Samed Karagöz

Samed Karagöz

samedkaragoz@gmail.com

Tüm Yazıları

Türkiye’nin en dikkate değer film festivallerinden biri olan Antalya Film Festivali, bu yıl nasipse ekim ayında 54. kez düzenlenecek. Geçtiğimiz günlerde Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in katılımıyla yapılan basın toplantısında bu yılki yenilikler aktarıldı.

Antalya Film Festivali ve Saraybosna

Açıkçası bu yıl yapılan değişiklikler beni hiç tatmin etmedi. Öncelikle yıllardan beri devam eden ulusal ve uluslararası yarışmalar tek bir çatı altında birleşip sadece uluslararası yarışmanın kalmasını anlayamadım. Önceki yıllarda da bazı yerli yapımların ulusal bölümde değil de uluslararası bölümde gösterilmesine anlam veremiyordum, yani anlamsızlık devam ediyor.

Haberin Devamı

Verilen değer gösterilmeli

Beni şaşırtan bir diğer husus da festivalin yönetimindeki değişiklik. Festivalin artistik direktörlüğüne Mike Downey, danışmanlığına Saraybosna Film Festivali’nden tanıdığımız Mirsad Purivatra getirildi. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Film Forum direktörlüğünü yapımcı Zeynep Atakan üstlenmiş durumda.

Türel yapılan basın toplantısında “Tek yarışmaya yerli ve yabancı filmler katılacak. Böylece Türk sinemasının dünyaya açılımını daha güçlü şekilde desteklemiş olacağız. Türkiye’de artık 30’a yakın ulusal film festivali gerçekleştiriliyor. Hedefimiz Antalya’nın adına yakışır bir uluslararası kimliği oluşturmaktır” ifadelerini kullandı.

Öncelikle Türkiye’de isterse her şehirde ayrı ulusal film festivali düzenlensin bu, Antalya Film Festivali’nin ağırlığından ve öneminden bir şey eksiltmez. Bir film Antalya Film Festivali’ni kazandığı için, maalesef, yurt dışında daha fazla tanınmıyor. Önemli olan verilen maddi ödül miktarını artırarak bu ödüle verilen değerin gösterilmesi.

Hep söyledim, tekrar etmekte beis yok: Bir ödül ancak iki yönden fark yaratabilir, ya ödül kazanana son derece önemli bir prestij kazandıracaktır (ki Oscar ödüllerinde böyledir) ya da ödül sahibine hatırı sayılır bir maddi getirisi olacaktır. Bazı ödüllerde her ikisi birden de yer almakta ki en başarılı ödül de bence budur, örneğin Nobel Edebiyat Ödülü.

Haberin Devamı

Yanlış bir yöntem

Tarihçe olarak Antalya Film Festivali’yle yarışmasına imkan olmayan Saraybosna Film Festivali’nin uluslararası anlamda Antalya’dan niçin daha prestijli olduğunu çözerek festival komitesi işe başlayabilir. Ama bunu yapmak adına Saraybosna ekibini Antalya ekibine dahil etmenin de son derece yanlış bir yöntem olacağını belirtmek gerekiyor.

Her ülkenin, her şehrin kendi dinamikleri vardır. Başka bir ülkeden gelip o ülkenin, o şehrin dinamiklerine gözlemci sıfatıyla yaklaşıp festival idaresine soyunmak yanlış olduğu gibi birilerine yarım asırdan beri devam eden festivali teslim etmek de son derece yanlıştır.

Kaplanoğlu’nun “Buğday”ı

Geçtİğİmİz günlerde Semih Kaplanoğlu’nun uzun zamandır üzerinde çalıştığı bilimkurgu filmi “Buğday”ın ilk fragmanı yayınlandı. Filmin dünya prömiyeri
12 Ağustos’ta Saraybosna Film Festivali’nde gerçekleşecek.

Sadece fragmanı bile son derece dikkat çekici ve bu post apokaliptik filmi merakla bekliyorum. Umarım Türkiye’de çok geçmeden izleme imkanı bulunur.