroki hakkında “bu krokinin yakalanma riskine karşı kamufle olarak hazırlandığı, hedefin tespitinin olanaksız hale getirilmesi amacıyla hedefin açık olarak azılmadığı, 2 krokinin ortak noktasının TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’in evi olduğu, bu krokinin Şahin’e yönelik bir eylem ve eylem sonrası kaçış güzergâhı olduğu, güzergâhtaki son noktanın Türk Ocağı Caddesi üzerindeki askeri alanı kullanabilecekleri” biçiminde tutanak düzenlendi.
2. Seferberlik Tetkik Kurulu (STK) Ankara Bölge Başkanı

Yazının Devamı

Kozmik Oda kumpası-2

1 Kasım 2016

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında silahlı örgüt olarak tanımlanmaya başlanan FETÖ’nün, 2009’da başlatılan Kozmik Oda soruşturmasında yaptığı usulsüzlükler yeni bir soruşturmayla gün ışığına çıkarılıyor.
Dönemin Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili’nin yürüttüğü “Bülent Arınç’a yönelik suikast” iddiasıyla başlatılan soruşturmada hâkim Kadir Kayan’ın Seferberlik Tetkik Kurulu’nda (STK) yaptığı aramalar bir aylık süre almıştı.
Büyüteç’te dün Kozmik Oda Kumpası soruşturmasındaki bazı usulsüz işlem ve zorlama adli girişimlere yer vermiştim. Bugün ise “Kozmik Oda soruşturmasının ilerleyen aşamalarında düzenlenen tutanaklarda, dosyada adı geçen şüphelilere kurulan kumpasın sürdürülmesi amacıyla yapılan yorum, yönlendirme ve hukuksuz işlemleri” sıralayalım:
1. Seferberlik Tetkik Kurulu (STK) Ankara Bölge Başkanı’nın tutanakta imzası olmamasına karşın hazırlanan tutanakta “Topçu Albay Yusuf Akal” ismine ve TC kimlik numarası bilgisine yer verildi.
2. STK Ankara Bölge Başkanı’nın, şüphelilerin çağrısı üzerine olay yerine gelmesine rağmen cep telefonu HTS kayıtlarının incelenmesinde olay gününe ait görüşme ve olayın geçtiği Çukurambar baz bilgileri, şüphelilerle

Yazının Devamı