Gün içindeki e-mail trafiği arasında Dr. Ekrem Atbakan‘ın yardım çığlığını görmezden gelemiyoruz...
Sayın Atbakan Darülaceze’lerimizin şiddetli bir " maddi - manevi" desteğe ihtiyacı olduğunu ve özellikle kendisinin görev yapmakta olduğu Darülaceze’de 328 kimsesiz ve bakıma muhtaç yaşlıya hizmet ettiklerini ama yetersiz kaldıklarını belirtip, yardımseverlere aşağıdaki mütevazı isteklerini bildiriyor.
1. Sigara (psikiyatrik sigara bağımlısı olan hastalar için.)
2. Yetişkinler için hasta altı bezi ( her gün 127’sinin altı bağlanıyor)
3. Çeşitli tıbbi sarf malzemeleri
4. Ara sıra gelip, hiçbir iş yapmadan acezelerle sohbet edip hem onları, hem de kendilerini mutlu edecek gönüllüler.
5. Kendi işyerleri, şirketler ve tanıdıkları diğer insanlara ulaşmamıza yardımcı olacak iletişim gönüllüleri.
Bu yardım çağrısına bir katkım olsun diyorsanız;
Dr. Ekrem Atbakan’a Kayışdağı - İSTANBUL Darülaceze Tesisleri’nden , ve 0216 - 527 08 72 - 77 (dahili 156) telefon numaralarından ulaşabilirsiniz.
İnsan hemcinslerine sadece kötülük etmek için kötülük eden tek hayvandır.
Kâbil’de Afganistan nöbetini sürdürmekte olan Associated Press muhabiri Murad Sezer telefonda:
- Malum, cuma günleri burada tatil. Tatilde özel eğlenceleri var Afgan dostlarımızın: Köpek dövüşü, horoz dövüşü, keklik dövüşü... Kabileler arası kavga / savaş olmazsa, ki son günlerde yine birbirlerine girmeye başladılar, tatil günlerinde mutlaka bir şeyler dövüştürüyorlar. Olmadı yumurta tokuşturuyorlar. Hem de kıyasıya... İddiasız ve gerilimsiz bir an gözlemek mümkün değil. Manzarayı gördükçe kalıcı barışın buralardan henüz epey uzak olduğunu düşünüyorum. (Umarız oralarda bir de FB - GS rekabeti başlamaz)
AKP tüzüğünde yapılan değişikliğe göre lideri eleştirenler partiden atılacakmış.
"Atmayın Recep Bey, din kardeşisiniz..."
Herhangi bir bankanın danışmanı veya yönetim kurulu üyesi olmayan o yüzden ekonomiye "bankanın" değil halkın gözlüğüyle bakan Prof. Nalan Ölmezoğlu’na:
- Hocam ekonomi iyiye gidiyor galiba, olumlu sinyaller varmış, diyecek oluyoruz.
Diyor ki Hocamız:
- Milli gelirimiz yüzde 9 geriledi. İşsizlik oranları resmi rakamlarla yüzde 10’un üzerinde. DİE istatistiklerine göre, eğitimli gençler arasında işsizlik Türkiye genelinde yüzde 27, kentsel bölgelerde yüzde 30... Sizce, geçen yıldan daha iyi olduğumuz söylenebilir mi?
- Gidiş hangi istikamete Hocam?
- Her şey yolunda gider de 2002, 2003 ve 2004’te sırasıyla yüzde 3, yüzde 5 ve yüzde 5 büyüme hedefleri tutturulursa, 2004 yılında yeniden 201 milyar dolar seviyesine (1998’deki düzey) geleceğiz.
Özetle... Durumumuz iç açıcı değil... Fakir geçmişimizi bile özlüyoruz. Ne söylediğini bilen bir başbakana, bir ekonomik seferberliğe, üretim kampanyasına, insanca yaşama hamlesine ihtiyacımız var. Ancak biz kendimizi mankenlerle avutup televole ile vakit öldürüyoruz.
- Politikacılar askerlerden korkar.
Politikacılar hırsızlık yapmaz, demokrasiye ve laik Cumhuriyet’e sahip çıkarlarsa, korkacak ne var?
"Peygamberin Museviydi, pizzan İtalyan, kahven Brezilya, otomobilin Japon, yazın Latince, tatillerin Türk, rakamların Arap...
Ve yabancı diye komşunu beğenmiyorsun...
The Marmara Oteli’ni basan Mustafa Yıldırım’la görüşmeyi İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir yaptı.
Adamın elinde uzun namlulu silah var. Polis timleri çelik yelek giymiş. İlin en üst düzey güvenlik yetkilisi, resepsiyona gider gibi rahatça teröristin yanına gidiyor.
Acaba bu terörist solcu olsaydı, yine bu kadar rahat gidebilir miydi?
Çeçenistan adına eylem yapanların emniyet güçlerinde oluşturdukları bu "güvenin" kaynağı ne acaba?