TİKAD'ın düzenlediği iki günlük sempozyumun açılış konuşmasını Başbakan Tayyip Erdoğan, Türkiye'ye davet edilen lider eşlerine de ev sahipliğini eşi Emine Erdoğan yapacak. Her yıl farklı bir ülkede gerçekleşen "Women In Business International (WBI) - Uluslararası İş Kadınları" zirvesi, 27-28 Nisan tarihleri arasında İstanbul'da düzenleniyor. Zirvenin yapıldığı ülkenin "first lady'sinin" ev sahipliğini üstlenmesi bu toplantıların bir özelliği. Geçen yıl Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın eşi Esma Esad'ın davetlisi olarak Şam'da düzenlenen "zirveye" katılan Emine Erdoğan, bu yıl Afganistan, Bosna-Hersek, KKTC, Lübnan, Mısır, Pakistan, Suriye, Ürdün, Yemen ve Rusya liderlerinin eşlerini ağırlayacak. Batı kulübünden ise zirveye yalnızca İspanya liderinin eşi geleceğini bildirdi.İspanya, Türkiye ile birlikte BM'nin "Medeniyetler Buluşması" projesinin koordinasyonunu yürütüyor. Bu nedenle İspanya ile Türkiye'nin kadın zirvesinde de yan yana olması "özel"...Tunus'un katılımcısı ise, KAGİDER'in davetlisi olarak Türkiye'de düzenlenen Dünya Girişimci İş Kadınları Derneği'nin (FCEM) Onursal Başkanı ve Senatör Leila Khayat. İspanya ittifakı Nilüfer Bulut başkanlığında 2004 yılında kurulan
2005 yılı başlarında Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu (son karar noktası), TMSF'nin Demirbank'a el koymasının "haksız bir işlem" olduğuna karar verdi. Bunun üzerine, Cıngıllı ailesinin Demirbank üzerine kayıtlı taşınmazlarda hak talep etmesi gündeme geldi.23 Kasım 2003'te düzenlenen terör saldırısının ardından sadece bir reklam duvarı gibi kullanılabilen Levent'teki HSBC binasını, geçen günlerde TMSF satışa çıkaracağını ilan etti. Bu duyuruyu takip eden bir iki saat içinde Cıngıllı Holding'in başvurusu üzerine, mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi.Bu kez TMSF mahkemeye gitti, Cıngıllı Holding aleyhine yürütmeyi durdurma kararı aldı ve yeniden satış takvimini duyurdu. Mahkeme bu kararı da bozdu ve 32 milyon dolar muhammen bedel belirlenen Levent'teki binanın satışı TMSF'nin gündeminden düştü.İstanbul 5. İdare Mahkemesi Başkanı Serap Ülgen'in itirazı Cıngıllı Holding'in iddialarını destekler nitelikteydi:"Herhangi bir hukuki dayanağı kalmayan bankanın devir ve satışına ilişkin idari yargı tarafından verilmiş kararlara karşın, bankaya ait taşınmazın satışına ilişkin karar yasal dayanaktan yoksun bulunup, uygulanması halinde davacı yönünden telafisi güç zararlara neden
Kasadolu, TMSF üyelerinin getirdiği paketi içinden çikolata çıkacak ve konuklarına ikram edecek beklentisi ile açıyor. Bir de ne görsün, 'Teşekkür plaketi.'TMSF Başkanı Ahmet Ertürk imzalı plakette şunlar yazıyor:"Batık bankalar nedeniyle kamunun uğradığı zararları telafi etmek ve kamu alacağını tahsil etmek amacıyla yapmış olduğumuz çalışmalara verdiğiniz destek nedeniyle teşekkürlerimizi sunarız."Kasadolu, konuklarına "Benim gibi teşekkür plaketi alan var mı?" diye soruyor. TMSF'den gelen konuklar durumu, "Bize destek verirken, hiçbir menfaat talebiniz yoktu. O nedenle size bu teşekkürü kamu adına borç biliyoruz" sözleriyle açıklamışlar.TMSF Başkanı Ertürk'e aynı soruyu ben de yönelttim, 'Egebank operasyonundaki katkılarından dolayı' Uğur Dündar'ın adını ekledi. İşadamı Doğan Kasadolu, "TMSF'den bir grup arkadaş evime kahve içmeye geldi, ellerinde de tepsi vardı" diyerek anlatmaya başlıyor. Kasadolu, TMSF ile nihayet 'protokol' imzalayan Bank Ekspres'in eski sahibi Korkmaz Yiğit'in 'gizlediği sözleşmeleri' deşifre ediyor ve kamu alacaklarının 'ipotek' altına alınmasını sağlıyor. Yiğit, Fon'a olan 554 milyon 877 bin dolarlık borcunu geliştireceği konut projelerinden sağlayacağı
