Bu nasıl seçim?

       Ankaralı arkadaşımız ve meslektaşımız Attila Aşut, yıllar önce bir konut kooperatifine üye oldu. Bu şekilde ev sahibi olmaya niyetlenen pek çok kişinin başına gelen olay arkadaşımızın da başına geldi. Çoğunluğunu Sayıştay'da çalışan denetçi ve üst düzey bürokratların oluşturduğu kooperatifin 10 yıl süreyle başkanlığını yapan kişi, hakkındaki yolsuzluk iddiaları ayyuka çıkınca, genel kurul tarafından oybirliğiyle bu görevinden uzaklaştırıldı. Ayrıca, hazırlanan yolsuzluk dosyası savcılığa intikal ettirilerek hakkında birçok hukuk ve ceza davaları açıldı. Olayın ilginç bir yanı da yolsuzlukla suçlanan kişinin Sayıştay'da denetçi, onu yolsuzlukla suçlayan ve dava açan üyelerden birinin de aynı kurumda daire başkanı olmasıydı..
       Arkadaşımız Attila Aşut, geçenlerde aldığı bir haberle adeta sarsıldı. Yolsuzlukla suçlayıp mahkemeye verdikleri "Sayıştay Uzman Denetçisi" ünvanına sahip eski başkanları, YÖK Denetleme Kurulu üyeliğine aday gösterilmişti.
       Bu zat nasıl mı aday gösterilmişti?
       Sayıştay içinde yapılan bir seçim sonucu...
       Şu anda mahkemesi süren bir yolsuzluk sanığının Sayıştay tarafından YÖK denetçiliğine aday gösterilmesi bize hayli ilginç geldi.
       Acaba Sayıştay ve YÖK'tekilere olağan geliyor mu?

Yağma Hasan'ın böreği!

       Turistik kıyılar nasıl yağmalanıyor? Devlet bu olaya nasıl bakıyor? Antalya yerel basını ve büyük gazetelerin Akdeniz eklerinden yararlanarak bir örnek olay aktaracağız sizlere...
       Güneyin en önemli turistik ilçesi Kemer'in Kiriş bölgesinde... Hazineye ait dere yatağı doldurularak üzerine 48 dükkan inşa ediliyor. Dükkanları yapanlar Kemer Belediye Başkanı Hasan Şeker'in kardeşleri... Bir söylentiye göre Hasan Şeker de malikler arasında... Dükkanların büyük bölümü geçen yaz başında kiraya veriliyor. Yörede kiralar astronomik... Mesela 20 metrekarelik bir dükkanın yıllık kirası 50 bin mark dolayında.. Kiracılar bu bedelleri ödeyip dükkanlara yerleşiyorlar. Ancak kiracılardan Ali İhsan Sav adlı şahıs, arazinin devlete ait ve kaçak olduğunu anlayarak kira bedelini ödemekten kaçınıyor. Bunun üzerine Hasan Şeker'in kardeşlerinden Hamza Şeker pompalı tüfeğiyle dükkana baskın düzenliyor. Traktörle dükkanın içine kadar girerek ateş ederken Ali İhsan Sav da tabancasıyla karşılık veriyor, o arada yoldan geçen bir genç kaza kurşunuyla ölüyor...
       Bunun üzerine Hamza Şeker ve kiracısı Ali İhsan Sav tutuklanarak cezaevine konmuşlar.. Devlet dükkanların bulunduğu arazinin hazineye ait olduğunu işte bu olaylar sırasında tespit ediyor.. Konuyla ilgili inceleme başlatan Kaymakam Oğuz Çelikhatiboğlu, Kemer Belediyesi'nden ilgili yerin paftası, imar planı, ölçekli haritalarını istetiyor. Ancak belediye, istenen belgeleri vermiyor, tesbit çalışmalarını engellemeye çalışıyor. Kaymakam, Antalya'dan getirdiği kadastro teknisyenleriyle bu yerlerin Hazineye ait olduğunu saptıyor. Peşinden de dükkanların tahliyesi başlatılıyor. Ardından yıkım işlemleri başlatılacak...
       Peki başka ne olmuş? İçişleri Bakanlığı, Belediye Başkanı Şeker hakkında soruşturma başlatmış mı? diye soracak olursanız...
       Tam tersine ANAP'lı Belediye Başkanı Şeker, Kaymakam'ı "İşe geç geliyor, memurlara kötü muamele ediyor vs." diye İçişleri Bakanlığı'na şikayet etmiş, Bakanlık müfettiş göndererek şikayeti incelemeye başlamış...
       Yakında Kaymakamın bir başka ilçeye tayin edilip Belediye Başkanı'nın dükkanlarına kavuştuğu haberi gelebilir. Gerçi İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'dan umulmaz. Ama burası Türkiye... Neler neler olmuyor?

     ÂMasal çabucak anlatılır ama iÅŸler kolay yapılamaz.
     ÂAnonim

Ata gazı

       Türkmenbaşı Sapar Muratov:
       - Atalarınızın gazı size çok uyar, demiş.
       Bu sözleri gazetede okuyan Prof. Akın Yıldız şu notu göndermiş:
       "İstanbul'da dolaşan Temel, Rize plakalı arabayı görünce lastiğin sibobunu gevşetmiş ve burnunu dayamış. Ne yaptığını soranlara - Hasret cidereyrum, memleket havası koklayrum - demiş.
       Biz de artık atalarımızın gazını hem yakar, hem de memleket havası koklarız..."

Cihan Demirci’den LAFORİZMA

       Kızılay’ın başına bu kez de
       Kemal Demir’in sağ kolu gelmiş...
       Sol kolu yardımcısı olmuştur,
       vücudunun diğer bölümleri de genel idare kurulundadır mutlaka!..

Hoca maçta...

       Geçenlerde ölen Erzurumlu Naim Hoca futbola çok düşkündü... Koyu Erzurumspor taraftarıydı. Şehre deplasmana gelen takımları havaalanında karşılayacak kadar da centilmendi...
       Erzurum'da yayımlanan Temmuz dergisi, son sayısında Naim Hoca'nın maç maceralarını aktarmış... İşte onlardan biri...
       Erzurumspor, Eskişehirspor'la oynayacak... Kritik bir karşılaşma... Naim Hoca maçtan önce ellerini açıp dua ediyor:
     Â- Allahım, Erzurumspor'u layık olduÄŸu yere çıkar!..
       Erzurumspor maçtan 2 - 0 yenik ayrılınca... Naim Hoca yine ellerini açıyor:
     Â- Allahım, Erzurumspor'u layık olduÄŸu yere indir!..


Yazara E-Posta: m.asik@milliyet.com.tr