MHP, ideolojik parti ama kadro partisi değil, ekip partisi değil.
Tek adam partisi..
Kuruluşundan beri öyle..
Alparslan Türkeş kurdu.. Başbuğ dediler..
Tek belirleyici, tek seçici oydu..
MHP, Türk milliyetçiliği temelli politika yaptı.. Konjonktüre göre, terörün seyir defterine göre, PKK şiddetinin dozuna göre oy oranları değişti.. Başbuğ vefat edince yerine Bahçeli seçildi..
Felsefesinde en küçük bir değişiklik olmadı.. MHP hem bu özelliğini korudu hem tek adam partisi olma özelliğini..
***
Bahçeli bu işi iyi götürdü.. Türkeş’ten sonra tek adam yönetimini sürdürmek, tabana kabul ettirmek, emir demiri keser politikası izlemek zordur..
Bahçeli karizmatik lider değildi ama güçlü, otoriter, parti tabanını tanıyan liderdi..
Türkeş gibi o da tek adam oldu..
19 yıldır MHP’yi tek başına yönetiyor..
Tabii ki yanında yöresinde olanlar var.
Tabii ki ekibi var..
Tabii ki istişare ettiği danışmanları var..
***
Bahçeli, PKK endeksli politika izledi.. Türk milliyetçiliği dalga boyu yükselince MHP’nin de oyu yükseldi, o dalga boyu normale dönünce MHP de aşağıya indi..
Mesela Öcalan Kenya’da yakalanıp Türkiye’ye getirilince MHP 1999 seçimlerinde yüzde 17.9‘u gördü..
Görüp göreceği en yüksek oy da bu oldu.. Daha sonra yüzde 13-14 bandına oturdu..
Tek adam partilerinin anayasası olan ‘önce sadakat’, ‘lidere tam itaat’ MHP’nin de düsturuydu..
Üstelik tek adam yönetimi tüzükle garantiye alınmıştı..
***
Bu yapı 1 Kasım’da kırıldı..
Muhalifler ayaklandı, kongreye gidelim, hesaplaşalım dediler, Bahçeli kabul etmedi..
Tek adamdı, kendisini sorgulanmasına izin veremezdi..
2001 seçimlerinde partisini baraj altında bıraktığı halde sorgulanmamıştı..
Partisi Meclis dışı kaldığı halde koltuğunu korumuştu..
Şimdi niye kendisini sorgulatsın ki..
Böyle düşündü; direndi..
***
Direnince yapı çatladı. MHP tabanı ‘başarı hanesi boş olan’ tek adam yönetimini daha fazla taşıyamadı.. MHP delegelerinin önemli bölümü bayrak açtı..
‘Önce sadakat’, ‘lidere tam itaat’ düzeni çöktü..
MHP göbeğinden ortadan çat diye çatladı..
Meral Hanım endişesi!.
MHP’de kongre isteyen muhalifler için söylenmedik laf kalmadı..
Karalama kampanyasının, itibarsızlaştırma çabalarının haddi hesabı yoktu..
Linç ayinin daniskasını gördük..
***
Normal denilecek.. Karnıyarık gibi bölünen partide karşılıklı suçlamalar siyasetin doğasında var denilecek.. Sonunda parti içi iktidar yarışı denilecek..
Tamam da linç ayini düzenleyenler MHP’nin kalemşorları değil ki..
Linç ayinine katılanlar iktidar partisinin destekçileri..
İktidar partisinin adamları..
***
Muhaliflere atmadıkları çamur kalmadı.. Meral Akşener’i paralelci ilan ettiler.. Pensilvanya’nın adayıymış gibi göstermeye çalıştılar..
Onlara ne mi?
Meral Hanım gelirse endişesi olmasın!
Mezara kadar liderlik devri bitti
MHP’de o kazanır, bu kazanır..
MHP’de kongre yapılır, yapılmaz..
Bilemem..
Bildiğim şu; MHP’de yollar ayrıldı.. MHP parçalandı..
Bahçeli yara bere almasına rağmen, karizmasını çizdirmesine rağmen, koltuğunu korursa MHP daha da küçülür..
Muhalifler kazanırsa büyür mü?
Kazananın performansına bağlı!..
***
Soru şu.. Peki değer miydi? Muhalifler kongreye gitmek istemekte haklı mıydı?
Yüzde yüz haklıydı...
Bir partinin olağanüstü kongreye gitmesi için başka ne olması lazım ki..
***
Parti, 7.5 milyon oyla 80 milletvekili çıkarmış.. Anahtar parti olmuş..
AKP’ye evet dese iktidar ortağı..
CHP’ye he dese belki de başbakan (HDP desteğiyle)
O partinin lideri iki şıkkı da elini tersiyle itmiş.. Yeniden seçimin yolunu açmış..
Yeniden seçimde iki milyona yakın seçmen kendisini terk etmiş.. İzlediğin politikayı beğenmedim demiş..
Partisi yüzde 16.3’ten yüzde 11.9’a inmiş..
En acısı; Meclis’teki sayısı yarı yarıya azalmış..
Bir parti bu durumda kongreye gitmeyecekse ne zaman gidecek!..
Ölümün dışında daha ne olması lazım!..
***
Tek adamlar, tek adam yönetimleri hesap vermez diye bir kural yok!..
Kaybeden, partisini küçülten, bedelini öder..
Mezara kadar liderlik devri bitti!..
