Pen Yazarlar Derneği, Büyük Şair Nâzım Hikmet’in doğumunun 100’üncü yılı nedeniyle bir etkinlik düzenledi. Programa göre Pen Yazarlar Derneği üyeleri, pazar günü topluca (Nâzım’ın Türkiye’den kaçarken gemiye bindiği noktaya en yakın yer olan) Rumelifeneri’nde Barınak Restaurant’ta buluşarak birlikte öğle yemeğini yiyecek, Nâzım’dan şiirler okuyacak, daha sonra Teoman Südor’un Nâzım’ın şiirinden esinlenerek yaptığı "Ağustos Böceği ile Karınca" tablosunu kırmızı karanfiller eşliğinde suya bırakacaklardı.
Pazar günü Rumelifeneri’ne Pen Yazarlar Derneği’nin 155 üyesinden sadece ikisi (Hıfzı Topuz, Yalvaç Ural) geldi. Yazarlar Derneği yönetiminden ise sadece Başkan Üstün Akmen oradaydı. Motorla denize açılındı. Nâzım’ın kendisini Romanya’ya götüren Plehanov gemisine bindiği noktada tablo suya bırakılacaktı. Motorda bulunanlardan biri tablonun denize bırakılmayıp satılmasını, bedelinin derneğe irat kaydedilmesini önerdi. Bu konu tartışılırken Teoman Südor’un motora tablonun aslını değil çerçevelenmiş bir kopyasını getirdiği görüldü. Ünlü ressam aslını suya bırakmaya kıyamamıştı. Kopya kırmızı karanfiller eşliğinde dalgalara bırakıldı. Nazım ölüm yıldönümünde anıldı...
Rize Emniyet Müdürlüğü "İSO 9001 Kalite Belgesi" almak üzere çalışmalara başlamış... Kalite politikası, "... tarafsızlık ve eşitlik ilkesine bağlı, insana ve insan haklarına saygılı, halkın güven ve desteğini alarak huzur ve güvenliğin sağlanması amacına yönelik..." doğrultuda belirlenmiş...
Bu arada Müdürlüğe ait ek binada 45 metrekarelik iki oda kütüphane olarak ayrılmış. Halka ve öğrencilere de açık olacak bu kütüphane için açılan kitap kampanyasına herkesin katılımı bekleniyor.
*Yüzümüzün ve gözlerimizin rengi ne olursa olsun, gözyaşlarımızın rengi aynıdır...
Afrika Sözü
Galatasaray Spor Kulübü’nün internet sitesinde kulübün 1 numaralı kurucusu Ali Sami Yen’in 1909-13 yıllarında yaptığı bir genel kurul konuşmasındaki şu sözleri yazılı:
"Zamanımızda ilerlememek gerilemektir."
Milli Takım’ın Japonya başarısını kutlarken, yukarıdaki üç sözcüğü futbolla birlikte her alana uyguladığımız günlerin yakın olmasını dileyelim...
Tek bir adam koskoca bir işletmede neyi değiştirebilir? Çok şeyi... Bazen her şeyi... Türkiye Denizcilik İşletmeleri’nin başına getirilen Erkan Arıkan bu paslanmış kurumu değiştirmek için işte öylesine kapsamlı bir çabanın içinde...
Şehir Hatları İşletmesi’ne bağlı iskeleler, vapurlar, büfeler son yıllarda sapır sapır dökülüyordu. İki yıl önce getirilen Arıkan bir program dahilinde Şehir Hatları’nı yeniliyor. Ortaköy, Bebek, Emirgan iskeleleri tamamen yenilendi örneğin. Artık içlerinde klima tesisatı bile bulunuyor. Sırada karşı tarafın, Anadolu yakasındaki iskelelerin onarımı var...
Şehir Hatları vapurları, (örnek olarak önce Barış Manço yenilendi) teker teker elden geçiriliyor. Arka taraflarına birer lüks mevki ekleniyor. Tahta sıraların üzerine minder geçiriliyor. Garsonlar tek tip elbiseye dönüyor. Şehir Hatları büfelerinde hanım garson çalıştırma zorunluğu gelmiş. Yolcular arasında nara atarak dolaşan bir karış sakallı garson tipi (inşallah) tarihe karışıyor.
İstanbul’un dört bir yanı deniz. Ancak taşımanın sadece yüzde 4’ü deniz üzerinden geçiyor. Çünkü halk denize sırtını dönmüş. Anadolu insanı denizden korkuyor. Son yıllarda vapurların pisliği ve iticiliği de eklenince vatandaş deniz yolunu kullanmaz olmuş. Genel Müdür Arıkan kararlı konuşuyor:
- Amacımız denizi insanlarımız için cazip hale getirmek, deniz taşımacılığının payını yüzde 10’a yükseltmek, halkla denizi barıştırmak...
Erkan Arıkan meslekten denizci.. Henüz 42 yaşında bir gemi mühendisi... Esas büyük projesi ise Karaköy Rıhtımı ve Salıpazarı’nı İstanbul’un otel ve kongre merkezine dönüştürmek... Hayli ileri bir aşamaya varan bu olağanüstü projeyi bir başka yazıda anlatacağız.