Yanlış hesap...

       CHP'li eski Bayındırlık Bakanı Prof. Onur Kumbaracıbaşı, İzmit Belediye Başkanı Sefa Sirmen'in kurduğu Deprem Danışma Kurulu'na başkanlık ediyor. Deprem bölgesini yakından izliyor. Dün sohbet ederken bölgedeki durumu sorduk:
       - Prefabrike konutların hepsi tamamlanmadı, dedi Kumbaracıbaşı, ancak bitenler de dolmadı. Vatandaş 100 milyon lira aylık geliri terketmek istemediği için çadırdan prefabrike konuta geçmiyor. İnsanlar parasızlık yüzünden soğukta titriyor...
     Â- Çözüm?..
       - Verilen 100 milyon aylığın 20 milyon gibi bir miktarı kesilip geri kalanı sürdürülerek vatandaş prefabrike konuta yönlendirilebilir...
     Â- Kalıcı çözüm?
       - Kalıcı çözümü biz daha önce söyledik ama kimseye dinletemedik. Prefabrike konut yerine doğrudan kalıcı konut yapılacaktı. Biz Erzincan'da 5500 kalıcı konutu 5,5 ayda tamamladık. Eğer bu yola gidilseydi vatandaş biraz daha dişini sıkar, kalıcı konutlara geçerdi. 26 bin prefabrike konut boşuna yapıldı.
       Prefabrike konutlara yaklaşık 40 trilyon lira harcandı. Prof. Kumbaracıbaşı, bu konutların sökülerek depoya kaldırılması sırasında yüzde 50 fire vereceğini, stok olarak da fazla işe yaramayacağını ekledi.

       *Marmara Denizi batık gemi mezarlığına dönmüş... Artık o bilinen deyimi şu şekilde söylesek: "Ne o?.. Marmara Denizi'nde gemilerin mi battı?.."
     ÂCihan Demirci

Kıssadan hisse

       Merkez Hakem Komitesi Başkanı Hilmi Ok, hakem seminerinde yaptığı konuşmada demiş ki:
     Â- Bazı hakem arkadaÅŸlar, kulüp baÅŸkanları ve futbolcularla senli benli oluyor... Böyle hakemlik olmaz. Bu hakem sonra sahada nasıl tarafsız karar verecek...
       Doğru... Peki bu doğru, gazeteciler için de geçerli değil mi?
       Siyasetçiyle, işadamıyla, yöneticiyle vs. senli benli olan gazeteci ilerleyen zaman içinde nasıl tarafsız gazetecilik yapabilir?..
       Kıssadan böyle bir hise çıkarmamıza kimileri alınır mı?..
     Â

Sülenyum

       Milenyumdan dileğim
       Aile mensubu olmak
       TRT 1'e çıkıp
       Babam ile konuşmak
       ***
       Sonrası zaten kolay
       Vatan hizmet bekliyor
       Cavit, Yahya, Kamuran
       "Götür lan, durma" diyor
       ***
       Şirin der ki düzen bu
       Ne farkeder milenyum
       Bu milletin kaderi
       Sülenyumla, Bülenyum
     ÂAşık Åžirin

Yorum

       Batı basınının Yeltsin için yorumu:
     Â"Ãœlkesini komünizmin boyunduruÄŸundan kurtardı ama vaatlerini yerine getiremedi..."
       Yani... Rusya'yı Batı'nın sıcak kollarına bıraktı gitti...

CNN uyarıldı

       Amerikan CNN Televizyonu'nun yayımladığı Güneydoğusu kopmuş Türkiye haritasına dün yer vermiştik. CNN Türk'ün Genel Müdürü Taha Akyol bir açıklama yaparak haritayı görür görmez CNN merkezini uyardıklarını, karşı tarafın özür dileyerek bu haritayı internetten kaldırdığını söyledi.

Enflasyon ÅŸerefine!

       Türkiye'deki enflasyonun bir başka ülkede benzerine rastlanmayan özelliği vardır. Bizim enflasyon her yılbaşında yüzde 20'lere iner... DPT'nin, Maliye'nin, Merkez Bankası'nın hesaplarında çok çok yüzde 15 - 20 görünür. Ücret zamları bu mucizevi oranlara göre yapılır. Yılbaşı geçti mi vınnn... Yılbaşında hep yüzde 20 gibi görünen enflasyon yıl sonunda yüzde 60 - 70 olarak gerçekleşir. Aynı oyun her yıl tekrarlanır.
       1997'de ANASOL hükümeti döneminde yapılan 3 yıllık programı anımsayan var mı? Hani purolu ekonomi sihirbazı, enflasyonu köpek gibi havlatarak düşerecek, 1999'da yüzde 20 olarak gerçekleşen enflasyon 2000 yılında da yüzde 3'e düşecekti. IMF'yle yapılan izleme protokolunda da 1999 enflasyonu yüzde 20 olarak saptanmıştı. Gerçekleşen oran dün açıklandı: Yüzde 68...
     Â"Hafıza - i beÅŸer nisyan (unutkanlık) ile maluldur..."
       Türkiye bu ilkeye göre yönetilir. Vatandaş siyaset mafyasının icraatını unuttuğu ölçüde söğüşlenir. Yüksek enflasyon vatandaşta hafıza bırakmadığı için söğüşlenmesi kolaylaşır. Neyse, daha fazla ukalalığı bırakalım ve soralım:
     Â- Yüzde 20 zamlarınızı aldınız mı?
       Hadi öyleyse, yüzde 68'in şerefine!..
       Çin çinnnn....

Terminal projesi

       Liberal Demokrat Parti Genel Başkanı Besim Tibuk yaptığı açıklamada İstanbul Atatürk Havalimanı yeni dış hatlar terminalinin kısa sürede tamamlanmasını övüyor, yatırımcıları kutluyor. Ve peşinden ekliyor:
       - Ancak, proje için kesinlikle aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Proje ruhsuz, sıradan ve İstanbul'a kesinlikle yakışmayan bir yapı öngörmüştür. Bu tip yapılar sanat yapılarıdır. Şehrin havasını ruhunu ve kültürünü yansıtmalıdırlar. Yeni terminal binası ise maalesef büyük, çirkin bir kütle olmuştur. Bu yapıda dünya şehri İstanbul'un özelliğini yansıtan hiçbir unsur bulunmamaktadır. Ne söylediğimi, neyi eleştirdiğimi anlamayanların 120 yıl önce inşa edilmiş olan Sirkeci Tren Garı binasını ziyaret etmelerini tavsiye ederim...
       ***
     ÂBesim Tibuk yararlı bir tartışma baÅŸlatıyor. Bu tür büyük projeler derinliÄŸine tartışılmalıdır ki, daha sonraki iddialı projelere ışık tutsun...


Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr