Metin Münir

Metin Münir

mmunir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu’nun CHP başkanlığına gelişi AKP’nin “alternatifsiz iktidar” statüsünün sonunun başlangıcıdır.
Eğer Kılıçdaroğlu kartlarını doğru oynarsa AKP gelecek seçimlerde tek başına iktidar olamayacak. Bitmez sanılan bütün saltanatlar gibi dağılıp gidecek.
Erdoğan kendini dev aynasında görmeye devam ediyor. Ama gerçek şu ki iki dönem iktidarda kalan herhangi bir başbakan gibi yıprandı ve bıkkınlık verdi.
Despot tavırları, çelişkili politikaları, sindirici ve saldırgan stili ve apartman dairesinden Boğaz manzaralı villaya terfi etmesi saygınlığını düşürdü. Taraftarlarını azalttı.
AKP iktidarının yaptığı birçok olumlu şeye karşılık rüşvet ve partizanlığı görülmemiş düzeylere çıkarması, tarikatlara serbest at koşturma meydanı açması birçok ılımlı insanı ürküttü.
Türkiye’deki seçmenin yaklaşık yarısı herhangi bir partiye bağlı olmayan, duruma göre oyunu veren kişilerden meydana gelir.
AKP ondan önce Turgut Özallı ANAP’ın yaptığı gibi bu gruba çekici geldi. Bunların büyük bir bölümünün oylarını alarak iki defa tek başına
iktidar oldu.

CHP yükseliyor
Artık yavaş yavaş bu oyları geri veriyor ve nüvesine, yani yüzde otuz-otuz beşlere doğru geri dönüyor.
CHP ise Kılıçdaroğlu’nun rüzgârıyla sadık seçmen kitlesini meydana getiren yüzde yirmilerden otuz beşlere doğru yükselmekte.
Ama bu eğilimler yarışının sonucunun kesin olduğu anlamına gelmez.
Kılıçdaroğlu kurultay konuşmasında düş kırıcı idi. Söylemleri, kıyafeti 1960’ları andırıyordu. Kafasına kasketi geçirince Ecevit’e benzeyerek bu izlenimi güçlendirdi. Dinleyicileri “Halkçı Kılıçdaroğlu” diye bağırarak onunla beraber geçmişe gittiler.
Kurultayda CHP’liler, 20 sene rötarlı olsa da, başkanlarını değiştirdi ama yeni başkanları CHP’yi, onun ardından Türkiye’yi değiştirebileceğine dair en ufak bir ipucu vermedi.

Dürüst ve alçakgönüllü
Kılıçdaroğlu’nun dürüst, yumuşak ve alçakgönüllü olması yeterli değildir. Politikada ahlaklı davranışın istisna değil kural olduğu ülkelerde bunlar meziyet değil her politikacıda olduğu gerektiği varsayılan özelliklerdir.
Kılıçdaroğlu’nun kalibresini ortaya çıkaracak olan vizyon ve plan, enerji ve kararlılıktır.
Partiyi gençleştirip demokratikleştirebilecek mi? Bir erkek partisi olan CHP’de bütün pozisyonların en az yüzde otuzunu kadınlara ayırabilecek mi? Ekonomi için yoksulluk edebiyatı dışında düşünceleri var mı? Kürtlere ve Alevilere kokuşmuş laf salatalarından başka ikram edecek neyi var? Dış politikası nedir?
İktidardan düşerse kaybedecek çok şeyi olan AKP ve Erdoğan pes etmeyecek. Baykal ise pusuya yattı bile.
Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın sonunun başlangıcı olabileceği gibi Kılıçdaroğlu’nun sonun başlangıcı da olabilir.