Yazdıklarını okuyorum, söylediklerini dikkatle dinliyorum..
Evetçilerin neden evet dediğini anlamaya çalışıyorum..
Şimdiye kadar işin içinden çıkamadım..
***
Mesela diyorlar ki; terör bitecek..
Hangi terör bitecek?
PKK terörü mü? IŞİD terörü mü? DHKP-C terörü mü?
Ne olacak?
Kandil silaha veda mı edecek? PKK militanları dağdan mı inecek? Dağdan inerken silah depolarını, erzak depolarını, mağaralarını imha mı edecekler?
***
IŞİD terörü nasıl bitecek?
Türkiye’ye sızıp eylem yapmaktan vaz mı geçecekler? Hücre evlerini kapatıp silahlarını polise teslim mi edecekler?
Yazdıklarını dikkatle okuyorum, söylediklerini dikkatle dinliyorum..
Terör bitecek diyorlar ama nasıl biteceğini izah etmiyorlar..
***
Mesela diyorlar ki; Krizler tarihe gömülecek, bir daha kriz olmayacak..
Ne krizi?
Ekonomik kriz tabii..
Daha da ötesi, Türkiye uçacak diyorlar..
Soru şu.. Şu anda faiz yüzde 11, işsizlik oranı yüzde 12, dolar 3.60, enflasyon TÜFE’de yüzde 9.22, ÜFE’de yüzde 13.62..
Bu rakamlar normalse mesele yok..
Yüksekse kriz habercisiyse, tehlike sınırıysa, sormadan edemeyeceğim..
Ne olacak da..
Ne değişecek de..
Faiz yüzde 6’lara.. Enflasyon yüzde 5’lere.. İşsizlik yüzde 4’lere inecek..
Dolar bir lira demiyorum, iki lira seviyesine inecek..
Yazdıklarını dikkatle okuyorum, söylediklerini dikkatle dinliyorum..
Bir daha kriz olmayacak, Türkiye uçacak diyorlar ama nasıl uçacağını izah etmiyorlar..
FETÖ’cü hâkimlerin kumpas davaları..
Adalet Bakanlığı; ‘Altından kalkılamaz, mahkemelerin iş yükü zaten fazla’ diyor ama başka çare de görünmüyor..
Fethullahçı savcıların açtığı davalar..
Fethullahçı hâkimlerin verdiği kararlar yok hükmünde sayılmalı..
Başka çare yok..
***
Çarpıcı örneklerden biri İzmir’de..
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu örgüt lideri ilan edilmişti..
397 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyordu..
Tek başına değil tabii..
129 sanık daha vardı..
Sonuç; beraat..
***
397 yıl hapis isteminden beraate..
Yargıya bakın!.. Sebep?
Dava kumpasmış!..
Fethullahçı polisler, savcılarla, hâkimlerle Kocaoğlu’nu alaşağı etmek için tezgâh kurmuşlar..
***
Fethullahçılar bu ülkeyi hiç sevmemiş.. Çünkü bir ülkeye yapılacak en büyük kötülüğü yaptılar..
Yargıyı sıfırladılar..
Hâkim-savcı saygınlığını bitirdiler..
Güvenilmeyecek kurumlar listesinin başına koydular..
***
Doğru değil biliyorum..
Ama maalesef gördüklerimizden, bildiklerimizden yaşadıklarımızdan sonra artık her davaya aynı gözle bakar olduk..
Acaba tezgâh mı?
Acaba kumpas mı?
Maalesef!..
Tek istedikleri iddianame..
Muhalefet iddia ediyor; hapiste yüzlerce gazeteci var.. Sayı 150’yi aştı..
İktidar diyor ki; gazetecilik faaliyetinden dolayı tutuklu tek bir kişi bile yok..
Biri var diyor..
Diğeri yok diyor..
Gerçeği nasıl bileceğiz, nasıl öğreneceğiz..
Tek yolu var; iddianamelerin yazılıp davaların başlamasıyla.. Savcının iddiasına bakacağız, o iddianın delillerine bakacağız..
***
Hapisteki gazeteci arkadaşlarımın da tek istediği bu.. İddianamenin bir an önce yazılması..
Cumhuriyet’teki arkadaşların.. Murat’ın da, Kadri’nin de, Akın’ın da, Güray’ın da, Turhan’ın da, Musa’nın da, Bülent’in de, Mustafa Kemal’in de, Önder’in de, Ahmet Şık’ın da..
Tek istedikleri bu..
İddianamenin yazılması..
***
Sadece onlar mı?
Ahmet Altan da, Mehmet Altan da..
Nazlı Ilıcak, Şahin Alpay, Mümtaz’er Türköne de, Ali Bulaç da ve diğerleri de..
Aslında biz de..
Kamuoyu da.. İddianame bekliyor..
Neymiş suçları, neden tutuklular bi öğrenelim..
