Songül Hatısaru

40’ndan sonra meslek değiştiren, aniden iyi bir terfi alan arkadaşlarınız vardır sizin de çevrenizde. Çoğu bu değişimi, hayatta aslında ne yapmak istediğini kendisine hatırlatan yaratıcı drama eğitimlerine bağlıyor. Bir yerden sonra hepimiz robotlaşıyoruz.

Hayatın içindeki oyun, eğlence, anlam kayboluyor. Usta sanatçı Ayla Algan, insanları yeniden oyun oynamaya çağırıyor. “Oyunlarla, canlandırmalarla, doğaçlamalarla, hiçliğe inat, varız” denmesini istiyor.

TEDRİSATINDAN GEÇENLER

Algan uzun yıllardır, dizi, reklam, sinema oyuncusu yetiştiriyor. Barış Arduç, Çağatay Ulusoy, Hazal Kaya, Sera Tokdemir, Tolgahan Sayışman, Hande Şubaşı, Ayla Algan’ın Sanat Yönetmenliği’nde kurulan İstanbul Drama Sanat Akademisi’nde (İDSA) ders almış isimlerden birkaçı. Çocuk ve genç oyuncu adaylarına yönelik eğitimler yanı sıra şimdi yaratıcı dramada yetişkin eğitimlerine de başlıyorlar. Ayla Algan ile son dönemde iş hayatında da çok popülerleşen yaratıcı drama eğitimlerinin yararlarını konuştuk.

Ezberleri bozuyor

Son dönemde birçok ailenin çocuklarına tiyatro eğitimi aldırdığını duyuyorum...

Çocuklar dünyaya sonsuz bir yaratıcılık, bitip tükenmeyen bir merak ile geliyorlar. Ezbere dayalı eğitim sistemimiz ise

Başbakan Yıldırım’ın TİKAD Olağan Genel Kurul Toplantısı’na katılarak konuşması iş kadınlarını motive etti. Yıldırım, iş ve sosyal hayatta fırsat eşitliğinin sağlanması noktasında, kadınların önündeki engelleri kaldırma sözü verdi



İş dünyasında kadınların seslerini daha fazla duyurmaya başlaması dikkat çekiyor. Bu sesin ülke yönetiminden de karşılık bulması cesaretlerini artırıyor. Bunun bir örneği dün Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda yaşandı. Başbakan Binali Yıldırım’ın toplantıya katılıp, iş kadınlarına hitap etmesi motivasyonu artırdı. Başbakan, Çırağan Sarayı’ndaki toplantıya eşi Semiha Yıldırım ile geldi. TİKAD Başkanı Nilüfer Bulut, TİKAD Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay’ın karşıladığı Başbakan Binali Yıldırım zaman zaman alkışlarla kesilen samimi bir konuşma yaptı.
İnce ruhlu tavır
Siyasetteki esprili ve uzlaştırıcı söylemleriyle tanıdığımız Başbakan Yıldırım konuşmasına, salondaki iş kadınlarını şaşırtan bir cümleyle başladı: “Kadınların karşısında konuşmak zordur. Çocukluğumdan beri kadınlarla konuşurken çok fazla heyecanlanırım. Bu özelliğim bugün de devam ediyor.”

Gayrimenkul yatırımlarıyla tanınan işadamı Ali Ağaoğlu geçtiğimiz günlerde Cityscape Cidde fuarı için Suudi Arabistan’a gitti. Cidde, Riyad ve Dammam’da temaslarda bulunan Ali Ağaoğlu, Körfez bölgesindeki işadamları ve yatırımcılar tarafından büyük ilgi gördüğünü söyledi. Orta Doğu ve Körfez ülkelerine yaptığı ve 12 gün süren ziyaretlerde 400 yatırımcıyla el sıkıştığını belirten Ali Ağaoğlu, “Hepsiyle konuştuk, Türkiye’ye yatırım yapma konusunda çok istekliler” dedi.

İleriki yıllarda Türkiye’ye Orta Doğu’dan gelecek sermayenin çok artacağına inandığını söyleyen Ağaoğlu sözlerini şöyle detaylandırdı: “Türkiye’de yatırım serbest ve karşılıklı. Yeniden ölçekli bir şekilde gelmeye başlayacaklar. Avrupa ve ABD bankalarına 100 lira gönderdikten sonra 10 lirası bana lazım geri ver deseler paralarını alamıyorlar.”

