Nihayet sonbahar geldi. İstanbul yazın bunaltıcı havasından kurtuluyor. Eylül ayıyla birlikte sanat dünyası da hareketleniyor. İKSV tarafından düzenlenen İstanbul Bienali bu yıl 15. kez yapılacak. “İyi Bir Komşu” temalı bienaldeki eserleri, işleri merakla bekliyorum. 32 ülkeden 55 sanatçının eserleri yer alıyor bu yıl bienalde. Bienal “İyi komşu kimdir?” sorusunun cevabını arıyor. Eserleri henüz görmedim, erken bir yargıda bulunmak istemem ama bienali gezerken bazı göndermeleri özellikle arayacağım.
Mesela komşu komşunun külüne muhtaçtır veya ev alma komşu al gibi atasözlerimiz bu bienalin neresine düşüyor? Ya da Nisa Suresi 36. ayetinde bahsedilen uzak komşu ve/veya yakın komşu ne kadar yer alacak, Hz. Peygamberin “Cibril komşu hakkıyla alakalı o kadar şeyler söyledi ki komşuyu komşuya varis edecek sandım” hadisi şerifine dair bir gönderme görecek miyiz çok merak ediyorum. Eğer bu göndermeler olmayacaksa İstanbul Bienali’ni İstanbul’a bağlayan nedir çok merak ediyorum. Ama dediğim gibi eserleri görelim sonrasında gerekli değerlendirmeleri tam olarak yapmak mümkün olacak.
Hareketlilik artacak
Bu yıl daha önce de bu köşede belirttiğim gibi Contemporary Istanbul (CI) eylül ayında yapılacak. Bienalle birlikte zaten galerilerde ve sanat piyasasında büyük bir hareketlilik oluyordu. Bu yıl eylül ayında CI’ın da olması daha da hareketli olacağı anlamına geliyor. Fuarın yeni direktörü Kamiar Maleki’nin de getireceği yenilikleri özellikle merak ediyorum. Ayrıca Contemporary Istanbul vesilesiyle dünyanın en önemli müzelerinden biri olarak gösterilen TATE’in direktörünün de Türkiye’ye gelecek olması etkinliğe olan ilgiyi daha da artıracaktır. Fuarla birlikte bu yıl ilk kez Hasan Bülent Kahraman küratörlüğünde “Beşinci Element” başlıklı bir heykel sergisi de yer alacak. Sergide Erdağ Aksel, Fabian Marcaccio, Genco Gülan, Günnür Özsoy, Jan Fabre, Jannis Kounellis, Johan Tahon, Magdalena Abakanowicz, Osman Dinç, Tony Cragg ve Yaşam Şaşmazer’in eserleri yer alacak.
100’den fazla eser
Yılın belki de en çok konuşulacak sergisine Sakıp Sabancı Müzesi ev sahipliği yapacak. Ülkemizde ilk kez bir solo sergisi yer alacak olan Çinli sanatçı Ai Weiwei’in sergisinde sanatçının 100’den fazla eseri yer alacak. Bu eserlerin büyük kısmı farklı zamanlarda farklı sergilerde sanatseverlerle buluşmuş olsa da bazıları ilk kez sergilenecek. Sanatçı son dönemlerde özellikle Suriyeli mültecilerle alakalı çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Ve geçtiğimiz günlerde uzun zamandır üzerinde çalıştığı belgeseli Venedik Film Festivali’nde gösterildi. Gönül isterdi ki gerekli işbirlikleri sağlanabilmiş olsa da bu belgesel sergi vesilesiyle İstanbul’da gösterilebilseydi. Ve şehrin her tarafında galeriler, müzeler yeni sergilere ev sahipliği yapacaklar.
Sanat hayatına katkı
Bütün bu yoğunlukta Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da bu etkinlikler içinde olması, yapacağı yayınlarla ülkenin sanat hayatına katkıda bulunması gerektiğini düşünüyorum. Bu etkinlikler hem Türkiye’ye gelecek olan “kaliteli” turist sayısında önemli bir artışa yardımcı olacaktır hem de Türkiye’nin yurtdışındaki algısının düzelmesine ciddi katkı sağlayacaktır.
Son olarak işim gereği her gün uluslararası haber ajanslarının abonelerine servis ettiği kültür-sanat haberlerinin neredeyse tamamına bakıyorum. Bu etkinliklerin, bu yoğunluğun uluslararası medya tarafından nasıl haberleştirileceğini özellikle merak ediyorum. Bu etkinliklere ev sahipliği yapan kurumların uluslararası medyaya ne kadar önem verdikleri benim için ayrı bir merak konusu.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024