Doların siyasi ayağı

İktidar diyor ki..

Tamam, enflasyon beklenenin üzerinde ama ekonominin öteki verileri gayet iyi..

İhracat 155 milyar doları aştı, turizm gelirlerinin bir hayli iyi olacağı şimdiden belli..

Şimdiden rekor kırılmaya başladı..

Turizm eski günlerine dönüyor..

Türkiye geçen yıl Türkiye yüzde 7.4 büyüyerek herkesi şaşırttı..
Son çeyrekte yüzde 11’le rekor kırdı..

Büyüme 2018’de de sürdü..

İlk çeyrekte yüzde 7’nin üzerinde büyüme bekleniyor..

***

İktidar teşviklerle, kredilerle, vergi indirimleriyle, alacaklarını yeniden yapılandırıp taksite bağlayarak ekonomiyi canlı tutmaya çalışıyor..

Eee..

Bu dolar neden durmuyor?

***

Şu söylenebilir.. Dolar sadece bizde değil tüm para birimlerine karşı değer kazanıyor.. ABD faizleri yükselterek doları çekiyor..

Doğru..

Doların yükselişinde dış etki var ama en ağır darbeyi bize vurdu..

Dolar karşısında en çok eriyen para birimi TL oldu..

Neden?

Ekonomik nedenlerini biliyoruz; cari açık, özel sektörün dış borcu, dövize olan ihtiyaç ve birbiriyle bağlantılı birçok neden..

Peki, doların siyasi ayağı yok mu?

Olmaz mı?

Gelin sıralayalım..

BİR: Saray’la Merkez Bankası uyumlu çalışmıyor.. Daha doğrusu, aynı fikirde değil.. Saray danışmanları ve dolayısıyla Cumhurbaşkanı faizin sebep, enflasyonun sonuç olduğunu düşünüyor..

Merkez Bankası ise enflasyonun sebep, faizin sonuç olduğu görüşünde..

Saray faizin indirilmesinde ısrarlı, Merkez Bankası ise, tam tersi, yükseltilmesi gerektiğini savunuyor..

Bu durumda önünü göremeyen piyasa dolara, euro’ya sığınıyor..

***

İKİ: OHAL düzeni hâlâ devam ediyor.. İktidarın OHAL’e dayanarak her konuda KHK çıkarabilecek olması özellikle yabancı yatırımcıda kuşku doğuruyor.. Güven duymadığı için gelmiyor..

***

ÜÇ: İktidarın her konuda çıkardığı KHK’lara yargı yolunun kapalı olması tedirginlik yaratıyor.. Anayasa Mahkemesi’nin de KHK’ları görüşmeyi reddetmesi yargının devre dışı kalmasına neden oldu..

Yani KHK’larla yapılacak düzenlemeye karşı itiraz edilecek merci yok..

Bu sebeple, birçok yatırımcı yurt dışında yatırım yapmayı tercih etti.. Veya yatırımlarını yurt dışına kaydırdı..

***

DÖRT: Serbest kambiyo uygulamasının devam edip etmeyeceği de belirsiz.. Kontrollü kambiyo uygulamasına geçileceği dedikodusu dövizin ateşini söndürmüyor..

***

BEŞ: Eline üç kuruş para geçen yarın belki daha da kötü olur diye dolara yatırım yapıyor.. Dolar psikolojik etkiyle beş liraya koşuyor..

***

Dün yine rekor kırdı. Dolar 4.6’ya, euro 5.4’e göz kırptı..

Seçimde üç olasılık

Kim ne derse desin seçim iyidir.. Demokrasinin birinci koşuludur..

Meydanlar şenlenecek ama bir o kadar da gerilecek..

Bu seçim zorlu geçecek..

Çünkü 24 Haziran’da sadece bizi yönetecek iktidarı seçmeyeceğiz.. Rejimin nasıl olacağına da karar vereceğiz..

Önümüzde üç olasılık var..

BİR: Cumhur İttifakı hem bakan çıkarır hem de yasama organında çoğunluğu elde eder.. Türkiye başkanlık seçimine geçer.. Bütün kurum ve kurallarıyla yeni rejim
inşa edilir..

***

İKİ: Millet İttifakı hem bakan çıkarır hem de yasama organında çoğunluğu sağlar.. HDP de katkı sağlar.. Parlamenter rejime dönüş hazırlıkları yapılır.. Anayasa değişikliğiyle, yeniden referanduma gidilir..

***

ÜÇ: Pata çıkması durumu.. Yani başkanın ayrı bloktan, Meclis çoğunluğunun ayrı bloktan olması hali..

Yani başkanla yasama organı rejim konusunda, Türkiye’nin nasıl yönetilmesi konusunda ayrı düşünmesi..

Ne olur sorusunun yanıtı şimdilik yok.. Ama her halükârda taraflar asgari müştereklerde anlaşmak, uzlaşmak zorunda..

Bu seçim yeni bir seçimi doğurmaz..