Objektif bilgi vermiyorlar

Ağaoğlu markasını yurt dışına taşıma projelerinin bulunduğunu hatırlatan işadamı, Orta Doğu’dan, Asya’dan markalarının taşınması konusunda talepler bulunduğunu, bu durumun sene sonunda netleşebileceğini açıkladı. Markası için yaptığı görüşmelerde ilginç gözlemlerde bulunduğunu belirten Ağaoğlu 12 günlük temaslarını şöyle özetledi: “Ortadoğulu

İstanbul’un parlayan yıldızı Anadolu Yakası. Üsküdar, Haydarpaşa, Kadıköy, Kurtköy ve Marmara Denizi’nin doğu kıyısı, şehrin bu yönde büyümesiyle birlikte, çok daha değerli bir yaşam merkezine dönüşmeye başladı.

Kozyatağı’nda yükselen iş merkezleri, Kurtköy’deki İstanbul Park motor sporları pisti ve Sabiha Gökçen Havalimanı, İstanbul’un hızla gelişen önemli merkezlerini temsil ediyor. Anadoyu yakasında şimdi de, Dubai sermayeli EmaarLand diyebileceğimiz yepyeni bir yaşam alanı oluşuyor. Nisan sonunda kapılarını açacak olan İstanbul’un en büyük AVM’si, Emaar Square Mall sakinleri yavaş yavaş hazırlıklarını tamamlıyor. Türkleri lüks kavramı ile tanıştaran Galeries Lafayette gibi mağazalar son rötuşlarını yapıyor.

Dünyanın en büyük tuzlu su timsah çifti ve nesli tükenmekte olan Humboldt penguenleri de olay yerine vardı. Dev akvaryum başta olmak üzere AVM ile ilgili sorularımı Emaar Türkiye Satış, Pazarlama ve Kiralamalardan Sorumlu Kıdemli Direktör Arzu Uludağ Elazığ yanıtladı.

‘Türkiye’ye inanıyoruz’

Emaar Properties Yönetim Kurulu Başkanı Mohamed Alabbar ise, “Türkiye güçlü pazarlarımızdan, pazara girdiğimiz günden bu yana ülkenin sosyo-ekonomik büyümesini destekleyen güçlü bir ortak

Global dizayn pazarının oscarları olarak kabul gören iF Tasarım Ödülleri sahiplerini buldu. Münih’te, BMW Welt’in ikonik binasında 40 ülkeden 2000’den fazla konuğun katıldığı törende, aralarında Samsung, Sony, Apple, Yamaha, Ferrari gibi dünya devi markaların olduğu ödül alan firmalar arasında 16 Türk şirketi de vardı. 2017’in ödüllü tasarımları Hamburg’da bulunan iF tasarım galerisinde sergilendi. İf ödülleri, 64 yıldır mükemmel tasarımların tasdiki için kullanılan uluslararası alanda tanınmış bir tasarım etiketi.

Logo satışları patlatıyor

İF etiketi kalite mührü olarak tanınıyor. Mercedes Benz, Ferrari, BMW, Samsung, Apple gibi dev markalar IF desing ödülleri için yıllardır yarışıyor.

Bu yıl ödül alanlar arasında Türk şirketleri; Vestel White (2 ödül), Arçelik (4 ödül) Grundig, Paşabahçe (2 ödül), Vitra Karo (2 ödül), Arzum elektrikli ev aletleri (2 ödül), Nurus, İnoksan, Turkuaz Seramik, Karaca, Tunaofis, Slash Architects, Iglo Architects, Isvea Eurasia, Terminal design, Hidromek, Item design development da vardı.

iF Ödüllerinin Türkiye temsilciliğini yürüten dDf’in (Dream Design Factory) Kreatif Başkanı Arhan Kayar, Türk şirketlerinin son derece özgüvenli tasarımlarla ödül

Etrafımızı saran savaşlar, yıkımlar, acılar erkek dünyasının eseri desem çok mu haksızlık etmiş olurum. Bugün 8 Mart… Bir kadın yazarın bugün azıcık da olsa haksızlık etme hakkı olsun. Ve erkek dünyasının ölümü yüceltmesine inat, her gün her gün, güneşin doğuşu gibi, “elini bir suya koyar gibi”, öylesine sıradan ve öylesine mucizevi şekilde yaşamı yeniden dirilten kadınları anlatma hakkı da…

Bence bütün kadınlar kahraman. Yerle bir olmuş ülkesinden bilmediği topraklara göç ederken çocuklarına vatan olan da, plazaların ışıltılı pencereleri arkasında bir toplantıdan diğerine topuklarına aldırmadan koşan da, üç kuruşluk bütçesiyle mükellef sofralar donatan da… Bunların hepsi biziz!

