Güzel sanatlar fakültesinde okumadıysanız sanatı anlamanız, hele ki çağdaş sanatı anlamanız zor olabilir. Çok şükür son zamanlarda ülkemizde sanatı anlamak isteyen “sıradan” kişilerin başvurabileceği kitap sayısı hızla artıyor. Bu alanda Hayalperest Yayınları çabası ve ortaya koyduğu eserlerle ön plana çıkıyor. Şahsen ben yayımladıkları her kitabı büyük bir beğeniyle takip ediyorum, sanata ister profesyonel anlamda olsun ister sadece anlamak için olsun meraklı herkese de şiddetle tavsiye ederim.
Yakın zaman içinde yayımladıkları şu eserler özellikle kayda geçsin: E.Osman Erden’den “Modern Sanatın Kısa Tarihi”, Ayla Ersoy’dan “Sanat Kavramlarına Giriş”, Ahmet Cemal’in yeni çevirisiyle tüm dünyada sanat tarihi ve güzel sanatlar bölümlerinde ders kitabı olarak da okutulan Heinrich Wölfflin’den “Sanat Tarihinin Temel Kavramlarına Giriş”.
Beş yıllık emeğin ürünü
Ceren Özpınar’ın “Türkiye’de Sanat Tarihi Yazımı (1970-2010)” isimli çalışması da yakın zamanda yayımlanan önemli kitaplar arasında. Tarih Vakfı Yurt Yayınları etiketiyle çıkan kitapta Özpınar bakın kitabını nasıl anlatıyor: “Türkiye’deki sanat tarihi yazımını ele alıyorum. Benzerliklerden çok farklılıkların üzerinde durarak sanat tarihinin tarihini inceliyorum ve sanat tarihi anlatılarını eleştirel bir yaklaşımla analiz ediyorum. 40 yıl içinden seçtiğim 212 sanat tarihi metnini, onları oluşturan ideolojiler, kaynaklar, söylemler, tarihsel anlatı modelleri ve düzenleri, ikili karşıtlıklar, ideolojik yaklaşımlar, farklılıkların kuruluşu, kaynak seçimleri, dil ve terminoloji, zaman ve tarihsel geçmişin kavranma biçimleri gibi birimlere ayırarak tartışıyorum.”
Yaklaşık beş yıllık bir emeğin ürünü olan kitap sanat tarihine ilgi duyanların mutlaka okuması gereken bir eser.
Son olarak Profil Yayıncılık tarafından neşredilen “ARS”tan bahsetmek istiyorum. Gürhan Yücel’in yazdığı kitap “İlkelden moderne sanatın tasarımı” alt başlığını taşıyor. Anlatımı, kullandığı dil, görselliğin başarıyla uygulanması (kitapta 470 resim mevcut), baskı kalitesinin çok iyi olması (böylece resimler çok daha anlaşılır oluyor) kitabın hayli dikkat çeken özellikleri arasında. İster profesyonel olun ister sadece sanata biraz ilgi duyan birisi, bu kitaptan öğreneceğiniz çok şey olacak.
İstanbul’dan Robert McKee geçti
Bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Boğaziçi Film Festival 10-18 Kasım tarihleri arasında yapıldı. Hollywood’un en önemli senaryo eğitmenlerinden biri olarak gösterilen Robert McKee de festival kapsamında İstanbul’daydı. Verdiği seminerlerin ücreti binlerce dolarken, burada festival tarafından düzenlenen seminere katılma fırsatı bulanlar ücretsiz yararlandılar. Bravo Boğaziçi Film Festivali’ne. Hem seçtikleri filmlerle hem de McKee semineriyle sinemaseverlerin gönlünde taht kurdular açıkçası.
Bu sene yapılan iş ortaklığı neticesinde TRT bir filmin yapım ortağı oldu. Bu proje için başvuran filmlerden finale kalan 10 tanesi için de ayrı bir çalışma programı oluşturuldu. Bu program bağımsız sinemacılara festival stratejileri, ortak yapım, dağıtım ve pazarlama gibi konularda danışmanlık veren, uluslararası birikime sahip Hayet Benkara tarafından düzenlendi. Bu eğitim, Türkiye’de festivallerde pek alışık olmadığımız bir yaklaşım. Türkiye şartlarında dört yıllık bir festivalden beklenemeyecek açılımlar.
Uluslararası Boğaziçi Film Festivali umarım seneye daha güçlenecek ve inanıyorum ki çok kısa bir sürede sadece Türkiye’nin değil, bölgenin en önemli film festivallerinin arasına girecek.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024