Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Galatasaray'ın Milan'ı 3 - 2 yenmesi yurt içinde, yurtdışında, yavru vatan Kıbrıs'ta, dış temsilciliklerimizde ve dünyada büyük yankı yarattı. Hemen herkes bu sonucu kendince değerlendirdi, yorumladı. Peki, kimler nasıl mı yorumladı? İşte birkaçı...
       Galatasaray Başkanı Faruk Süren: Çok anlamlı bir galibiyet. Bir sürü Swiss frank gelecek, Florya'daki personelin birikmiş maaş alacakları ödenecek. Benim için bu galibiyetin anlamı bu...
     ÂFatih Terim: Acılı Adana kebabı ile pizza arasındaki lezzet farkını anlamayanlar vardı. Sahada gösterdik. Daha ne gösterelim?..
       GS kalecisi Claudio Taffarel: Çok güzeel, çok güzeel...
       FB Başkanı Aziz Yıldırım: İspanyol hakem açıkca Galatasaray'ı tuttu. Anlaşılıyor ki bunlar UEFA'yı da kafakola almışlar. Milan yöneticileri kendi kulüplerinin hakkını koruyamıyor. O yüzden harekete geçerek hakemi UEFA'ya, UEFA'yı da hakeme şikayet edeceğiz...
     ÂMehmet AÄŸar: Susurluk'un 3'üncü yıldönümünde aldığı 3 gollü galibiyetle Galatasaray bana en güzel hediyeyi verdi...
     ÂAf bekleyen bir mahkum: Galatasaray benim taktiÄŸi uyguladı. Milan'ı önce bayılttı sonra boÄŸdu. Ah bir de kan çıksaydı...
     ÂAdının açıklanmasını istemeyen bir FB yöneticisi: Hakan Şükür tarzında bir santrfor arıyor ama bulamıyoruz. Aynı zamanda Suat Kaya tarzında bir ön libero, Okan Buruk tarzında bir kanat oyuncusu, Tugay tarzında bir orta saha, Fatih Terim tarzında bir teknik direktör arayışı içindeyiz. Anlayacağınız, Galatasaray tarzında futbol oynayan bir takım arıyoruz. Aklınızda olsun.
       Federasyon Başkanı Haluk Ulusoy: Milan'ın da avradını...
       BJK Başkanı Süleyman Seba: Kıymetli rakibimizi Berlin ve Milan şeyi için şeediyorum...
       Büyük Başkan Ali Şen: Bu galibiyetin tek sorumlusu Hertha Berlin ve Milan'a teşvik primi göndermeyi ihmal eden bugünkü beceriksiz yönetimdir.
     ÂHüsamettin Özkan: Ben o sırada Beyefendi'yi seyretmekte olduÄŸum için maçı seyredemedim. Maçı televizyondan seyreden Beyefendi, Galatasaray'ı beÄŸendiÄŸine ve kutladığına göre bana söz düşmez. Åžimdi izin verirseniz Beyefendi'yi biraz daha seyretmek istiyorum.

       ***
       IMF'ye verilecek mektup hazırmış.
       Mektuba pul olarak da lirayı yapıştırsınlar bari.
       ***

Gündeme bak!..

       Ülke, çağın en büyük felaketiyle sarsılmış; 20 bine yakın insanını yitirmiş... Enkaz kaldıracak, yaralar sarılacak. Kışa çadırda giren onbinlerce insanı en kısa sürede çamurun içinden çıkarmak, yaşama yeniden döndürmek gerekiyor... Nasıl ve kimlerin yönetiminde olacak peki bu?..
       CHP Genel Sekreter Yardımcısı Bekir Yurdagül soruyor:
       - Bunca zorlu bir dönemden geçerken şu gündemimize bir bakın... Bir ihtiyaç olarak görünmeyen "af" konusu öncelikli tartışma konumuz... Kimse merak etmesin, "af" yüzünden koalisyon bozulmaz. Hükümet ortakları birbirine mahkum. Bu bir danışıklı döğüş. 17 ağustos depremini ve sonuçlarını unutturmaya çalışıyorlar. İktidar partilerinden af konusunda sarfettikleri gayretin yüzde 1'ini ağırlaşan kış koşullarında çadırda yaşam mücadelesi veren insanların sorunlarının çözümü için harcamalarını istiyoruz..

       ***
       Bu ülkede otomobillere atılan "İmza" sahte çıkabilir ama yazarların kitaplarına attıkları "imza" hep gerçektir, haydi TÜYAP Kitap Fuarı'na!...
       ***

Ä°lkokul makbul...

       Faksımıza ulaşan notun altında Antalya'daki tüm mimar ve mühendis odalarının imzası var... Kamu kesiminde çalışan mühendis ve mimarların maaşlarıyla ilkokul mezunu işçilerin aylıklarını "karşılaştırmalı" olarak vermişler... Açık ve seçik... İlkokul mezunları ikramiyeler de eklendiğinde teknik üniversite mezunlarından fazla aylık alıyor kamu kuruluşlarında... Demiryolu, liman ve devlet hava meydanlarındaki durumdan birkaç örnek:
       İlkokul mezunu gemici (501 milyon lira), ilkokul mezunu bekçi (466 milyon lira), ilkokul mezunu şoför (452 milyon lira), ilkokul mezunu vasıfsız işçi (315 milyon lira)
       Buna karşın... Teknik üniversite mezunları ne mi alıyormuş?.. Görelim:
       Makina mühendisi Baş Mühendis (254 milyon lira), Makina mühendisi Proje Kontrol Mühendisi (237 milyon lira), Proje Kontrolörü - Mimar (237 milyon lira)
       Yorumunu yine önümüzdeki metinden okuyoruz...
       "Trilyonlarca liralık yatırımların planlanmasından uygulanışına dek her aşamada sorumluluk üstlenen, denetleyen, hak edişlere imza koyan, sanayi ve üretimin temel unsuru olan, sürekli sırtları sıvazlanıp yeri geldiğinde övgüler düzülen mühendis ve mimarların ücretleri görüldüğü gibi onur kırıcı bir düzeye düşmüştür. O kadar ki, kamu kesimi mimar veya mühendisleri maiyetlerinde çalışan ve konumu gereği ciddi herhangi bir sorumluluk taşımayan vasıfsız bir işçiden bile daha az ücret almaktadır. Eğitim almış olmanın, ciddi sorumluluk üstlenmenin bedeli bu mu olmalıdır?.."

Amerikalı aklı...

       IMF heyeti yine Ankara'da...
       Yine "stand by" görüşmeleri... Yine sıkıntı. Yine bitmeyen pazarlık ve tartışmalar... Görüşmelerin uzamasından sıkılan Amerikalı uzmanlardan biri dün bizim Türk uzmanlardan birinin kulağına eğilmiş:
     Â- Benim bir fikrim var...
       - Nedir?
     Â- Siz ÅŸu "stand by" anlaÅŸmasını Cavit ÇaÄŸlar'la yapsanıza...
       - Neden?
     Â- Eee, onda IMF'den daha fazla para var. Ãœstelik para sizin paranız.
     Â
Doğrusu fikir parlak. Hükümete iletiyor, Cavit Çağlar'la stand by görüşmelerinin bir an önce başlatılmasını diliyoruz.



Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr