Geçtiğimiz hafta açıklanan nisan ayı enflasyon rakamı senelik enflasyonu 6.6 seviyesine kadar geriletti. Şekilde kırmızı çizgi manşet enflasyonu gösteriyor. Mevcut rakam şüphesiz olumlu bir gelişme ve düşüşün esas olarak gıda kaynaklı olduğu anlaşılıyor.
Gıda fiyatları Merkez Bankası’nın direkt kontrolünde olmayan bir kategori. Özellikle işlenmemiş gıda fiyatları büyük ölçüde hava koşullarından etkileniyor ve büyük oynaklık gösteriyor. Yani Merkez’in faizleri artırmak ya da azaltmak suretiyle bu tür bir fiyatlamayı kontrol edebilmesi mümkün değil. Merkez’in kontrol edebildiği çekirdek enflasyon serisi aşağıdaki şekilde mavi çizgiyle gösterilmiş. Bu seri gıda ve alkolsüz içeceklere ilave olarak enerji fiyatlarının da hariç tutularak hesaplandığı enflasyonu gösteriyor. İki seri karşılaştırıldığında sene başından beri manşet enflasyonda ciddi bir düşüş olduğu halde çekirdekte benzer bir azalış olmadığını ve dolayısıyla, iki serinin ciddi şekilde ayrıştıklarını görüyoruz.
‘Merkez’ indirdi!
Uzun bir yol düşünün. Amacınız inişleri çıkışları olan bu yolda aracınızı hep sabit hızda götürmek olsun. Bunu yaparken yokuş yukarı çıkarken çok yavaşlamamak için önceden gaza basıp araca ivme kazandırmanız, yokuş inerken de frenleyerek aşırı hızlanmayı engellemeniz gerekiyor. İşte fiyat istikrarı da buna benziyor. Fiyatların ne hızla artmasına ne de hızla azalmasına izin vermeyecek bir para politikası ortalama hızı, yani enflasyon hedefini yakalamayı mümkün kılar. Bu durumda Merkez Bankası’nın yapması gereken:
1) Enflasyon beklentilerinin düştüğü, yani yokuş yukarı gidilmesinin beklendiği zamanlarda gaza basmak (yani faiz düşürmek)
2) Enflasyon beklentilerinin arttığı, yani yokuş aşağı gidilmesinin beklendiği zamanlarda ise frene basmak (yani faizi yüksek tutmak)