Bu seçim eski seçimlere benzemiyor.. Tadı yok, tuzu yok, heyecan yok, coşku yok, bayrak yok, afiş yok..
Yok, yok, yok..
Sanki, seçim yok..
Sanki, 20 gün sonra sandık konulmayacak..
Halk bir türlü havaya giremedi.. Liderler konuşuyor ya dinlendiklerini zannetmiyorum..
İlgi sıfır..
Neden mi böyle..
Birinci nedeni şu; bu seçim normal seçim değil.. Alıştığımız seçim değil..
Başbakan’a göre, AKP ile CHP’nin koalisyon kuramamasının temel sebeplerinden biri eğitim,öteki dış politika..
CHP lideri dış politikanın tamamen değişmesi gerektiğini, 180 derece dönüş yapılması gerektiğini savunuyor..
AKP Genel Başkanı ise efsane yazdıklarınıiddia ediyor.. Suriye politikasını yere göğe koyamıyor..
Açık sınır politikası izleyerek, iki milyon Suriyeliyi misafir ederek dünyaya insanlık dersi verdiğimizi söylüyor..
Nasıl misafirlikse botlara binip denize açılanlar, Batı’ya sığınmak isteyenler Suriye’den değil, bizim ülkemizden gitmek istiyor..
Büyük çoğunluğu iki yıldır, üç yıldır, dört yıldır bu topraklarda yaşıyordu..
Canlarına tak etmiş olacak ki ölümü göze alıp botlara atladılar..
Neyse.. Bu ayrı mesele..
Dün savcının karşısın- daydım; ifade verdim..
İfade vermemin nedeni Cumhurbaş- kanı’na hakaretettiğime dair şikâyet..
Ne yapmışım?
Ne yazmışım?
Mesele şu.. MHP lideri Bahçeli’yi konu alan 9 Ağustos tarihli yazımda şöyle demişim..
‘İktidardaki geçici parti bir an önce seçim istiyor..
Niye istiyor?
MHP lideri seçim bildirgesini açıklarken mesajı verdi..
1 Kasım’da aynı sonuç çıkarsa HDP hariç her partiyle koalisyona hazırım diyerek..
AKP’ye göz kırptı..
Mektup yolladı..
Koalisyona hazırım dedi..
***
1 Kasım’da aynı sonuç çıkarsa, dışarıdan destek verilmeden CHP-MHP koalisyonu kurulamıyor...
Vekil sayısı tutmuyor..
Tabii ki; kurulduğu günden beri her anına , her kararına, her hamlesine damgasını vurdu..
Tabii ki; AKP’nin girdiği her seçim Erdoğan’ın izlerini taşıdı..
Ama o zaman genel başkandı..
Şimdi değil..
Şimdi Cumhurbaşkanı..
Bir buçuk yıldır AKP Genel Başkanı değil..
Bu sebeple AKP’ye ayar vermesi, rota çizmesi, hatta talimat vermesi önemli..
***
Genel kanı şu.. Cumhurbaşkanı seçimin tekrarını istiyordu, Bahçeli’nin politikası ekmeğine yağ sürdü..
1 Kasım seçiminin kilometre taşlarını döşedi..
Cumhurbaşkanı, Meclis açılış/kapanışkonuşmasında bu meseleye değindi.. Kendisinin sorumlu olmadığını söyledi..
Koalisyon kursalardıdedi..
***
MHP lideri de dün aynı konuya girdi.. Faturanın kendine kesilmesinden korkmuş olacak ki; günah çıkardı..
7 Kasım’da aynı sonuç çıkarsa HDP hariç her partiyle (ilkeleri çerçevesinde) koalisyon kuracağını açıkladı.. Şunu iddia edebilirim..
Hep böyle olur.. Daha doğrusu böyle olmuştur..
Önce laf atmalar başlar..
Sonra itibarsızlaştırma kampanyasına girişilir..
Ardından iftiralar başlar..
İftiraları tehdit izler..
Tehdit bombardımanına girişilir..
Sökmezse..
Gazeteci, yazar, çizer susmazsa, kalemini oynatmaya devam ederse, bilgisayarının tuşlarını tıkırdatmayı sürdürürse..
Bu seçim öteki seçimlere benzemeyecek.. Görünen o ki; bu seçime şehit
cenazeleri
damgasını
vuracak..
Aslında vurdu bile..
CHP dün seçim bildirgesini açıklarken salonda seçim havası yoktu, şarkı türkü yoktu, coşku yoktu..
Çünkü şehit cenazeleri vardı..
CHP’nin seçim beyannamesinde yeni bir şey yok.. Zaten nisandan bu yana ne değişti ki beyanname değişsin..