Yapımına başlandı. Ayrıca yine Ali Bey Adası'ndaki Büyük Taksiyarhis Kilisesi'nin onarımı için de Avrupa Birliği, Ayvalık Bedelediyesi'ne fon aktarıyor. Başbakan Erdoğan'ın bu kilisenin onarımı karşılığında Yunanistan'da cami açılışı isteyeceğini söyleniyordu.Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyannis de, Atina'nın tek camisiz Avrupa başkenti olduğu yolunda açıklamalar yapmaya başladı. Atina'da 18. yüzyıldan kalma Mustafa Ağa Camisi'nin (Çarşı Camisi) açılmasını tartışıyor. Ali Bey Adası'nın tepesinde yıkık vaziyette Agios-Yannis kimisesi duruyordu. Rahmi Koç'un bu kiliseyi kütüphane olarak hizmete açmak üzere restorasyon izni aldığını yazmıştım. Finansbank'ın yüzde 45'ine 2.4 milyar olar gibi önemli bir yatırım yapmak için el sıkışan Yunanistan'ın en köklü bankalarından National Bank Of Greece NBG), iki ülke arasındaki "en büyük sermaye ortaklığına" yol açıyor.Bundan önce Sitebank'ı satın alan Yunan bankası Novabank, merkezi Portekiz'de bulunan BCG Group'a satılmıştı. Bu nedenden ötürü banka Bank Europa olarak faaliyete geçti. Yunanistan finans çevreleri ile ilk "sıcak" temas diyebiliriz.1997 yılında TÜSİAD Cumhuriyet Bayramını'nı Selanik'te kutlamıştı. O dönem DEİK Türk - Yunan
Başbakan, önceki gün Cidde'den Türkiye'ye dönerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kendisine yöneltilen bir soru üzerine, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı'nın MB Başkanlığı atamalarıyla ilgili olarak medyada yer alan eleştirilerine, "O kendi işine baksın" cevabını verdi. Açıkça belirtmeliyim ki, bu yanıt TÜSİAD'ı hiç şaşırtmadı.TÜSİAD cephesinde kelimesi kelimesine öngörülen sözlerdi...Erdoğan'ın TÜSİAD'a ilk çıkışı, İstanbul'daki Mart Kadınlar Günü gösterisinde, polisin şiddet kullanmasıyla ilgiliydi. Ömer Sabancı, Emniyet'in tutumu ile ilgili olarak hükümetin siyasi sorumluluğu üstlenmesini isteyince, Başbakan, "Amcasının katili orda dururken, onların ağzıyla, işlerine yarayacak demeç veriyor" demişti.Erdoğan'ın TÜSİAD'a ikinci çıkışı, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın'ın tutukluluk hali devam ederken, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mustafa Koç'un, "Rektör Aşkın'a reva görülen muameleyi tasvip etmiyoruz" açıklamasının ardından da gelmişti.Koç'u bu sözlerinden dolayı "yargıya müdahale ediyor" gerekçesiyle savcılığa şikâyet eden Erdoğan, o günlerde şunları söylemişti:"TÜSİAD, sanayici ve işadamları derneğidir. Kendi ilgi alanı
Kalabalık bir davetti. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ile karşılaştım.Sarıgül, CHP içindeki liderlik mücadelesini sürdürürken, "City's Nişantaşı" alışveriş merkezi, Site Sineması ve Parkorman gibi "gayrimenkul değerlendirme" yatırımlarına sahip çıkmayı unutmuyor. İstanbul'un kalbinde 24 hektar arazide konumlanan Parkorman eğlence tesislerinin işletmesi iki yıla yakın bir zamandır Borusan Holding'de. Önceki akşam Çırağan'da verdiği mücadeleden yenik çıkan Q Jaz Bar da burada yeni yerini açtı. Üzerinde Maliye Bakanlığı'nın mülkiyet hakkı olduğu, 30 yıllığına yıllık 700 milyar lira bedelle Galatasaray'a kiraya verilen, imar planlarının Büyükşehir ve Şişli Belediyesi ile Milli Emlak'ın ortaklaşa ortaya çıkaracağı 385 dönümlük bir alan olan Seyrantepe'nin de fikir babası Sarıgül.Maliye Bakanlığı tarafından üç kez ihaleye çıkarılmasına rağmen, satışı gerçekleşemediği gibi, GS'nin stadyum inşaatı da başlamadı. GS'nin yeni yönetim kurulunun ilk işlerinden birinin de Seyrantepe projesi, yani "Aslantepe" olacağı ortada.Sarıgül'e, "GS yönetimi, geleceğini inşa etmek için gayrimenkul yatırımlarına ağırlık vereceğini açıklamıştı. İlk etapta Seyrantepe gündeme gelebilir, ne
