Bu seçim eski seçimlere benzemiyor.. Tadı yok, tuzu yok, heyecan yok, coşku yok, bayrak yok, afiş yok..
Yok, yok, yok..
Sanki, seçim yok..
Sanki, 20 gün sonra sandık konulmayacak..
Halk bir türlü havaya giremedi.. Liderler konuşuyor ya dinlendiklerini zannetmiyorum..
İlgi sıfır..
Neden mi böyle..
Birinci nedeni şu; bu seçim normal seçim değil.. Alıştığımız seçim değil..
Bütünlüme seçimi..
Emin misin seçimi..
Kararını düzeltecek misin seçimi..
7 Haziran’da verdiğin kararın arkasında mısın seçimi..
Son kararın mı seçimi
Bu sebeple olacak, seçmen 1 kasımda hangi partiye oy vereceğini belirlemiş..
Nutuklara kulağı kapalı.. Sessizce sandığa gideceği günü bekliyor..
Şu da var tabii.. Adaylar da yorgun seçmenler de.. Seçim kampanyaları nisan ayında başladı hala sürüyor.. Yedi aydır memleket seçim ortamında..
Dön dolaş aynı laflar..
Dön dolaş aynı vaatler..
Bütün bu söylediklerime rağmen biraz dalgalanma olabilirdi..
Gerçi, partilerin de adayların da para harcayacak hali kalmadı ama bir yolunu bulurlardı..
Buna da terör engel oldu.. Her gün şehit cenazesinin kalktığı ülkede davul zurnayla sandığa gidilmez ki..
Heyecansız seçimin bir başka nedeni de şu.. Herkes seçimin sonucunu biliyor gibi.. Kimse sürpriz beklemiyor..
NATO sanki Ankara’yı ateşe atmak istiyor!.
Ruslar, Suriye’ye gelip yerleşip operasyonlara başlayınca Ankara ile Moskova’nın arası gerildi..
Rus savaş uçakları sınırımızı ihlal edince tansiyon yükseldi..
Türkiye’ye bir saldırı falan yok..
Tehditte yok..
Sınır ihlali var..
*
Fakat NATO böyle davranmıyor.. Rusya ile Türkiye karşı karşıyaymış, Türkiye her an saldırıya uğrayacakmış gibi davranıyor..
NATO Genel Sekreteri, Türkiye’ye destek amaçlı öyle açıklamalar yapıyor ki..
Sanki, Türkiye-Rusya savaşsın istiyor..
Sanki, Ankara’yı gaza getirmeye çalışıyor..
Sanki, Ankara’yı ateşe atmak istiyor..
Sanki, Ukrayna’nın intikamını..
Sanki, Ukrayna’daki çaresizliğini...
Sanki, Rusların Kırım’ı ilhak etmesinin acısını Ankara üzerinden Moskova’ya çıkarmaya çalışıyor..
*
Genel Sekreter; ‘Ukrayna için oluşturulacak 13 bin kişilik askeri gücü Türkiye’ye kaydırabiliriz’ demiş..
O askerler gelince ne yapacak?
Türkiye kalkan mı olacak? Batı, Türkiye üzerinden mi Rusya’yla hesaplaşacak?
NATO askerleri gelirse kolay kolay gitmez!..
Tehlikeli işler dönüyor..
Çok vahim karar
Bunun hukukla ilgisi var..
Bunun bir ülkenin kalitesiyle ilgisi var..
Paralel yapı, paralel yapının yayın organları, silahlı terör örgütünün medyası denilerek geçiştirilecek konu değil..
Mesele şu..
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Digiturk’e bir yazı göndererek yedi televizyonun yayınının durdurulmasını istiyor..
Platformdan çıkart diyor..
İsteyen kim?
Savcı..
Niye istiyor?
Bir soruşturma nedeniyle..
*
Vahim olan bu.. Soruşturma nedeniyle yasak kararı alıyor..
Böyle bir yetkisi var mı?
Yok. Çünkü ortada ne suç var, ne suçlu var, ne mahkeme kararı var..
Savcı soruşturma açtım yayınlarını kesin diyebiliyor..
Digiturk de emir kabul ediyor..
*
Hukuk nerde? Adalet nerde? Yargı nerde?
Savcının bu talebi yol olursa, sirayet ederse, Türkiye yasaklar ülkesi olur..
