Samed Karagöz

Samed Karagöz

samedkaragoz@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

ünyanın en büyük çağdaş sanat fuarlarının başında gelen Art Basel geçtiğimiz aylarda kendisine kardeş şehirler aradığını duyurdu. 1970’ten beri İsviçre’nin Basel şehrinde faaliyet gösteren fuar, geçtiğimiz yıllarda Miami Beach ve Hong Kong’da iki farklı fuar daha düzenlemeye başlamıştı. Özellikle Miami’deki fuar hem Kuzey hem de Güney Amerika’ya hizmet verdiği için 15 yıl gibi görece kısa bir sürede çok büyük başarılar elde etti.

ABD’de süper zenginlerin ve jet sosyetenin en fazla ilgi gösterdiği etkinlik Akademi

Art Basel İstanbul çok mu uzak
Ödülleri yani Oscar’lardır. Art Basel Miami Beach ise uzun zamandır Oscar’lardan hemen sonraki ikinci büyük etkinlik. Üçüncü büyük etkinlik ise her yıl devre arası gösterileri ve reklam fiyatlarının uçukluğuyla kendinden söz ettiren Amerikan Futbol Ligi final maçı Super Bowl.

Bazı rakamlar verirsem bu işin ticari boyutunun ne kadar büyük olduğu daha iyi anlaşılır. Bu yıl Basel’de yapılan fuara 2 binden fazla multimilyoner katıldı. Fuarda 280 galeriden 4 bine yakın eser satışa sunuldu. Toplam değerleri 2.8 milyar dolardı. 1-14 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek Art Basel Miami Beach’te de durum pek farklı olmayacak.

Art Basel Miami Beach’le birlikte şehirde aynı anda beş-altı fuar açılıyor. Bunun birkaç nedeni var: Fuar bu yıl sadece 269 galeriyi kabul edeceğini açıkladı. Eğer gerçekten “değerli” sanatçıları temsil eden bir galeri değilseniz yaklaşık 80 metrekarelik bir stant için harcayacağınız en az 150 bin dolar pek de mantıklı bir yatırım olmayabilir.

Yeni bir inisiyatif

Art Basel Cities, Art Basel’in sanat dünyasına bir nevi borcunu ödemek için geliştirdiği yeni bir sanat inisiyatifi. Bu projeyle şirket dünya kültür hayatına yeni fırsatlar sunarak uluslararası etkinlikler düzenleyecek ve seçtiği şehirlerde yeni sanat fuarları oluşturacak. Bunlar tüm yıl boyunca devam edecek. Art Basel Cities projesi için önce Buenos Aires’in seçilmesi şu sözlerle duyuruldu:

Buenos Aires son derece aktif bir kültürel ajandaya sahip. Şehirde dünya çapında bilinen bir dizi müze, kamu koleksiyonu, tiyatro, kütüphane ve sergi alanları mevcut. Şehirde ayrıca 80’den fazla galeriyle çok canlı ve hareketli sanat sahnesi var.

Peki İstanbul’un Art Basel Cities’de şansı yok muydu? Danışma kurulunda yer alan Füsun Eczacıbaşı’nın bu konuda gerekli çabayı gösterdiğine inancım tam. Ama Başbakanlık Tanıtım Fonu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, hatta Başbakanlık Yatırım ve Destek ve Kalkınma Ajansı bile bu işin peşine düşüp İstanbul’u dünya sanat piyasasının birinci ligine çıkartmalılar.

Konuşan Suriye’nin kitabı

İki yıl önce yayımlanan ama geçtiğimiz günlerde Batı’nın Müslümanlara ve İslam’a dair herhangi bir konuya ne kadar cahilce yaklaşabildiğini bir kez daha gösterdiği için tekrar gündeme gelen bir kitap “Suriye Konuşuyor”.

Balayı için Marmaris’e gelen Faizah Shaneen isimli 27 yaşındaki kadın, dönüş yolculuğunda okuduğu kitaptan dolayı Yorkshire Doncaster Havalimanı’nda Terörizm Yasası gereği gözaltına alındı. Faizah’ın okuduğu kitabın adı “Syria Speaks” yani “Suriye Konuşuyor”du. Malu Halasa, Zaher Omareen ve Nawara Mahfoud editörlüğünde yayımlanan kitabı ünlü İngiliz şarkıcı Brain Eno acı dolu geçişte, dinamik ve heyecan verici kültürü açığa çıkaran olağandışı bir koleksiyon olarak niteliyor.

50’den fazla sanatçının katkısıyla oluşan kitapta hikaye, şiir, eleştiri, karikatür, dijital illüstrasyon, tablo, fotoğraf ve filmlerden örnekler var. Okurken Suriye’nin çektiği acıyı, bölünmüşlüğü iliklerinize kadar hissedebiliyorsunuz. Saqi Books tarafından yayımlanan bu kitap umarım yakın zamanda Türkçe yayımlanır. Böylece ülkemizde yaşayan 3 milyondan fazla Suriyeli kardeşimizi daha rahat tanıyabiliriz. n