TGRT'ye talip olan medya imparatoru News Corp'un patronu Robert Murdoch'la ilgili gelişmeleri aktarmıştım. TGRT ile ilk görüşen yabancı grubun, Kanada merkezli Canwest olduğunu da belirtmiştim. Canwest, Türkiye'de alıcı pozisyonunu koruyor. Yabancıların Türkiye'de medya sahibi olmak istemesi; TMSF'nin radyo ve Star TV ihalesi ile 2001 krizinde kapatılan İhlas Finans'ın borçlarının tasfiyesi için satışa çıkarılan TGRT'nin serüvenlerinde karşımıza çıktı. Canwest'in kurucusu Israel Asper'in 2003 yılında ölmesinden sonra, şirketin başına geçen oğlu Leonard Asper, medyada büyüme stratejisini seçmişti. 17 TV kanalı, 40 gazete, internet siteleri ve radyolarıyla bir medya devi haline gelen Canwest Global Communications Corporation Türkiye'ye kayıtsız kalmadı.İptal edilen Galataport ihalesiyle kamuoyunda tanınan Sami Ofer, Türkiye'de danışmanlığını yaptığı avukat Erhan Göksel ile Asper'i tanıştırmıştı. Göksel ile Global Menkul Değerler'in sahibi Mehmet Kutman, Canwest'in Türkiye'deki yatırımlarıyla ilgilendiler. Göksel bu süre içinde gruptan koptu. Kutman ise Canwest ile ortak olarak Turkom ve Pasifik şirketlerini kurdu. Ortaklar, CGS Türkiye olarak 55 milyon doların üzerinde bir bedelle
Altı üstü 60-200 milyon dolar civarında speküle edilen bir alışveriş. Neticede para bir patronun cebinden çıkıp diğer bir patronun cebine girecek. Ama öyle olmuyor işte, bakanlar, başbakanlar giriyor işin içinE, jeopolitik masaya yatıyor vs...TGRT'nin geçen ağustos ayında alınan "satış kararı" sonrasındaki gelişmeleri anlatıyorum... Satılması, satılmaması değil konu, asıl konu yabancı sermayenin Türkiye'ye giriş için seçtiği yöntemler. Kritik gelişme, Meclis'in bir hafta sonu yüksek performans sergileyerek, İhlas Finans'ın tasfiyesini, TMSF'nin dışına çıkaran kanunu çıkarmasıydı. Grup şirketlerinden TGRT'nin satışı da bu sayede hükümetin projesi haline geldi.Kanadalı Canwest, TGRT'ye talip olmuştu. Ancak Star ihalesi de gündemdeydi.Canwest'in patronları 2005 Nisan'ında Ankara'nın yolunu tuttular. bakanlar Abdüllatif Şener, M. Ali Şahin, Beşir Atalay ve Cemil Çiçek'e dertlerini anlattılar.Bakanlar, "15 Aralık'a kadar TV frekans ihalesi yapılacak, ocakta da lisanslar verilecek" sözünü verdi. İhale garantisini alan Canwest, TGRT'yi yedekleyip yüzünü Star'a döndü. Bu arada Vatan gazetesini almak için de harekete geçti.Amaç, etkin bir "medya paketi" ile yola çıkmaktı.Ocak 2005'te
TGRT'nin bundan önce de ABD'li yatırımcı gruplardan CanWest ve Estee Lauder adına Atlantic Record's müzik şirketinin sahibi Ahmet Ertegün'le temasları olmuş, ancak her iki grupla da "fiyat" anlaşmazlığı nedeniyle "pazarlık" yolu tıkanmıştı. Geçen temmuz ayında Kamera Reklam'ın yüzde 60'ını satın alan Robert Murdoch'un, TGRT ile görüşmelere devam ettiği yolundaki söylentiler artarken, "bağlayıcı" bir satış görüşmesinin yapılmadığı ileri sürülüyor. Murdoch'un sabihi olduğu News Corporation adına TGRT ile görüşmeleri grubun Avrupa bölümünden sorumlu Başkan Yardımcısı Martin Pompadour sürdürüyor. Murdoch ile Başbakan Erdoğan ise ABD'de bir araya gelmişlerdi.Digitürk ve Star TV ile de ilgilenen, ancak gelişen şartlarda ihaleden çekilen News Corp. aradan geçen süre içinde Hırvatistan'da TV yatırımı yapmıştı.Murdoch'a yakın kaynaklar, TGRT'nin satış fiyatını 150 milyon dolar açıklaması, News Corp'un ise "satış fiyatını" 60 milyon dolar basamağından başlatması, pazarlıkta oluşan farkın kapanmasını güçleştirdiğini dile getiriyorlar.TGRT'nin isim hakları üzerinde de "sorunlar" olduğunu kaydedenler arasında Kamera Reklam Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Cansun da bulunuyor.