İş dünyası ekonomide istikrarın sürmesi için dış politikaya dikkat çekiyor Hisarcıklıoğlu'nun bu mesajı, yalnızca AB müzakere sürecinde kesintilerin olmaması yönünde bir uyarı niteliği mi taşıyor, yoksa İran iş ve siyasi çevrelerinin yanı sıra ABD ile temaslarda da yer alan TOBB, sıcak gelişmelere gebe olan İran krizine mi dikkat çekiyor?Hisarcıklıoğlu, hem İran, hem de AB konusundaki duyarlılığının, "eleştiriden" ziyade "uyarı" kapsamında olduğunu vurguluyor. Devlet Bakanı Ali Babacan'ın da bulunacağı Mersin Sanayi Odası'ndaki "ekonomik durum" toplantısına katılmak üzere Mersin'e giden Hisarcıklıoğlu'nun sepetinde, "dış politika" ağırlıkta yer alıyor.Hisarcıklıoğlu, "Ekonomide dış politika bağımlılığına temel oluşturan etkenlerin başında cari açık ve dış borçlar geliyor. Türkiye'nin dışarıdan gelecek dövize ihtiyacı hassas noktalar oluşturuyor" diyor. Türkiye, ABD'nin İran'a saldırması durumunda hangi tür risklerle karşılaşır? Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Cari açık ve dış borçlar nedeniyle ekonomik istikrarın sürmesi, dış politikaya bağımlı" diyor. İran'ın Birleşmiş Milletler (BM) çerçevesinde belirlenen, nükleer enerji ve silahla
TÜRSAB Başkanı Ulusoy, 2025'e kadar küresel ısınmanın vuracağı Türkiye'nin nasıl önlemler aldığını merak ediyordu. Örneğin ne ölçüde ağaçlandırma yapılıyordu? Sektör geleceğe dönük yapılanmayı tartışıyor. Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy dün düzenlediği basınla sohbet toplantısında, turizmde yaşanan olumsuz gelişmelere kilitlenmek yerine geleceğe odaklandı; tarihin, doğanın ve kültürel değerlerin korunması, geliştirilmesi üzerinde durdu. Ulusoy, turizmcilerin en etkili "çevre savaşçıları" olabileceğini gösterdi.Özelleştirme İdaresi'nce 28 Temmuz'da yapılan ihalede, Kuşadası Tatil Köyü'nü 30 milyon dolara satın alan Global Yatırım ve ortağı Sami Ofer'in Kuşadası'nı betonlaştırma projesine karşı çıkanların başında Ulusoy gelmişti."Turizmciler, Kuşadası halkı buna karşı çıkmalı. Yolu kesmeli. Eğer bu, anarşiyi teşvikse bu suçu işliyorum ve cezasını kabul ediyorum. Bu projeye kim evet derse, kim onaylıyorsa onu Kuşadası'na ihanetle suçluyorum" diyordu Ulusoy... (31 Mart, Radikal)Tatil köyünün yerine 30 katlı iki blok, 15 katlı dört blok ve yüzlerce villa yapmak için yola çıkan Eyal Ofer bu sürede, Cannes'da düzenlenen Uluslararası Gayrimenkul Fuarı'na
