Kızılderililer üzerine kitap yazan Şair Sunay Akın anlattı...
Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi NASA, aya göndereceği astronotları yürüyüş eğitiminden geçirmek için ülkenin en verimsiz çorak alanına göndermiş. O bölgede yanlızca Kızılderililer yaşıyormuş. Çünkü ellerinde daha uygun topraklar yok. Yürüyüş provalarını bir tepeden yaşlı bir kızılderili ile torunu izliyormuş. Yaşlı kızılderili put gibi. Provalar sonunda astronotların dikkatini çekmiş bu adam. Gitmişler yanına, sohbet etmek istemişler ama ihtiyar kızılderili kendi anadilinden başka dil konuşamıyor. Toruna dönmüş astronotlar:
"Biz aya gidiyoruz. Dedene söyle aya bir mesaj göndermek istiyorsa işte teybimiz..."
Kızılderili astronotların teybine kendi dilinden bir şeyler söylemiş..
Bir başka Kızılderiliye bandı çözdürmüş astronotlar...
Diyormuş ki ihtiyar Kızılderili aya gönderdiği mesajda:
" Bu adamlara dikkat edin. Elinizdeki bütün toprakları alabilirler!"
***
Kızılderililer ellerinden bütün topraklar gidince akıllandı. Biz de akıllanacağız inşallah.. Ne zaman mı? Niyet mektuplarının sonuncusunda elimizde avucumuzda kalan son varlıkları emperyalizme teslim ettiğimizde tabii..
"Geçmişin tehlikesi esir olmaktı, geleceğinki ise robot."
E.Fromm
Akmerkez'de sağa sola koşuşturan iki gençten adam çarpışmışlar.. Biri:
- Yahu kusura bakma karımı kaybettim de, demiş...
Öteki:
- Sorma ben de karımı kaybettim...
- O zaman ararken birbirimize yardımcı olalım...
- Olalım, senin karın nasıl biriydi...
- Sarışın, mavi gözlü, 1.75 boyunda, askılı elbiseli, kırmızı mini etekliydi... Seninki?
- Boşver benimkini gel önce seninkini bulalım...
***
Söz Akmerkez'den açılmışken... Adamın biri hasta yatağında vasiyetini yazmış: "Öldüğümde beni Akmerkez'e gömün"...
Arkadaşları sebebini sormnuşlar:
- Karımla kızım böylece haftada bir ziyaretime gelmiş olurlar, demiş.
Okurumuz D.M çektiği notta Casino'ların (kumarhanelerin) yeniden açılmasını öneriyor... Bu kararın döviz gelirini ve gençlere iş imkanını arttıracağını söylüyor.
Biz geçmişte kumarhanelere karşıydık.
Artık önemsemiyoruz...
Neden mi?
Çünkü Ecevit - Bahçeli - Yılmaz Türkiyesi'nde yaşıyoruz.
Casino'larda ahlak vardı!
Paranızı bastırdığınızda az da olsa kazanma ihtimaliniz mevcuttu...
Ecevit - Bahçeli - Yılmaz patronajındaki Türkiye'de vatandaşın kazanma ihtimali yoktur.
Son 8 ayda peşpeşe gelen iki krizle bankadaki birikimlerinizin yarısı uçtu. Aylık gelirimiz yarı yarıya düştü. Geri kalan parayı da benzin, telefon, elektrik, doğalgaz zamlarıyla sürekli cebimizden çekiyorlar.
Siz istediğiniz kadar "Ben maceraya girmem, kumar oynamam, emeğimle kazandığım üç kuruşu kimseye kaptırmam" deyip durunuz.
Emeğiyle geçinen bir TC vatandaşı iseniz mecburen kumardasınız.
Hortumcu - Siyasetçi - Bürokrat üçgeninde yer kapamamışsanız...
Hiç kazanma şansınız yok. Hep kaybedeceksiniz...
Kumarhaneler açılırsa açılsın.
Orada ahlak vardı! Küçük de olsa para kazanma şansınız vardı.
Büyük kumarhanede hiç şansınız yok...
Okurumuz Sinan Hakkıyendi gerçekçi bir isim değişikliği öneriyor:
"Türk cumhuriyetlerinin adları malum: Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Kazakistan" vb... Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin adının değiştirilmesini öneriyorum. Adı "Kazıkistan" olsun. Çünkü bu ülkenin vatandaşları, yıllardır kazık üstüne kazık yiyerek yaşıyorlar. Adımız kendimize uysun derim.