Onları dinlediğiniz zaman "kapanın elinde kalıyor" ruh haline girebilirsiniz.Dün ziyaretimize gelen gayrimenkul sektörünün önde gelen temsilcilerinden edindiğim izlenimleri aktarıyorum.2003 yılına göre, 2005 yılının ilk 9 ayında en büyük 15 ilde, tapudaki değerlerle 21.6 katrilyon değerinde gayrimenkul satıldı. Bu, aynı dönemde sektörün yüzde 50'ye yakın bir oranda büyüdüğünü gösteriyor..Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar'ın bir konuşmamızda söylediği şu sözü hatırlıyorum:Gecekondular her şeyden önce ülkenin moralini bozuyor. Bunları yıkıp insanlara modern yaşamın kapılarını açmalıyız.Bir yanda deprem gerçeği, öte yandan "yeni zenginlerin" refahtan aldığı payı artırması, faizlerin düşmesi; yap-satçılığı yerli veya yabancı gruplar için cazip hale getiriyor. Umutlu bir topluluk. Türkiye'nin "yıldız" ülke olacağına inanıyorlar ve inandırmaya çalışıyorlar. Ülker grubunun inşaatlarını yapan ve Ülker'in kurduğu Sağlam GYO şirketinin yönetim kuruluna giren İnanlar İnşaat'ın sahibi Serdar İnan, "Çantayla para getirecekler ama İstanbul'da arsa bulamayacaklar" diyerek, İstanbul'da konut fiyatlarında düşme bekleyenlerin yanılacağına işaret ediyor.Olumlu
Yanlarındaki konuk, Dubai'nin patronlarından Dr. Hamdan. Uçaktan yata kadar, Dubai'de birçok şirketin sahibi Hamdan, "Dubai Kuleleri" projesini yürüten Dubai şirketiyle de akraba. Hamdan'a "Kuleler ne oldu? İstanbul'a yatırım yapacak mısınız?" diye soruyorum. Cevap: Hızlı hareket ederiz, iş uzuyorsa, unuturuz!Özer, Dubai'ye 45 metre uzunluğunda bir tekne satmış. Bodrum'daki üretim hattında uzunlukları 22.5 ile 50 metre arasında değişen 7 teknenin imalatı sürüyor. Yalçın Bey büyük tonajlı gemilerini Japonya'da yaptırıyor ancak 39 metre uzunluğundaki yatını Bodrum'a sipariş ediyor. Özer, "Japonlar jest olsun diye teknenin boyalarını hediye ettiler" diyor. 'Son 6 yıldır organize edilen Ortadoğu'nun en büyük yatçılık fuarı "Dubai International Boat Show"un ikinci gününde de gelmedi.' Bu sözler 14-18 Mart tarihleri arasında düzenlenen Dubai'deki fuara katılan 12 Türk yatçılık firmasının bekleyişini ifade ediyor. Toplam 350 milyon euro'luk "Palmiye Adaları" projesinde yer alan "yüzer yapıları" inşa eden, Dubai Emirliği'nin şirketi Palm Marine'nin müteahhitlerinden Hollanda firmasını desteklemek için Hollanda Ulaştırma Bakanı Melanie Schultz 14 Mart günü Dubai'deydi. Firmasının Palm