Hamilelik Döneminde Antibiyotik Kullanımı

4 Aralık 2015

1 ) Hamilelik döneminde antibiyotik kullanılır mı?

Hamilelik döneminde anne adayı mikroplara kaşı direnç gösteremediği için hamileliği riske girmek üzere ise, elbette ki antibiyotik kullanımı doktor kontrolü altında serbest olacaktır. Doktorlar anne adayının durumuna, hastalığına ve hamilelikte herhangi bir risk taşıp taşımadığına bakarak, kendisine uygun olan antibiyotiği verir. Kafaya göre antibiyotik kullanımı anne ve bebeğin hayatını riske sokar.

Hamilelik dönemi içerisinde kullanılan antibiyotikler B grubundadır. Bu grup antibiyotikler için gerçekleştirilen çeşitli araştırmalar sonucunda bebeğe herhangi bir yan etkisi olduğu kesin olarak tespit edilememiştir.

Hamilelik dönemi içerisinde, olabildiğince ilaç kullanmamaya dikkat edilmelidir. Ancak, ihtiyaç duyulması halinde, antibiyotikler kullanılarak mevcut olan enfeksiyon tedavi edilmelidir. Aksi taktirde erken doğum, endometrit, amnionit, zarların normal süreçten erken yırtılması gibi hayati risklere neden olacak olumsuz durumlar ile karşılaşma olasılığı bulunur.

Hamilelik dönemi içerisinde antibiyotik kullanılacağı zaman, kullandığınız antibiyotiğin bebeğe karşı herhangi bir zarar vermemesi gerekir.

2 ) Hamilelik döneminde

Yazının Devamı

İki Tüp Bebek Uygulaması Arasındaki Zaman Farkı Ne Olmalı?

2 Aralık 2015

Kadın bireyin ürettiği yumurta ile erkek bireyden gelen spermin buluşması ile kadın gebe kalır ve bunun sonucunda hamilelik durumu meydana gelir. Hamilelik beyinden salgılanan FSH yani yumurta üretimini kontrol eden beyinsel hormonun yardımı sayesinde kadın yumurtalığında gerçekleşir. Doğal yollu hamile kalma sürecinin aşamları kısaca bu şekildedir. Ancak çiftler korunmasız ve düzenli olarak ilişkiye girseler de çocuk sahibi olamayabilirler. Bu gibi hamile kalınmama ya da kısırlık gibi durumlarda çiftler tüp bebek tedavisi uygulamasını tercih edebilirler.

Tüp bebek uygulaması

Tüp bebek uygulamasındaki birinci evre kadın üreme hücresi yani kadın yumurtalıklarının uyarılması işe başlar. Bu ilk aşamada kadın yumurtalığına yüksek miktarda FSH enjekte edilir ve birden fazla sayıda yumurta üretilmesi sağlanılır. Enjeksiyonlama adetin ikinci gününde başlar ve 11 gün kadar devam eder. 11 gün boyounca da yumurtaların gelişim süreci doktor kontrolü altında izlenir. Geçen 11 günün ardında yumurtalar büyük ve bir buçuk iki santime ulaşmış hale gelir ve yumurtalara HCG (özel yumurta çatlatma iğnesi) veya Ovitral ilaçlar yapılır.

48 saatlik zaman dilimi içerisinde yumurtlama işlemi gerçekleşir ve

Yazının Devamı

Embriyo Transferi Kaçıncı Günde Yapılmalıdır?

1 Aralık 2015

Embriyo transferi kaçıncı günde yapılmalıdır?

Embriyonlar, hayatta kalabilmek için, spesifik metabolik gereksinimlere ihtiyaç duyar. Tüp bebek tedavisinin daha yeni yeni uygulanmaya başladığı zamanlarda, embriyolar laboratuvar ortamında maksiumum 3 gün civarında hayatta kalabiliyordu. Bu sebepten dolayı da, en fazla 3 gün içerisinde embriyo transferinin yapılması gerekirdi. Zaman geçtikçe, ilerleyen teknoloji ile beraber yapay kültür sayesinde embriyolar laboratuvar ortamı içerisinde yaklaşık olarak 1 hafta civarında hayatta kalabilmeye başladı. Bu yeni kültür, embriyoların gereksinim duyduğu birçok ihtiyaca cevap verebilme durumuna geldi.

