Nasıl olur da b"ylesine büyük gürültüyle g"zaltına alınan "çete mensupları" daha ilk duruşmada toptan tahliye edilir. Sanıkların avukatı Ceyhan Mumcu çok ilginç bir iddiada bulunuyor bu soruyu yanıtlarken:- Çünkü müvekkillerim hakkında ileri sürülen iddialar ve delil diye ortaya konulan şeyler ipe sapa gelmez şeylerdi. Ortada çok açık ve çarpıcı bir komplo vardı...- Neydi bu komplo?- Bir büyük ve ünlü holding, Devlet Tiyatroları'nın kent merkezlerindeki kimi tiyatro binalarına g"z koymuştu. Rahmi Dilligil' den, bu yerleri kendisine devretmesini istiyordu. Amacı bu dev binaları ticari işyerine d"nüştürmekti... Müvekkilim bunu kabul etmediği için kendisine bu komplo kuruldu.İnsanın b"yle bir iddiaya inanası gelmiyor.. Gelmiyor ama sanık avukatı Ceyhan Mumcu iddiasında ısrarlı... Ve duruşma sırasında eğer sıkışırsa bu çok ünlü holdingin adını verecek gibi g"rünüyor... Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Rahmi Dilligil ile 9 tiyatrocu arkadaşı "çete kurmak", "zimmete para geçirmek" "g"revi k"tüye kullanmak" gibi ağır suçlamalarla g"zaltına alınmışlardı. Haber gazetelerde "Birinci Perde Operasyonu" diye takdim edildi. Sanıklar yaklaşık 4 ay süren cezaevi hayatından sonra geçenlerde ilk duruşmaya çıkarıldılar... Ve tümü serbest bırakıldılar. Aynadaki gibi... - Evet.. Hem de tamamen...- Peki diğer partilerin ve aydınların bu kararı eleştirmeye hakkı var mıdır?- Bir şartla evet...- Nedir o şart hocam?- Daha önce Fazilet Partililerin demokrasiye aykırı eylemlerini eleştirdilerse kapatma kararını da eleştirebilirler...- FPnin kararı eleştirmeye hakkı var mıdır?- Eğer geçmişte diğer partilerin kapatılmasını ve anti demokrat uygulamaları eleştirmişlerse bu defa kendilerinin kapatılmasını eleştirmeye hakları vardır. - Fazilet Partisinin kapatılması demokrasiye aykırı bir işlem midir hocam? "Tip"ik kompleks! "Resepsiyona bir kutu koymuşlar, üzerinde 'Tip Box' yazıyordu. İngilizcem olduğu için kutunun 'Bahşiş Kutusu' olduğunu anladım. İngilizce bilmeyenler için Türkçesi'ni de yazmışlar mı acaba, diye kutunun "bür yüzüne baktım, vardı (!). Türkçesi aynen ş"yleydi:-Tip Kutusu!" Dostumuz, hafta sonu tatilini Bolu - Abant'ta geçirmiş. "Tip'ik kompleks" diye nitelendirdiği olaya, kaldığı otelde tanık olmuş. Dinliyoruz. Hata düzeldi... Çünkü Derviş' in ağzından hiç sosyal cümle çıkmıyor. Derviş "İMF b"yle istiyor" diyor başka birşey demiyor. Yarım ağızla olsun "Halk b"yle istiyor, ülkenin çıkarı b"yle gerektiyor" yollu bir s"zü duyulmuş değil. İlk geldiği günlerde hastabakıcıların durumuna üzüldüğünü s"ylemişti. Orada kaldı. B"yle sosyal demokrat olunur mu? İnsan hem İMF'nin s"zcüsü hem solcu olabilir mi?Bu tür meraklar yoğunlaşırken Mustafa Balbay' ın, geçenlerde Cumhuriyet'teki k"şesinde aktardığı diyalog kafalardaki soru işaretlerinin ç"zülmesi açısından hayli rahatlatıcı oldu.TOBB eski Başkanı Fuat Miras ile Derviş konuşuyorlar. Miras, "Sizin yaptıklarınızı beğeniyoruz, destekliyoruz ama sosyal demokrat olduğunuzu s"ylemeniz hoş olmadı", deyince Derviş aynen şu karşılığı veriyor: - Haklısınız. O konuda dostlarım da beni uyardı. Sayın Derviş b"ylece hakkındaki kafa karışıklığını gidermiş bulunuyor. Teşekkürler Kemal Derviş zarif insan... Uygar insan... Bu tavırlarıyla seviliyor. Ama sosyal demokrat olduğunu s"ylemiyor hele hele sosyal demokrat parti kuracağından s"z edilmiyor mu? İşte o zaman kafalar karışıyor. Türkbank olayı šç yıl "nce 600 milyon dolar eden bankayı satayım derken işin içine mafyayı bulaştırmak. Satışı k"rletmek. Bankayı batırmak.. Sonunda da personeli işsiz bırakmak pahasına, borçlu holdinglere kıyakçılık olarak, bankayı tasfiye etmek... Mesut Yılmaz Bey'in başarılı icraatına iktidar ortaklarının başarıları eklenince sonuç b"yle oldu işte... Türkbank'a üç yıl "nce 600 milyon dolara müşteri buluyordu. Bugün tasfiye ediliyor. Nereden nereye? Gelenekçi kadronun yeni parti adı: " Saadet". Marşı da hazır: "Sensiz saadet neymiş, tatmadım bilemem ki?" Cihan Demirci m.asik@milliyet.com.tr