2020 yılı yeni girişim sermayesi fonların kurulması adına güzel geçmişti ve herkesin kulağı Hazine desteği de alarak kurulacak olan fonlardaydı. Bu fonlar yavaş yavaş kurulmaya başladı. 2021 yılının ilk günlerinde kurulan 500 İstanbul’un ikinci fonunu anlamak ve sizlere aktarmak için Enis Hulli’ye sorularımı yönelttim.
S. Ünsal: Yeni fonunuzun detaylarını öğrenebilir miyiz?
E. Hulli: 500 Istanbul II, Türkiye ve Doğu Avrupa’daki korunabilir teknolojiye sahip şir-ketlere yatırım yapmak amacı ile kurulmuş bir girişim sermayesi yatırım fonu. Hedefimiz büyük pazarları hedefleyen erken aşama teknoloji girişimlerine yatırım yapmak ve on-ların global ölçeğe ulaşmalarına destek olarak teknoloji ihraç eden şirketler oluşmasını sağlamak.
İlk fonumuzu 2016 yılında kurduk ve geçtiğimiz 4 senede 40 şirkete yatırım yaptık. Bu şirketlerin yurtdışı yatırımcılardan 430 Milyon Dolar ek yatırım alırken, 2.100 kişilik isti-hdam yarattılar. Portföyün toplam yıllık cirosu 130 Milyon Dolar seviyelerinde iken, bu cironun %94’ü teknoloji ihracatı olarak döviz ile gerçekleşti.
Yeni fonumuz da aslında ilk fon ile benzer özellikler taşıyor. Fonun hacmini €30M’ya büyütürken, şirketlere yapacağımız ilk yatırımları €300k mertebesine çekerken, de-vamında ise €2M’ya kadar ek yatırım yapabilecek bir likidite yarattık.
S. Ünsal: Fon kurma süreci nasıl geçti, özellikle Peak, Rollic, İyzico, Foriba gibi ex-it’lerin faydası oldu mu?
E. Hulli: Türkiye’de girişimlere yapılan yatırım miktarı, 2010-2020 arasında kişi başı $1 seviyelerinde, yıllık bazda ise $100M seviyesinde gerçekleşti. Buna rağmen ülkemiz, 2018’den bu yana toplamda 3,3 Milyar Dolarlık çıkış hacmi ile bu alanda hem Avrupa hem Asya’da önde gelen ülkelerden biri oldu. Bundan daha da mutlu edici olan ise, Tü-rkiye'de satın alma yapan firmaların ülkemize, ürün, pazar, takım gibi farklı sebeplerle gerek Doğu'dan gerek ise Batı'dan geliyor oluşu. Türkiye’de yapılan satın almalardaki bu çeşitlilik, ülkemizdeki girişimcilerin global kitlelere hitap edebilecek iş fikirlerine yoğun-laşarak, teknoloji ihracatı yapmaları ile hız kazandı.
Türkiye’deki bu başarılı çıkışlar hem yurtiçi hem yurtdışı yatırımcıların ülkemizdeki gi-rişimcilik ve mühendislik potansiyeline ilgisini arttırdığı gibi, karlı çıkışlar ile oluşan sermaye havuzlarının da tekrar bu alana aktarılmasını sağladı. Bizim fon toplama sürec-imize de kesinlikle büyük faydası olduğunu söyleyebilirim. Sermayelerin bu alanda katlanarak geri dönmesi ve başarı hikayeleri, sektörün derinliğinin daha da artmasını sağlayacaktır önümüzdeki yıllarda.
S. Ünsal: İlk fonunuza göre ne gibi değişiklikler var?
E. Hulli: Fon hacminin de büyümesi ile, yatırım yaptığımız şirketlere gerek ilk aşamada, gerek devamında daha fazla yatırım yapma kapasitesine kavuştuk. Bu sayede şirketlere daha fazla finansal kaynak ayırmanın yanında, operasyonel desteğimizi de bir sonraki aşamaya taşımak niyetindeyiz. İlk fona bakacak olursak, şirketlerimizin yurtdışından de-vam yatırım almasına aktif katkımız olduğunu söyleyebilirim. Ortalamada yatırdığımız her $1’a karşılık, yurtdışından $50 ek yatırım geldi portföy şirketlerine.
İkinci fonda, bu desteği yanına, aktif insan kaynakları desteği, büyümek için satış ve pa-zarlama mekanizmalarının oturtulması, ve iş yönetim takibi ve raporlaması alanlarında da aktif rol oynayacağız. Son olarak, aynı ilk fonda yaptığımız gibi, Amerika’da büyümek isteyen portföy şirketlerimizi de 500 Startups’ın San Francisco ayağına göndererek, ora-dan büyük değer yaratmalarını hedefliyoruz.
S. Ünsal: İlk fonunuzdan neler öğrendiniz ? Ne gibi dersler çıkardınız?
E. Hulli: İlk fon performansı, gerek çıkışlar, gerek geri dönüşler ve devam yatırım hacmi anlamında epey memnun edici. Ancak bu 4 yıllık süreçte çıkardığımız en büyük ders, iyi giden portföy şirketlerimize devam yatırımlar ile hem hızlarını arttırmak hem de kendi finansal geri dönüşümüzü arttırmak noktasındaydı. Bunun bir sonucu olarak, Fund II’yi hem ilk yatırım hem devam yatırımlar anlamında genişletme kararı aldık.
S. Ünsal: Ne tip girişimler size başvurmalı ve nasıl başvurmalılar?
E. Hulli: 500 Istanbul olarak, ilk günden itibaren teknoloji ihraç etme hedefi ile yola çıkmış girişimlerle ilgileniyoruz. Sektör bağımsız olsak da, özellikle yenilikçi teknoloji ve yeni oluşan pazarlarda ürün geliştirmeye çalışan ekiplere özel bir ilgimiz olduğunu söy-leyebilirim.
Bize her kanaldan (websitesi, sosyal medya hesapları, email) ulaşabilirler. Yatırım dü-nyasında en önemli olan ekiptir. Özellikle güçlü bir ekip olduklarını ön plana çıkarma-larını öneriyorum.
S. Ünsal: Neden sizin fona başvurmalılar?
E. Hulli: 500 Istanbul olarak sağladığımız finansal kaynak dışında, 75 ülkedeki 2.400 portföy şirketimiz ve 20 ülkedeki ofisimiz ile girişimcilere global ağımıza erişim sağlıyoruz. Bunun yanında, bizi diğer fonlardan ayıran bir başka özellik ise, yurt dışından devam yatırım yapacak yatırımcılara olan erişimimiz. İlk fondaki şirketlerin ve perfor-mansın bu konuda ışık tutucu olduğunu düşünüyorum.