Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


     ÂEcevit hükümetinin geçen yıl Nisan ayında TBMM'de iÅŸbaşı yaparken okunan programında aynen şöyle bir cümle yer alıyordu:
     Â"Hükümetimizin bir baÅŸka önceliÄŸi de Anayasamızın 83 ve 100'üncü maddelerini deÄŸiÅŸtirilerek dokunulmazlığın sınırlandırılmasıdır..."
     ÂEcevit - Bahçeli - Yılmaz'ın verdikleri söz uyarınca... 83'üncü madde deÄŸiÅŸikliÄŸi ile milletvekili dokunulmazlığı sınırlandırılacak... 100'üncü madde deÄŸiÅŸikliÄŸi ile siyasetçilerin Yüce Divan'dan kaçış yolları tıkanacaktı.
       Üç lider halka söz verdikleri - milletvekillerinin haklarını daraltan - bu anayasa değişikliklerini şimdi unutmuş görünüyorlar.
       Buna karşılık... Milletvekili maaş artışını serbest bırakacak yolda bir Anayasa değişikliğini gündeme almış durumdalar.
       CHP Genel Başkanı Altan Öymen, önceki gün partisinin MYK toplantısında yaptığı konuşmada bu tutumu eleştirdi. Ve dedi ki:
     Â- Hükümet bir önceki dönemde CHP'nin gündeme getirdiÄŸi iki maddedeki Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸine sahip çıkar göründü. Bugün ise Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi konuÅŸulurken bu iki maddeden hiç söz edilmiyor. "Öncelik" diye ilan edilen deÄŸiÅŸiklikler aradan geçen 10 ayda unutulmuÅŸtur...
     Â
Özetle... Hükümet "istikrar"ı kurtarayım derken "tutarsızlığı" siyaset haline getirdi. Debelenip duruyor...

Velet haklı da...

       ANAP'ın önde gelen milletvekillerinden birine küçük oğlu demiş ki:
       - Yahu baba, madem herşeye sizin liderleriniz karar veriyor, siz neden Meclis'e gidip el kaldırıp indiriyorsunuz... Beş lider bu işi kendi aralarında yapsalar, size de bu zahmetten kurtulsanız daha iyi olmaz mı?
       Milletvekili bu olayı TBMM kulisinde anlatınca gazetecilerden biri sordu:
     Â- Siz ne yanıt verdiniz?
       - Ne diyeceğimi bilemedim.
     Â- Oysa "OÄŸlum, parmağımızı indirip kaldırmasak bu kıyak maaÅŸları nasıl hakederiz" diyebilirdiniz...

Balkan kazığı!..

       Haber, birkaç gün önce gazetemizde yer aldı. Bosna - Hersek, Kıbrıs Rum Kesimi'ni devlet olarak tanımaya hazırlanıyormuş. Bu amaçla Kıbrıs'ta Büyükelçilik açma çalışmalarına başlamış.
       İkinci haber dünkü gazetemizde yer aldı. Kosova'ya giden arkadaşımız Bilge Egemen, Kosovalı Arnavutların, Kosovalı Türklere Türkçe konuşmayı yasakladığını anlatıyordu. Kazara birisi Türkçe konuşursa, öldürülmek dahil, başına her türlü kötülüğün gelebileceğini, hatta geldiğini bildiriyordu.
       Çok değil, daha bir - iki yıl öncesine kadar Türkiye olarak bütün gücümüzle desteklediğimiz Bosnalılar ve Kosovalı Arnavutlar şimdi Türkiye'ye ve Türklere düşman gibi davranıyor.
       Bir yerde yanlış yaptık galiba... Acaba nerede?

Çan - kaya sesleri...

       Madem Demirel'i tekrar Cumhurbaşkanı seçmek istiyorlar. Bu kadar tavize, rüşvete, Anayasa değişikliğine ne gerek var. Demirel'e isim tashihi yaptırıp başka isimle seçsinler. Daha kolay olur..."
     ÂNecmi Işık

Böyle Başbakan'a...

       Meclis kulisinde dün Bülent Ecevit'in son Arnavutluk gezisinde Fethullah Hoca'nın okullarını övmesi konuşuluyordu. DSP grup toplantısından henüz çıkmış olan bir DSP'li milletvekili, "Daha neler oluyor, sizin haberiniz yok" diyerek biraz önce grupta tanık olduğu olayı aktardı:
     Â- Sabahki grup toplantımızda MuÅŸ milletvekilimiz Zeki Eker söz alarak kürsüye geldi. MuÅŸ'ta kendisini rahatsız eden bir olayı anlattı. Bu ilde iki Milli EÄŸitim Åžube Müdürü varmış. Tarikatçılık yaptıkları suçlamasıyla haklarında müfettiÅŸ soruÅŸturması baÅŸlatılmış. MüfettiÅŸler, soruÅŸturma sonucunda iddiaları haklı bulan bir rapor hazırlamışlar ve söz konusu iki kiÅŸinin görevden alınıp baÅŸka bir yere tayinini istemiÅŸler. Zeki Eker arkadaşımız, ortadaki bu müfettiÅŸ raporlarına karşın iki ÅŸube müdürünün tayinlerinin aylardır gerçekleÅŸmediÄŸinden, MuÅŸ'taki görevlerine hiçbir ÅŸey olmamış gibi devam ettiklerinden yakınınca Milli EÄŸitim Bakanımız yanıt vermek üzere kürsüye geldi. "Evet" dedi, "bu olay aynen arkadaşımızın anlattığı gibidir. Biz onları baÅŸka bir ile tayin etmek istiyoruz, ancak MuÅŸ Valisi iÅŸlemleri tekemmül ettirmediÄŸi için bu isteÄŸimizi gerçekleÅŸtiremiyoruz. Ben de MuÅŸ Valisi'yle karşı karşıya gelmek istemediÄŸim için olayın üzerine gidemiyorum."
       ***
       Batılı kimi merkezler irticayı Refah veya Fazilet gibi partiler eliyle yaymaya çalıştılar... 28 Şubat'a tosladı... Aynı işi şimdi ufak ufak DSP yöneticilerine yaptırıyorlar. İşler iyi yürüyor.


       ***
     ÂGaziantep 5 çekme sırasını savdı... Åžimdi sıra BABA'da!..
      Cihan Demirci

       ***

Teknik tahlil..

       Fenerbahçe'de teknik direktör arayışları sürerken... Okurumuz Uğur Aktan da bu arayışa karınca kararınca katılmış. Gönderdiği notta diyor ki:
       - Fener'in bu yılki teknik direktörlerini şöyle bir gözünüzün önünden geçiriniz... RıdvAN, Cemil TurAN, ZemAN, TurhAN... Şimdiki teknik heyet de malum: ŞadAN KalkavAN, Selim SoydAN...
     Â
Görüldüğü gibi Fatih Terim kafiye olarak Fenerbahçe'ye uymuyor.
       Fener'in yeni teknik direktörü çok muhtemelen sonu AN'la biten bir ad olacaktır!



Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr