Kubilay Mahallesi

17 Aralık 2020

Sırtını Kadifekale eteklerine dayamış, eski adı Temaşalık olan Kubilay Mahallesi’ne sıklıkla gider, her gidişimde Muhtar Ünal Kalfa ile mahallenin sorunlarını konuşurum. Son buluşmamızda kendisine antik tiyatro kazılarını, 1030 Sokak çıkmazında bulunan Roma kemeri ve duvarlarını, Yılanlı Dağ’ı, bölgede bulunan kültür varlıklarına definecilerin verdiği zararları, Afro Türkleri, istimlak nedeniyle tarihten silinen sokakları, cami, türbe ve yatırları, mahallesinde yaşamış ünlüleri sordum.



“5. dönemdir muhtarlık yapıyorum. Hayatımın önemli bir kısmı, Kubilay Mahallesi’nde geçti. 1032 Sokak civarına Yılanlı Dağ denildiğini büyüklerimden duymuştum, eskilerden kalan çok az kişi, halen bu yöresel adı kullanıyor. Antik tiyatro ve civarı, önceki yıllarda defineciler tarafından sıklıkla kazılırdı. Orası koruma altında olduğu için şimdi başka yerlerde kazılar yapıp kültür varlıklarına zarar vermeye devam ediyorlar... 1033 Sokak’ta, dört mezarlı türbe, kötü niyetli kişilerce tahrip edildiği için ziyarete kapatıldı. Roma Kemeri ve

Yazının Devamı

İktisadi ve mekânsal duyarlılık

10 Aralık 2020

Büyükşehir ve Konak Belediye başkanlarının şanssızlığından olacak, depremde hasar alan belediye binalarını acilen boşaltmak zorunda kaldılar, şimdi göçebe misali farklı mekânlarda hizmet veriyorlar. 1980 yılında inşa edilen İzmir Büyükşehir Belediyesi binasının, deprem hasarı nedeniyle yıkılıp yeniden tasarlanması üzerine çeşitli görüşler ortaya atıldı. Ödüllü bina için yıkılmasın, güçlendirilsin, hayır yıkılsın ancak yerine yeni bina yapılmasın, yeşil alan olarak kalsın diyenler oldu...



Yapılan tartışmalara adliye, tapu, defterdarlık ve avukat bürolarının bölgeden ayrılmasıyla oluşan boşluğa dikkatleri çeken, eski Mimarlar Odası Başkanı Hasan Topal’dan şöyle bir yorum geldi...

”Son günlerde, deprem hasarı nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi binasının yıkılması kararı alınmıştır. Yeni belediye binasının nerede yapılacağına dair bir karar ve bilgi de bulunmamaktadır. Belediyede çalışan sayısı da yaklaşık 2 bin 500 kişi olup, çekim işlevi nedeniyle bölgeye yaklaşık on binlerce insan sirkülasyonu yaratmaktadır. İzmir

Yazının Devamı

İzmir Zamanı

3 Aralık 2020

Hafta sonu İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Vakfı Başkanı Tunç Soyer’in, “İzmir zamanı ortak akıl buluşması projesi” hakkında İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde yaptığı basın toplantısına katıldım.  Başkan Tunç Soyer, her zamanki nezaketli ve sakin tavrıyla gelecek üzerinde durup girişimcileri birer İzmir Büyükşehir Belediyesi gönüllüsü olmaya çağıran konuşmasını yaptı.

İzmir’in gelişimine destek, daha iyi bir yaşam için ticareti, tarımı, turizmi, kültür ve sanatı içerisine alan, yaşamın tüm alanlarını tasarlamaya yönelik, çığır açacak fikirleri İzmir’e davet etti. Son on sekiz ayda yaşanan pandemi, deprem, tsunami, orman yangınlarının üzerinde durup, doğamızla barışık, afetlere karşı dirençli, özgür ve uyum içinde bir yaşamdan örnekler verdi. Mevcut mevzuatlarla kentsel değişimin gerçekleştirilemeyeceğini belirten Başkan Tunç Soyer, Dünya Belediyeler Birliği Kültür Zirvesi’nin gerçekleştirilmesi, mülteci akını, Bir Kira Bir Yuva

Yazının Devamı

Hayallerinin sınırı yok

19 Kasım 2020

Gazeteci Gürol Tulunay, 1965 yılından beri takip ettiği ‘Agamemnon Kaplıcaları’ için düşüncelerini ve hayallerini bıkmadan, vazgeçmeden herkesle paylaşır. Kentin tarihine ilgi duyanları sıklıkla Balçova’ya davet edip tarihi kaplıcalar hakkında bilgilendirir. Bu davetlerin birine katılıp rehberliğinde bölgeyi arkadaşlarla birlikte gezip kendisini dinleme fırsatını bulmuştum. Bizlere, 1983 yılında otel inşası sırasında demir yüklü kamyon tekerleğinin açtığı boşluktan içeri girip, gördüğü antik hamamın bulunduğu alanı, arkasından dere kıyısında ayağı olan Roma köprüsüne ait kalıntıları göstermişti. Bugün köşemde Gürol Tulunay’ın sesine ve hayallerine yer veriyorum. 



“Balçova Agamemnon Kaplıcaları, dünyanın ilk hastanelerinden biridir. 32 asır açılmayı bekleyen, insanlığa hizmet eden kaplıcalar, geçmişimizi toprağın içinde muhafaza ediyor. İlkçağ tarihçilerinin yazdığı Kral Agamemnon’un, Tanrı Apollon için yaptırdığı tapınak araştırılsın, toprak altında kalan hamam gün

Yazının Devamı

Tarihi sinagoglar restore ediliyor

12 Kasım 2020

Yakında adı kent belleğinden silinecek olan, Güzelyurt Mahallesi 937 Sokak’ta atıl bir vaziyette duran Etz Hayim (Hayat Ağacı) ve Hevra sinagoglarındaki restorasyonların son durumunu görmeye gittim. İzmir Musevi Vakfı’nın başlattığı, kültür mirasını koruma çalışmalarına koordinatörlük yapan Nesim Bencoya’nın rehberliğinde tarihi sinagogları ziyaret ettim. Mimar Zübeyda Özkan tarafından hazırlanan Etz Hayim Sinagogu projesinin yükleniciliğini UMART Mimarlık üstlenmiş. Aşağı Sinagog denilen yeşiva (okul) veya haham evi olarak kullanıldığı tahmin edilen, zemin katta ahşap ağırlıklı güçlendirmeler yapıldığını gördüm. Tavan kaplamalarında ve diğer detaylarda restorasyon kurallarına uyularak yapılan yenilemeler eskisinden ayırt edilebiliyor. Sinagog duvarlarındaki kalem işleri için yurtdışından getirilen uzmanlar, 7 kat boyanın altında kalan farklı dönemlere ait desenleri ortaya çıkarıp batı duvarında, 1841 Kemeraltı Çarşısı yangınının izini taşıyan ahşap hatılı açıkta bırakmış. Az müdahaleyle eskinin korunmasına gösterilen özeni kadınlar

Yazının Devamı

Deprem değil cehalet çökertti

5 Kasım 2020

30 Ekim Cuma günü 14.51’de İzmir’de meydana gelen deprem sırasında evdeydim. Eski İzmir evi, batı-doğu yönünde sallandı. Pirinç tekerlekli eski masa hareket halindeydi. Konsolun üzerindeki biblolar, mutfaktaki kap kacak devrildi, evin ahşap döşemelerinden sesler geldi. Yaklaşık 150 yıllık yorgun kâgir ev, direnip bu depremi de atlattı. Deprem sonrası evde hasar var mı diye baktım, arkasından dışarıya çıkıp yakınımda olan, yıkılacak diye cepheleri demir konstrüksiyonla çevrilen eski evleri inceledim.

Aynı gün biraz daha yukarılarda eski mahalleleri dolaştım. Pandemi süresince göremediğim, İzmir’in nadir yapılarından biri olan, korunması için girişimlerde bulunduğum Kapanizade Konağı’na uğradım.19. yüzyılın sonlarında inşa edilmiş, kapısı ay-yıldız işli, bahçeli, havuzlu, ahşap panjurlu, vitraylı, tavanlarında özgün kalem işleri olan konak, depremden çıkmış gibiydi. Kapanizade Konağı’nı deprem değil, kurumların ilgisizliğinden cesaret alan, İzmir tarihinin başına musallat olan defineciler çökertti... Bu yıkım, yerel

Yazının Devamı

Eski İzmir hamamı yok oluyor…

22 Ekim 2020

Üzerinden uzun yıllar geçmediği için hatırlayanlar olacaktır. 2014 yılında Eşrefpaşa Caddesi’ndeki binaların dış cepheleri çirkin görüntüsünden arındırılmak için pastel renklere boyanmış, caddede algılanan cepheler elden geçirilip sonradan ilave eklentiler kaldırılmıştı. Bütün bunlar olurken, kalıcı olmayan özensiz makyajların sağlıklı olmadığına dair yazılar yazıp ilgilileri uyarmıştım. Aynı cadde üzerinde Agora girişinde yer alan 19. yüzyıla tarihlenen Şark (Saçmacı) Hamamı’nın da dış duvarları proje kapsamında zemin iyileştirilmesi yapılmadan boyanmıştı. Şimdi ki görüntüsüne bakarsanız sıvalarının, kuzey cephesine bakan kapı, pencere söve taşlarının döküldüğünü görürsünüz. Çoğu İzmirli yapının eski İzmir hamamı olduğunu algılayamıyor...



Tarihi Şark Hamamı müşterisizlik nedeniyle uzun zamandır hamam olarak değil hazır giyim malzemeleri satan iş yerinin deposu olarak kullanılıyor. Geçenlerde fotoğraf sanatçısı arkadaşım Atilla Özdemir ile hamamın son halini görmeye gittik.

Yazının Devamı

Bornova Anı Evi

15 Ekim 2020

Yolum düştükçe Bornova’ya, Sarı Köşk’ün bahçesinde Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippell’in yaptığı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün büstünü, hatıraları olan ve halen yapılamayan kameriyeyi, Bornova Şehitliği’ni, Büyük Çarşı’yı, esnaf dükkânları arasında kendini gizlemiş, restorasyon bekleyen Bornova Hamamı’nı, ancak dikkatli bakışların görebileceği Darülkurra’yı, İzmir’in en eski camisi olarak bilinen, antik dönem malzemeleriyle inşa edilen Hüseyin İsabey Camii’ni Bornova’nın simgesi olmuş tarihi konakları, öyküleriyle zamana direnen yapıları görmeye giderim...



Geçen yıllarda düzenlenen Bornova etkinliklerinde, Hükümet Konağı’nın arka kısmında 1. sokak başında “Anı Evi” adı verilen 2 katlı, pembe boyalı tarihi binanın açılışına katılıp sahiplerinin anılarını dinlemiş, duvarlarına asılı özel bir koleksiyondan derlenen siyah beyaz Bornova fotoğraflarını görmüştüm...

Bornova eski Belediye Başkanı Kamil Oktay Sındır zamanında

Yazının Devamı