Selva Demiralp

Selva Demiralp

sdemiralp@ku.edu.tr

Tüm Yazıları

Bir süredir Fed’in iletişim politikaları eleştiriliyor. Bir Fed üyesi çıkıp faizler artar derken, öbürünün çıkıp faizler artmaz demesi kafa karıştırıcı bulunuyor. Bu tür eleştirilere kısmen katılmakla birlikte önemli ölçüde ayrışıyorum. Önce Fed iletişimiyle ilgili bir fikrimi paylaşayım. Fed üyelerinin ara dönemlerde faizlerle ilgili alternatif görüş bildirmeleri bence bir sonraki adımın sinyalini vermekten ziyade “Fed çatısı altında her türlü görüşü tartışıyoruz” mesajını verme amacını güdüyor. Politika faiziyle ilgili sinyaller ise esas olarak Fed başkanından geliyor. Bu nedenle Fed’in bir sonraki hamlesini tahmin etmeye çalışırken ben sadece Yellen’a ve resmi politika metinine kulak veriyorum.

Haberin Devamı

Üst bant 50 puan indi

Şimdi gelelim “kötü iletişim” konusuna. Kötü iletişim bence değişik ağızlardan farklı seslerin çıkmasından ziyade hangi adımın neden atılacağının gerekçelerinin piyasalara iyi anlatılamamasıdır. Yine Fed örneğine dönecek olursam eğer bir Fed üyesi çıkıp “Faizler artmalı çünkü eğer artmazsa enflasyon hedefimizin üzerine çıkabilir” derken diğer Fed üyesi ise “Faizler artmamalı çünkü global riskler enflasyonu aşağı çekiyor, hedefin altına ineriz” derse burada her iki argüman da para politikası işleyişiyle tutarlı alternatif görüşlerdir. Fed’in nihai hedefinin ne olduğuyla ilgili bir kafa karışıklığı oluşmaz. Ancak hedefe nasıl ulaşılacağıyla ilgili kafa karışıklığı oluşur. İşte bu nedenle az önce Fed iletişimini eleştirenlere “kısmen” katılıyorum dedim.

Peki kötü iletişim nasıl olur? Bence kötü iletişim merkez bankasının koyduğu hedeflere varmak için attığı adımları açıklayamaması durumudur. İğneyi kendimize, çuvaldızı başkasına batırmakta fayda var. Dünkü toplantısında faiz koridorunun üst bandını 50 baz puan indiren Merkez’e bakalım. Merkez’in yüzde 5’lik bir enflasyon hedefi var. Sene sonu enflasyon beklentisi en iyimser tahminle yüzde 7.5. Üstüne üstlük dünkü metinde küresel oynaklıkların arttığına dem vuruldu.

Ancak durum böyle iken Merkez neden faiz indirdiğini tatmin edici şekilde açıklayamıyor. Zira merkezin neden yüzde 7.5’lik tahmine razı olduğu ve enflasyonu düşürmek için daha agresif davranmadığı da piyasalara açıklanamıyor. Bu nedenle, atılan adımlara sadeleşme adı verilse de amaç salt koridorda daralma ise bunun neden politika faizini ve alt bandı yukarı çekerek yapılamadığını anlamakta zorlanıyorum.

Haberin Devamı

Christiano İstanbul’da

Türkiye’de gündemi çok meşgul eden ve Merkez’e yönelik eleştirilerin kapısını açan konulardan bir tanesi faiz-enflasyon ilişkisi. Politika faizindeki artışın uzun vadede enflasyonu nasıl etkilediği konusunda ciddi fikir ayrılıkları var. Bu konuları detaylı bir şekilde tartışmak amacı ile Koç-Üniversitesi-Tüsiad Ekonomk Araştırma Forumu olarak 27 Mayıs’ta bir konferans düzenliyoruz. Dünyaca ünlü iktisatçı Christiano’nun ana tema konuşmasını yapacağı konferansa katılım için sozince@tüsiad.org adresine e-posta göndermeniz yeterli.