Ve bunlar da biziz: Sabancı Vakfı tarafından düzenlenen ‘Hayata Yön Verenler”, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde tanışma fırsatı bulduğumuz dünyanın derinliklerinde, karadeliklerde yaşamı arayanlar, 1 dolarlık tanı kitiyle kanseri yakalayıp yaşama umut verenler, savaş alanlarında yaşama objektif tutanlar da. Dr. Gözde Durmuş gibi...

Genetik doktoru Gözde Durmuş, öğretim üyesi olduğu Amerikan bilim çevrelerinde O’na dişi Aziz Sancar diyorlar. Daha 31 yaşında, farklı disiplinleri buluşturan

Dünyanın yarısının bolluk nedeniyle yiyeceklerle başı dertteyken diğer yarısı da yiyecek ekmek bulamıyor. Üstelik son istatistikler obez insan sayısının aç insan sayısını geçtiğini gösteriyor. Tabii ki yanlış beslenme, aşırı tüketim, hazır yiyecekler bunda etkili ama esas sorun hareketsizlik. Ulaştırma sektörünün öncülerinden Arkas geçen hafta İtalyan spor ekipman şirketi Technogym The Wellness Company ile ortak oldu. Yapılan basın toplantısında kurumsal sağlık kavramı ile tanıştık. Şirketler yüksek verimlilik ve çalışanların sağlığı için hareketli yaşamı ajandalarına almış durumdalar. Bünyelerinde spor salonları, yüzme havuzları, aktivite alanları açıyor, mobilyaları ve mimariyi yeniden düzenliyorlar.

Beyaz yakalıların yeni iskemlesi

Mesela fotoğrafta gördüğünüz, üstünde oturduğum şu aktif oturma topu (Active sitting ball) beyaz yakalılar tarafından sandalye niyetine kullanılmaya başlanmış. Technogym İtalya’nın Türkiye Distribütörü AVV AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Vittorio Zagaia bu topların özelliklerini şöyle anlattı: ‘’Dik durmayı sağlayan dolayısıyla alt sırt bölgesinde oluşabilecek ağrıları önleyen Active sitting ball, üzerinde otururken istemsiz mikro hareketler yapmayı

Bazı hayatların istikameti çok önceden bellidir. Ve o hayatlar zaman içinde mutlaka keşişir. Talha Çamaş eğitim aldığı Darüşşafaka’nın bugün yöneticisi konumunda. Kamuoyunda büyük ilgi gören, Tarkan’ın okul yararına yaptığı konserin fikir annesi Prof. Dr. Esra Ekmekçi, Darüşşafaka Cemiyeti’nin yönetim kurulunda, kendisi gibi fahri Darüşşafakalı sayısını artırmaya çalışıyor. Ve yolu bu hayatlarla kesişen, Volkswagen Arena’daki konserinde kendini fahri Daçkalı ilan eden Tarkan.

Herkes teneffüsteydi

Konserde Tarkan ve öğrenciler arasındaki iletişim hepimizi teneffüste eğlenen çocuklar havasına soktu. Hepimiz dediğim kalabalığın içinde Güler Sabancı, Mustafa Tavilioğlu, Sevil Sabancı gibi isimlerin olduğunu söylersem atmosferi daha iyi anlarsınız. Talha Çamaş’tan röportaj istediğimde okul için geliştirdikleri projelerden bahsetmeyi planlıyordum. Ama okulda tanıştığım öğrencilerin hikayesinde, binlerce hayatın parçası olduğu o ruhu anlamaya yönelik bambaşka bir sohbet çıktı ortaya.

Bir odadan doğdu

Darüşşafakalılar arasındaki dayanışma, hayat boyu devam ediyor. Bu ruh nasıl bu kadar canlı tutulabiliyor? Her öğrenciye bunu nasıl işleyebiliyorsunuz?

Daha düşünce temelinde, kuruluş harcında