Balık mevsimi hızlı açıldı. Bu yıl palamut bol, umarız lüfere de sıra gelir
Yaz aylarının sonu yaklaşırken balık av yasağının bitmesini de iple çekeriz. Ağustosun ortalarında İstanbul Boğazı’nda adeta bir defile başlar. Vücudunda fazladan hiç yağ olmayan, fit mankenler gibi incecik endamıyla çingene palamutları süzüle süzüle Karadeniz’den Boğaz’a iner. Balıkseverlerin hiç beklemeye tahammülü yoktur, hemen sofralara getirirler palamutları. Halbuki 15 gün daha beklense, balıklar büyüse, yağlansa ne güzel olur ama sabırlar taşmıştır artık.
Günler geçtikçe irileşen ve yağlanan palamutlar tava, ızgara, pilaki gibi değişik pişirme usülleriyle mideye indirilir. Ancak çok uzun sürmez bu sevda... Tıpkı hararetli olduğumuz bir anda tavşan kanı bir çaya olan ilgimizin, üçüncü bardaktan sonra azalması gibi bir seyir izler. Marjinal fayda azalır. 3-4 balıktan sonra saman gibi gelmeye başlar palamutun tadı. Bu fiyatlarda da kendini gösterir.
Prens lüfer
Neyse ki palamuta olan ilgimizin azaldığı günlerde defilenin en çok ilgi gören balığı lüfer çıkar sahneye. Aslında herkesin Karadeniz balığı olarak bildiği lüfer gerçekte bir Akdeniz balığıdır. Nisan ayında Akdeniz, Ege ve