Kutup Dairesi’nde buz gibi bir macera
Audi’den Finlandiya’nın en kuzeyinde, Kutup Dairesi’nde 200 km içeride, Muonio’da düzenlenecek “Buz Sürüşü” daveti geldiğide ilk tepkim; “20 yıldır otomobil kullanmıyorum; yapamam” oldu.
Ve zaten 20 yıl önceki kişisel sürüş maceram da, “kadın doktordan temiz” satın aldığım bir otomobilin direksiyonuna en fazla 5 kez geçmemden ibaretti.
Davet, “Sürücünün yanında co-pilotluk yapabilirsiniz”e evrilince, hava değişikliği dürtüsüyle katılmaya karar verdim.
Muonio, eksik olmayan kar ve buzu, -25, 30’lara varan soğuğuyla Audi’nin yeni modelleri zorlu koşullarda test ve Ar-Ge için seçtiği bir bölge.
İrili ufaklı yüzlerce buz tutmuş gölden pist yapılanlar, her gece elden geçirilip, kış boyu formunu muhafaza etmesi sağlanıyor.
Önce brifing
İlk günümüzün ilk saatinde, çoğu otomotiv basınından 8 Türk, kaldığımız otelin konferans salonunda brifing aldık. Buzda sürüşün, frenleme ve drift’in inceliklerini, pistin özelliklerini dinledik.
Gözlemci statüsünde olduğumu, 20 yıldır direksiyon başına geçmediğimi hatırlattığım Audi Pazarlama Müdürü Mustafa Murat Uluer, “En azından denersiniz” diye beni savuşturdu.
Artık önümde direksiyona geçmek zorunda kalacağım gerçeği duruyordu.
Tedirginliğimi gören Uluer, “Her şey otomatik zaten, kullanımı çok kolay. Bir araçta sırayla pilot, co-pilotluk yapacak iki kişi olacak. İsterseniz birlikte sürebiliriz” gibi ifadelerle rahatlatmaya çalıştı.
Otelden birkaç kilometrelik yolu, Audi S4 Avant’larla takip ederek, donmuş gölde 60 santimetre kalınlığındaki buzun üzerine, çeşitli zorluk derecelerindeki virajlarla bezeli piste ulaştık. Sürücüler önce tek sıra halinde pisti tanıma turu tur attı. Sonra Alman eğitmenlerimiz kuralları sıraladı: “Kayarak pist dışına çıkan araçtakiler kesinlikle dışarı çıkmayacak. Telsizle yardım isteyecek. Bir traktör gelip aracı piste çekecek. Boyunlarınızdaki traktör kartlarına vukuatınız işlenecek...”
Hiç zor olmadı
İlk iki turu Uluer yaptı. Artık rahatlamıştım; direksiyona geçebilirdim. S4’e alışmam hiç zor olmadı; buz üzerinde de olsak quattro otomobil parmak ucuyla bile kullanılabilecek kadar rahattı. Uluer’in gerekli yerlerde fren ve gaz uyarılarına dikkat kesilip buz üzerinde bir ritm tutturmayı başardım.
Tabii başlarda hızımı tedbiren 30 km/s’ye sabitlememin, aynamdan sık aralıklarla selektörlerin yansıması sonucunu doğurdu.
Öğleden sonra, eğitmenlerimizin yaptırdığı zamana karşı yarışta, 8 kişiden ilk dörde kalabilecek kadar geliştirmiştim kendimi. Kendi çapındaki derece kişisel gurur haneme altın harflerle kazımıştım. Uluer’se Audi personeliyle oluşturdukları diğer grubun birincisi olmuştu. Birlikte sürüş için en doğru seçimi yaptığımı o an anladım.
Ertesi gün parkur zorlaştırıldı; 3 kez pistten çıktım. Ama buz üzerindeki hızımı kendi standartlarım için oldukça iyi bir seviyeye,
60 km/s’ye çıkartmayı da başardım.
Son gün zamana karşı yarıştaysa hatalı gazlama sonucu finiş çizgisine 5 metre kala pistten çıktım. 3 günün sonunda genel değerlendirmede 8 gazeteci arasında 7’nci olmayı başardım. Sonunda Audi’den “Buzda Sürüş Deneyimi” sertifikasını, duvara asmaktan gurur duyacağım şekilde
teslim aldım.
Uluer’se traktör kartındaki sıfır delikle, zamana karşı yarışlardaki en iyi derecelerle bu buz macerasının tartışmasız birincisi oldu. Zafer, Uluer’le birlikte sırayla kullandığımız 3 numaralı aracındı.
Her tekere ayrı çekiş: quattro
Audi’nin en önemli marka değeri quattro. Şu anda 100’den fazla Audi modelinde kullanılan bu teknoloji, otomotiv dünyasının mihenk taşlarından biri. Türkiye’de de satılan her beş Audi’den birisi “quattro” dört tekerden çekiş sistemiyle satılıyor. Quattro, dört tekerleği de sürekli ve kesintisiz olarak devreye sokuyor. Aracın her bir tekerinin temas ettiği zemin koşullarına bağlı olarak her bir tekere en doğru çekiş kuvvetini aktarıyor.
Tekerlekler arasında optimum kuvvet dağılımı gerçekleşiyor ve araç virajlar ya da ıslak veya buz zemin gibi olağanüstü koşullarda bile yol tutuşunu koruyor. Ayrıca iki akstaki elektronik diferansiyel kilidi (EDL) gerektiğinde tekerleklerin patinajını aks üzerinden önlüyor. Birden fazla tekerlekte hız farklılıkları olması durumunda güç tek bir tekerlekte yoğunlaşıyor.
Buz sürüşünde kullandığım Audi S4’teki spor diferansiyel özelliği de dikkat çekici. Arka akstaki spor diferansiyelin iki teker arasında torku değişken olarak dağıtabilme özelliği var. Özellikle virajlarda, viraj dışında kalan arka tekere daha fazla kuvvet aktararak virajın daha dinamik ve güvenli alınmasını sağlıyor.
Herkes katılabiliyor
Audi Ice Driving Experience, Avusturya Seefeld ve Saalbach, Finlandiya Mounio ve İsveç Arvidsjaur olmak üzere farklı 4 noktada düzenleniyor. Her yıl Audi kullanıcısı olsun olmasın, gerçek sürüş tutkusunun peşinde birçok kişi bu heyecan dolu etkinliğe katılabiliyor.
Finlandiya’da, Kuzey Kutup Dairesi’nin de 200 kilometre üzerinde Muonio kasabasındaki etkinlik, 2.5 gün sürüyor. 85 santimetre kalınlığında buz üzerinde, donmuş göl üzerinde 354 HP’lik S4 Avant’larla gerçekleşen sürüş etkinliğinde,
her biri uzman, bazıları Dünya Ralli Şampiyonası’nda (WRC-World Rallye Championship) yarışmış ve dereceli eğitmenlerle buzda sürüş, buzda yol tutuş, viraja girme, fren yapma eğitimleri alınıyor. Katılımcılar sürüşten kalan zamanlarda kar motosikleti turlarına katılabiliyor. 3 günlük bir tur uçuş hariç kişi başı 3.500 euro’ya mal oluyor.