Demir - çelik sektöründe faaliyet gösteren Ege Metal'i vadeli satış işlemiyle devralan Say Metal'in Erol Evcil'in eline geçmesi fabrikanın eski sahiplerini harekete geçirdi. 1985 yılında Ege Metal'i kuran Yiğit ailesi (Yüzde 49 Yiğit, yüzde 49 Mustafa Ergül) "hak arama" mücadelesi başlattı. İlgili dosya BDDK tarafından incelemeye alındı.Vakıfbank'a olan 60 milyon dolarlık borcuna karşılık, işletmeyi kiralayan Say Metal'in adını değiştirerek ERG Metal olarak faaliyetlerine devam etmesi kamuoyuna "Evcil-Çakıcı ortaklığı" olarak yansımıştı. Erol Evcil'in işletmesini devraldığı Ege Metal'in eski sahipleri, fabrikanın "haksız yollarla" üçüncü kişilerin eline geçtiği iddiasıyla hukuki süreç başlattı ama kimseden "çıt" çıkmıyor! Ege Metal, 1985 yılında Mustafa Ergül ve Mehmet Yiğit tarafından kurulmuştu. Ancak işletme 110 milyon dolara ulaşan elektrik ve Vakıfbank kredi borçları nedeniyle icradan satışa çıktı. Talibi çıkmayan işletmeye 2002 yılında Vakıfbank el koydu. Banka fabrikanın işletmesini, Rahmi Sezai Özen ve Ahmet Büyükdoğan'ın kurduğu Say Metal'e 10 yıllık ödeme planı ile devretti. Fabrikanın sahipleri bu süre içinde borçlarını ödeyip, fabrikanın sahibi olacaklardı. Banka bu
IMF'den gelen uyarıları dikkate alan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, "Her isteyene KDV indirmem" diyerek, "pazarlıkların" kapandığını ilan etti. Bu kez özel sektör kullandığı dili değiştirdi, "teşvik ve indirim" taleplerini KDV ile sınırlı bir alanda tartışmaktan çıktı.Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), üretimin ve sanayinin "sürdürülebilir rekabet ortamını" yakalayabilmesi meselesini başa koyan, "Güçlü Ekonomiye Geçiş" paketiyle salı günü hükümet ile yeniden masaya oturacak.Bu görüşmelerde; dolaylı vergiler, SSK primleri, enerji maliyetleri, teşviklerin yapılanması gibi konular dikkate alınacak.Peki tekstilciler gibi TOBB önderliğinde Başbakan Tayyip Erdoğan ile Ankara çıkarması yapan turizmcilerin durumu ne olacak?Üstelik turizm sektöründe 2005 yılında yakaladığı büyümenin yerini, gerilemeye bırakırken... Tekstil sektörü, Başbakan Tayyip Erdoğan'dan KDV oranında 10 puanlık indirimi aldı, sıradaki ihracatçılar ve turizmciler "beklemeye" bırakıldı. Artan terör eylemlerinin dış basında yer alması, kuş gribi, turizmin altyapı sorunları, Türkiye'nin turist için pahalılaşması, hesapsız yatırımlar ve "el değiştiren" yatırımlar turizmin yönünü etkiliyor.Örnek; 1988 yılından beri turizm
1990 yılından günümüze, yurtdışında 10 bankası bulunan Finansbank'ın yurtdışı operasyonunda bu satışla ilgili en ilginç gelişme Malta'da yaşandı. Finansbank'ın bankacılık alanındaki en genç iştiraki Finansbank Malta, 10 milyon euro sermayeyle 2005 yılında kurulmuştu. Hollanda merkezli Finans International Holding'in iştiraklerinden olan Finansbank Malta, NBG satışında "paket"e dahil edildi. Finansbank da, yurtdışı bankacılık faaliyetlerinin paralelinde, bu küçük adada yeni bir banka kurmak için izin istedi.Finansbank'ın yöneticileri bir yıl içinde ikinci kez, banka kurma izni almak için Malta Merkez Bankası yetkililerinin karşısına geçmiş oluyorlar.Finansbank halen yurtdışında en yaygın ve en büyük Türk bankacılık grubu. Romanya'da ve Rusya'da sayıları 50'ye yaklaşan şubeleri bulunuyor. Bunların yanı sıra İsviçre, Hollanda, Fransa, Almanya, Belçika, İrlanda ve Bahreyn'de de Finansbank faaliyetleri sürüyor. Yunanistan'ın en büyük bankası National Bank of Greece (NBG) ile "hisse devri anlaşması" imzalayan Finansbank'ın yurtdışı bankaları, 2.7 milyar dolarlık "portföy"ün dışında kaldı. Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin ve NBG'nin CEO'su Takis Arapoglou (Arapoğlu)