Başbakan “Domuz gribi aşısı olmam” diyor.
Tarım Bakanı Mehdi Eker de “Ben genetiği değiştirilmiş gıda yemem” diyor.
Ama Başbakan’ın Sağlık Bakanı 40 küsur milyon adet domuz gribi aşısı ithal ediyor.
Eker de genetiği değiştirilmiş organizma ve ürünlerini içeren yem ve gıda etmeyi serbest bırakan yönetmelik çıkarıyor.
Bu yönetmeliklele ilgili bir tek şey bilmesi yeter.
Türkiye artık resmen genetiği değiştirilmiş ürün ithal edip halkının sofrasına koyan ülkelerden biri oldu.
Eskiden bu ithalat kontrolsüz yapılıyordu ve farkında olmadan genetiği değiştirilmiş ürün içeren gıdalar yiyordunuz. Şimdi aynı ithalat kontrollü ve büyük bir olasılıkla daha büyük miktarda yapılacak.
Gerisi ayrıntı.
Eker bunu açıkca söyleyeceğine GDO ithalatı yasaklanmış gibi bir izlenim yaratmaya çalışıyor.
Yok, aslında bu yönetmelik ithalatı serbest bırakmıyormuş da kontrol altına alıp kısıtlıyormuş. Yok, riskli GDO’lar ithal edilmeyecekmiş. Yok, komiteler kurulacakmış. Yok, bebek mamalarına konmayacakmış.
Test yapacak donanım yok
İthalatın kontrollü yapılacak olması ithalat yapılmayacağı veya bu ithalatın zor olacağı anlamına gelmez. Sözde riski belirlemek için kurulacak komiteler bağımsız olmayacak. Bütün üyeleri bakanlık tarafından belirlenecek ve bakanlığın emrinde çalışacak. Kararları “bakanlık onayından sonra” yürürlüğe girecek.
Ayrıca Türkiye’de gümrüklerde gerekli GDO testlerini yapacak donanım yoktur. Gene ayrıca biliyoruz ki TC’de paranın açmayacağı (veya kapamayacağı) yoktur.
Ama bütün bunlardan daha önemli olan şey GDO konusunda risk belirlemesi yapmanın imkânsız olmasıdır.
GDO’ların zararlı olup olmadıkları konusunda bilim adamları arasında dünya çapında derin bir fikir ayrılığı var. Dolayısıyla kapıyı açmak bilimsel bir karar değildir. Siyasi bir karardır.
Göz boyamaya çalışıyorlar
GDO’lu mamullerin bebek mamalarında falan kullanılmasının yasaklanması bir göz boyamadan ibarettir. Bebek ana sütüyle beslenir. Eğer ana GDO’lu gıda alıyorsa bebek bunu süt aracılığıyla zaten alacak.
GDO’lu yem ithali de serbest olacağına göre, hayvanların alacağı yem aracılığıyla da bütün et ve sütlerde bulunacak.
Eker o kadar şaşkın ki dakikalarca GDO’ları ve yönetmenliği savunduktan sonra Haber Türk spikerine “Ben genetiği değiştirilmiş gıda yemem” dedi.
O zaman halk niye yesin, beyefendi? Önünüzden ittiğiniz tabağı halkın masasına koymaya utanmıyor musunuz?