MHP’nin başkanlık sistemindeki stratejisi bu..
Genel Başkan Yardımcısı Yalçın..
‘Başkanlık sitemini toplum hayıtına uygun bulmuyoruz’ dedi..
‘Parlamenter sistemden yanayız’ dedi..
‘Halkın hakemliğine müracaat edelim’ dedi..
‘Referandumda başkanlığa hayır deyin parlamenter sistemi destekleyin mesajı vereceğiz’ dedi..
H
Bu söylediklerinden çıkan sonuç şu..
MHP başkanlık sistemine Meclis’te evet diyecek, sandıkta hayır!.
Havet gibi bir şey olacak..
Peki bunu kendi tabanına nasıl anlatacaklar?
Bu da onların meselesi..
Gelelim hepimizin meselesine..
Soru şu..
MHP iktidar partisinden gelen başkanlık sistemi önerisine gözü kapalı evet mi diyecek?
Çünkü başkanlık sistemi var, başkanlık sistemi var..
Başkana yargı organları dahil her türlü atama yetkisi de verirsiniz..
(Anayasa Mahkemesi üyelerini seçme, HSYK’yı atama, Yargıtay’ı oluşturma gibi )
Başkana yasa yapma yetkisi de verirsiniz..
Başkana meclisi fesih etme yetkisi de verirsiniz..
Başkanı milletvekili listeni belirleme hakkı da verirsiniz..
Veya vermezsiniz..
Veya sınırlı verirsiniz..
H
Başkanlık seçimiyle, vekil seçimini aynı anda aynı kampanya içinde yaptırırsınız..
Veya yaptırmazsınız..
Vekil seçimini farklı tarihte yapıp yürütmeyle yasamayı birbirinden koparırsınız..
H
Başkana milletvekili seçimde kürsüye çıkma, propaganda yapma hakkı verirsiniz..
Veya vermezsiniz..
H
MHP Meclis’te evet, referandumda hayır diyecek de; hayır sesini duyurabilecek mi?
Neden hayır dediğini anlatabilecek mi?
Kitlelere ulaşabilecek mi?
Hayır..
Ben size olacağını söyleyeyim..
İktidar partisi müthiş bir kampanya yapacak..
Cumhurbaşkanı ayrı..
Başbakan ayrı..
Bütün bakanlar birbirleriyle yarışırcasına ayrı kampanyalar yapacak..
Medya 24 saat kullanılacak..
Adeta bombardıman yapılacak..
Başkanlık sisteme geçmezse ülke batacak algısı yaratılacak..
Başbakan’ın sözünden ne anlamalıyız?
Başbakan; ‘bu iş çok konuşuldu, her yönüyle konuşuldu’ diyor ama öyle değil..
Hiç konuşulmadı..
Konuşulması için iktidar partisinin ne istediğini, nasıl bir model önerdiğini net biçimde masaya koyması lazım..
İktidar partisinin geçen dönem Meclis Anayasa uzlaşma Komisyonu’na verdiği bir teklif var..
Görünce iktidar destekçileri bile yerinden fırlamıştı..
Zaten iktidar partisi de ‘o teklif pazarlık içindi’ diyerek arkasında durmamıştı.
Başka metin var mı?
Başka öneri?
Yok..
H
İktidar sözcülerinin ağzından kerpetenle sökülen sözcülerle niyetlerini okumaya çalışıyoruz..
Başbakan’ın sözlerini ele alalım..
Dedi ki; Başkan parlamento ayrı seçildiği için birbirinden etkilenme diye bir şey söz konusu değil..
Bu cümleden ne anlarsınız..
Benim anladığım şu..
Yani yasama ayrı..
Yürütme ayrı tarihlerde yapılacak seçimle belirlenecek..
H
Ama Başbakan aynı konuşmasında, milletvekili seçimini de başkanla uyumlu olsun diye beş yılda bir yapmayı düşündüklerini de söyledi..
Bu cümleden ne çıkar..
Başkanlık seçimi ile milletvekili seçimi aynı anda yapılacak..
Hangisi?
Başbakan’ın sözünden ne anlamalıyız?
H
iki seçimin bir arada veya ayrı ayrı yapılması çok mu önemli?
Evet..
Başkan seçimiyle vekil seçimi aynı anda birbirine bağımlı yapılırsa başka rejim olur..
Başkan seçimiyle vekil seçimi ayrı tarihlerden birbirinde bağımsız yapılırsa başka rejim olur..
Bu yüzden kaygılıyız
Başbakan, başkanlık sistemini anlatırken ‘ bu iş yarının işi, 10 seninin işi değil, 50-100 senenin işi’ dedi..
Aynı fikirdeyim..
Rejim zırt pırt değişmez.. En az 50 yıl sürer, 100 yıl sürer..
İşte bu sebeple, başkanlık modeli insanları düşündürüyor..
İşte bu sebeple, kaygı duyuluyor..
İşte bu sebeple, en ince ayrıntısına kadar dibine kadar konuşulması, tartışılması isteniyor..
Çünkü..
15 yıl sonra , 20 yıl sonra anayasanın verdiği imkanları demokrasi yolunda kullanmayan başkan çıkabilir..
Kendi iktidarını daim kılmak için kullanabilir..
Örnekleri çok!.