İyi kalite yumurta üretebilen ve yaşı daha küçük olan kadınlarda dahi, embriyoların üçte biri blastosist evresine ulaşabilir. İyi kalite blastosist transferi tüp bebek tedavisinde başarı elde edilmesini sağlar. Kısacası, tedavide döllenme işleminin yapılmasının ardından yaklaşık olarak 1 hafta civarında bekletilmiş olan sonra embriyolar transfer edildiği zaman, kalitesiz olanlar otomatikman diskalifiye edilmiş olur. Bu da başarıya katkı sağlayan bir unsurdur. Ancak bu aşamaya kadar embriyoların sadece 3/1 i ulaşabilir. Başarısız tüp bebek

Yazının Devamı

Tüp Bebekte Çoğul Gebeliğin Riskleri

25 Kasım 2015

İnsan bünyesi anatomik yapısına bağlı olarak tek bir bebeğe gebelik için uygundur. Meydana gelebilecek çoğul bir gebelik durumunda anne ve bebekler için riskli bir gebelik süreci yaşabilmektedir. Özellikle de üçüz veya dördüz bebekler sonu gelmek bilmeyen sorunlar yaratabilir. Üçüz veya dördüz gebelik hem annenin hem de bebeklerin sağlığı için son derece olumsuzdur.

Söz konusu riskler tüp bebek tedavisi uygulamasında da geçerlidir. Tüp bebek yönetmelik koşulları gereğince çiftlere çoğul önerilmemektedir. Özellikle uzun süre çocuk sahibi olamamış çiftlerin çoğul gebelik istekleri ile karşılaşılabilmekte. Ancak doktorlar çiftlerin bu isteklerini hiç de tavsip etmemektedirler. Çoğul gebeliklerdeki düşük oranı daha yüksektir. Bebekler ve anne adayı erken doğum riski ile daha çok karşı karşıyadır.Çoğul gebelikler bebeklerden birinin veya hepsinin üzerinde gelişim geriliğine de neden olabilmektedir.Üçüz bebeklerdeki durum ise daha da kritiktir. Olası bir üçüz gebelik durumunda bu risk oranı 5 katına çıkmaktadır.

Tüp bebek tedevisi uygulamasında çoğul gebeliğe karşı anne yaşının önemi

Anne adayının genç olması hamilelik şansı için çok önemli bir avantajdır. Çünkü genç anne

Yazının Devamı

Tüp Bebek Tedavisinde Neler Değişti?

24 Kasım 2015

1978 yılında elde edilen ilk başarılı tüp bebek tedavisinden günümüze kadar pek çok değişiklikler yaşandı. Tıbbın ilerlemesi ve teknolojinin gelişimine bağlı olarak tüp bebek tedavisinde de olumlu gelişmeler yaşandı. Tüp bebek çocuk sahibi olamayan kadınlara uygunalan tedavi şeklidir. Kadın yumurtası ile erkek sperminin labaratuvar koşullarında döllenmesi işlemiyle yapılır. Günümüzde kısırlık sorunu yaşayan çiftlerin ya da normal yollardan gebe kalamayan kadınlarının tedavisi için en iyi sonuçlar verecek şekilde geliştirilmiş farklı düzeylerde tüp bebek tedavileri bulunmaktadır. Tüp bebek tedavileri anne ve baba olamayan çiftlerin en büyük umut kaynakları olmuştur.

Geçmişten günümüze tüp bebek tedavisinde neler değişti?

Aşırı iğnelemeden vazgeçildi

İlk yıllarda gerçekleştirilen tüp bebek tedavilerinde anne adaylarının yumurtalıklarının olgunlaşması için anneye çok fazla sayıda iğne vurulurdu.Bu durum da anne adayının yan etkilere maruz kalmasını sağlayabilmekteydi. Ancak gelişen tüp bebek teknoloji sayesinde artık çok fazla sayıda iğnelemeye gerek kalmadığı anlaşıldı. Yumurta sayısının çokluğu değil kalitesi olması önemliydi. Yumurtanın kalitesi olması tüp bebek tedavisinin başarılı

Yazının Devamı

Endometriozis Sonrası Gebe Kalma Şansı Ne Kadar?

23 Kasım 2015

Kadınların her ay rahim içindeki gebeliğe hazırlanmış olan dokuları gebelik gerçekleşmediğinde, adet kanaması olarak dökülür. Bu şekilde adet kanaması olarak dökülen rahim içindeki gebelik olmayan dokulardır. Bunu her kadın adet olarak tanımlar. Endometriozis ise, dokuların hem adet kanı olarak aşağıya alması, hem de bir noktadan tüpler aracılığıyla geriye giderek, yumurtalık üzerine yapışması, makatın üzerine, rahmin arkasına, bağırsakların üzerine, mesaneye yapışarak buralarda tutunup yaşamasıdır. Yumurtalığın üzerine yapışmış olan hücrelerin yumurtalık içine girmesi ve oradan kanamayla birlikte biraz daha doku oluşturması durumunda çikolata kisti denilen yapılar meydana gelir.

