Samed Karagöz

Samed Karagöz

samedkaragoz@gmail.com

Tüm Yazıları

Tarih boyunca yaşanmış olayları bilmek günümüzü anlamak için her daim yol gösterici olmuştur. Bu olayları anlamak için sanat da hep yardımcı olmuştur. Bu hafta, tarihi gerçeklere dayanan bir tiyatro oyunundan bahsetmek istiyorum: “Alamut”.
Tiyatral Sanatlar Akademisi Vakfı tarafından sahnelenen “Alamut”ta Hasan Sabbah’ın hayatı ve sapkın düşünceleri anlatılıyor. 11. yüzyıla bakarak bugün yaşananları biraz daha iyi şekilde anlamak mümkün. Oyunun yapım direktörlüğü ve sanat yönetmenliğini üstlenen Mustafa Odabaşı da yaptığı açıklamada bu durumun altını çizdi: Herhangi bir dışarıya kapalı cemaat veya örgüt yapısında en üst tabakayla en alt tabakanın düşünceleri farklı aslında. Örgütü yönetenler başka bir şeye inanırken alt tabakadaki insanlar çok başka bir şeye inanıyorlar. Bugün Ortadoğu’da yaşadığımız şey de bunun bir benzeri. Bir insan cennete gidebileceği ümidiyle kendini patlatabiliyor.

Haberin Devamı

“Alamut”un düşündürdükleri


Haşhaşiler, Türkiye gündemine yoğun bir şekilde Fetullahçı Terör Örgütü’nü (FETÖ) tanımlamak için o zaman başbakanlık görevini yürüten Recep Tayyip Erdoğan tarafından getirilmişti. Hafızam beni yanıltmıyorsa 2014 yılının ocak ayıydı. Bu tanımlama sonrası sözde cemaat üyelerinin etmediği hakaret kalmamıştı. Zaman, özellikle 15 Temmuz gecesi yaşananlar, bu tanımlamanın ne kadar yerinde olduğunu bir kez daha gösterdi.

İzleyiciyi büyülüyor

Oyuna dönersek; Atilla Olgaç sahnede izleyiciyi adeta büyülüyor. Meryem karakterini canlandıran Duygu Yürükçe de sergilediği performansla adını yakın zamanda sıkça duyacağımızın sinyallerini veriyor. Betül Odabaşı Törk’ün yazdığı, İstanbul Devlet Tiyatroları Müdürü Zafer Kayaokay’ın yönettiği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla tiyatroseverlerle buluşan “Alamut”u şu tarihlerde izlemeniz mümkün: 11 Kasım, Tuzla İdris Güllüce Kültür Merkezi, 20.00; 17 Kasım, Ümraniye Atakent Kültür Merkezi, 20.00; 18 Kasım, Sultangazi Ahmet Yesevi Kültür Merkezi, 20.00; 19 Kasım, Zeytinburnu Kültür Merkezi, 19.00...

Tiyatral Sanatlar Akademisi Vakfı

“Alamut”u sahneleyen Tiyatral Sanatlar Akademisi Vakfı yani TİSAV’dan da kısaca bahsetmek istiyorum. Ülkemizde tiyatro dendiğinde akla ilk olarak oyunculuk geliyor. Evet, oyunculuk tiyatronun olmazsa olmazı. Ama tiyatro sadece oyunculuktan ibaret değil, birçok sanat dalı bir arada: Sahne tasarımı, kostüm tasarımı, reji, yönetmenlik, müzik tasarımı, kukla tasarımı, yazarlık ve dramaturji gibi dallar olmazsa gerçek bir oyundan bahsetmemiz mümkün olamaz.

Haberin Devamı

TİSAV da tam bu bilinçle sadece oyunculuğa değil, diğer tiyatral sanatlara da ağırlık vererek faaliyetlerini sürdürüyor. Amaç Türk tiyatrosunun dünya standartlarına ulaşması. Vakıf bu amaç için hem yurt içinde hem yurt dışında çeşitli burslar vererek her alanda eğitimli tiyatrocuların yetişmesine yardımcı oluyor. Vakıf ayrıca “Alamut” gibi tiyatro oyunları da sahnelediği için öğrencilerin usta sanatçılarla bir arada çalışmasına ve aldıkları eğitimi başarılı bir şekilde pratiğe dökmesine de fırsat sağlıyor. Keşke bu kadar idealist vakıfların sayısı çok daha fazla olsa.