Diğer taraftan vücutta farklı yerlerde gezinen, organlara yapışan dokular buralarda yapışıklıklara neden olarak, hastalarda önemli iki sorunun oluşmasına yol açarlar. Bu sorunlardan bir ağrıların olmasıdır. Cinsellik sırasında derin darbeler nedeniyle burada rahmin sinirlerinin üzerindeki doku parçaları ağrıya neden olur. Bunlar adet döneminde, birkaç gün öncesinde şiddetli ağrı yapabilir. Adetten bağımsız olarak iki adet arasında alakasız ağrılara neden olabilirler. Karın ağrısı, kasık ağrısı, makata

Yazının Devamı

Aşılama Nedir, Nasıl Yapılır?

19 Kasım 2015

Aşılama nedir?

Aşılama yöntemi son derece basit bir yöntem olup uzun süre gebe kalamayan kadınlara uygulanmaktadır. Aşılama, erkeğin sperm hücrelerinin alınarak kadının rahminin içine bırakılmasıdır. Aşılama işlemi esnasında, erkekten alınan spermler gelişmiş enjektör iğneler yardımı ile rahim içine bırakılır. Bu işlem sonucunda yüksek ihtimalle döllenme sağlanır. Aşılama yöntemi çiftlerin çocuk sahibi olma şanslarını yüzde 20 oranda arttıran bir faktördür.

Aşılama süreci nasıl gelişir?

Aşılama tedavisine başlanmadan önce çiftlerin normal yollardan gebe kalınması için her yolu denemeleri gerekmektedir. Çiftler korunmasız ve düzenli olarak 1 sene boyunca ilişki yaşadıktan sonra istedikleri çocuğa sahip olamazlar ise yapılan testler sonucu aşılama yöntemine geçilir.

Aşılama yöntemi son derece hızlı ve basit bir yöntemdir. Tıbbın gelişmesi ve teknolojinin de ilerlemiş olmasına bağlı olarak gelişmiş enjektörler yardımı ile ağrısız ve acısız bir işlem anne adayını beklemektedir. Babanın spermi anne adayının rahmine son derece gelişmiş enjektörlerin yardımı ile alınır ve döllenmenin gerçekleşmesi beklenir.

Aşılamanın uygulanma şartları nelerdir?

Aşılama yönteminin uygulanması için bazı

Yazının Devamı

Kısırlık Tedavisine Ne Zaman Başlanmalı?

16 Kasım 2015

Çifler 1 senelik süreçte hiçbir korunma yöntemi kullanmadan düzenli olarak cinsel ilişkiye girmelerine rağmen istenilen gebelik sağlanamadıysa, meydana gelen bu duruma kısırlık denir. Ülkemizde çiftlerin yüzde 15’i kısırlık problemi ile baş etmektediler. Kısırlık her çiftte farklı sebeplerden dolayı baş göstermektedir. Bu neden çiftlerin tedavileri de birbirlerinden farklılık göstermektedirler. Kısırlık özel bir durum değildir ve çiftlerin tedavi görmeleri gerekmektedir. Unutulmaması gerekir ki kısırlık tedavisindeki başarı oranı başarısız olma oranından daha yüksektir.

Kısırlık belirtileri ve kısırlık tedavisine başlangıç zamanı

Kısırlığın en büyük nedeni doğum kontrol yöntemi kullanmadan bir yıllık zaman diliminde istenilemeyen gebeliğe ulaşamamaktır. Yüksek ihtimalle çiftlerden birisinin yaşadığı kısırlık bu durumun önünde engeldir. Ancak kısırlığın anlaşılması için 1 sene beklenmeyedebilir. Çünkü yaş faktörünen dolayı bekleyen çiftlerin çocuk sahibi olma yaşları gecikebilir.

Kadının yumurtalıklarında oluşan bozukluklar (polikistik over sendromu ) ve rahimde meydana gelebilecek enfeksiyonlarda kısırlığa neden olabilir. Bu yüzden kadın rahminde ağrı, yanma veya aşırı kanam görürse

Yazının Devamı