Kadir Onur Dinçer

32. HAFTA

Haftanın maçı şüphesiz Old Trafford Stadı’nda oynanan Manchester derbisiydi. İki takım arasında maça çıkmadan önce 15 puanlık bir fark vardı. Lider Manchester United kazanırsa ‘Şampi..’ olan konumunu ‘Şampiyo…’ seviyesine getirecekti. Ancak geçen seneki inatçılığından izler taşıyan Manchester City, pazartesi günü işlerinden çıktıktan sonra biralarını doyasıya yudumla keyfi yakalayamamış 70 bin United taraftarının önünde rakibini 2-1 mağlup etti. Bu manzara akıllara geçtiğimiz sezonun sondan 3. haftasında City’nin United’ı yendiği ve sonrasında şampiyonluğa giden yolu açan galibiyetini getirdi. Tabi bu sefer aradaki puan farkı çok daha büyük ama Mancini’nin takımı, mücadele azminde bir önceki yıldan pek de farklı bir durumda olmadığını gösterdi.

İlk yarısı golsüz geçilen mücadelede 51. dakikada James Milner’in ceza sahası dışından sert vuruşu, önce defansa sonra kaleciye çarparak ağlara gitti, konuk ekip öne geçti. Karşılaşmanın ikinci golünü Kırmızı Şeytanlar kaydetti. 59. dakikada kullanılan duran topta iyi yükselen Phil Jones’un kafa vuruşu rakip savunmacı Kompany’ye çarpıp içeri girdi. Gol Kompany’ye yazılsa da Jones’un hakkını vermek gerekir. Durumu

31. HAFTA

Lider Manchester United her geçen hafta şampiyonluğa daha da çok yaklaşıyor. Bu hafta Sunderland ile deplasmanda karşılaşan Alex Ferguson’un öğrencileri çok parlak bir oyun ortaya koymasalar da ihtiyaç duydukları 3 puanı ceplerine indirmeyi başardılar. Karşılaşmanın 27. dakikasında Robin van Persie’nin vuruşunda top Titus Bramble’ye çarparak ağlara gitti. Bu tek gol United’a yetti ve Kırmızı Şeytanlar deplasmandan kazançlı döndüler. Ligde puanını 77’ye çıkaran Manchester United, en yakın takipçisi City’nin de kazandığı haftada aradaki 15 puanlık farkı korumayı başardı.

Bu maçtaki gol pozisyonu tartışma konusu oldu. Robin van Persie golün kendisine ait olduğunu iddia etti. Ancak resmi kayıtlarda gol Bramble’ye yazıldı. Pozisyona dikkatlice bakınca Hollandalı forvetin vuruşunda topun kaleye değil altı pasa doğru gittiği ve Sunderlandli oyuncunun müdahalesi ile yön değiştirip kaleye yöneldiği görüldü. Dolayısıyla ‘kendi kalesine’ olarak kabul edilmesi mantıklı gibiydi. Van Persie’nin gol kararı dışında itirazı olan bir konu daha vardı. O da takımın takvimiydi. Cumartesi günü Sunderland deplasmanına çıkan United sadece 1 gün dinlenmenin ardından pazartesi FA Cup’ta

David Beckham’ın Amerika Birleşik Devletleri’ne transfer olması ne ise Didier Drogba’nın Çin’e gidişi de oydu. Beckham Real Madrid’den ayrılarak 2007’de yeni kıtanın yolunu tuttuğunda Los Angeles Galaxy takımı iyi bir oyuncu kazanıyordu. Ancak yıldız futbolcu daha büyük bir planın parçası olarak bu maceranın içine girmişti. Hedef, dünyanın en çok sevilen ancak ABD’de bir türlü popüler olamayan sporu olan futbolu buradaki insanlara sevdirmek, beyzbol, Amerikan futbolu ve basketbolun yanına bir büyük daha eklemekti. İngiliz oyuncu zamanla başka tanıdık isimleri de peşisıra ABD’ye çekmeye ve ülkede futbola gösterilen ilginin günden güne artmasına yol açtı.
Beckham 2007 senesinde Real Madrid’den ayrılarak yeni kıtanın yolunu tuttu. Galaxy takımında, bir ara Milan’da kiralık oynadığı dönemi de içeren zaman diliminin sonu 2013 senesinde geldi ve deneyimli oyuncu Paris Saint Germain’in yolunu tuttu. İngiliz futbolcu ABD’de kaldığı süre içinde takımı ile şampiyonluklar yaşadı. Beckham’ın varlığından en büyük beklenti ise Major League Soccer’ın (MLS) imajını parlatma, insanlara futbolu daha çok sevdirme ve ülke futbolu ile ilgili farkındalık sağlayarak dünyanın yıldız futbolcularını

30.HAFTA

Premier Lig’de bu hafta Everton ile Manchester City arasında oynanan karşılaşma oldukça kritik bir şekilde sonuçlandı. Goodison Park’ta ev sahibi Everton, lig ikincisi Manchester City’yi 2-0 mağlup etti. Gol perdesi 32. dakikada Leon Osman’ın uzaktan çektiği müthiş şut ile açıldı. 61’de Pienaar’ın kırmızı kart görerek oyun dışında kalmasıyla Everton 10 kişi kalsa da uzatmalarda Nikica Jelavic’in fileleri bulan vuruşu maçın skorunu ilan etti. Bu karşılaşmayı özel kılan ise sonrasında oynanan Manchester United-Reading mücadelesi ve burdan çıkan sonuç oldu. Kırmızı Şeytanlar evinde rakibini 21. dakikada Wayne Rooney’nin kaydettiği golle 1-0 mağlup etti. City’nin kaybetmesinin ardından United kazanınca iki takım arasındaki puan farkı iyice açıldı. Lider United, en yakın takipçisi City ile olan farkı 15 puana çıkardı (74-59) ve şampiyonluk yolunda önemli bir avantaj yakaladı.

Kaybedilen 3 puanın zirve yarışında ne kadar kritik bir eşiğe denk geldiğini Manchester City’nin Teknik Direktörü Roberto Mancini de biliyordu. Karşılaşmanın ardından son dönemlerde Türkiye’de de görmeye başladığımız bir olay yaşandı. Kaybedilen karşılaşmalarda haksızlığa uğradığını düşünen büyük

29. HAFTA

İngiltere’deki FA Cup mücadeleleri nedeniyle bu hafta bazı takımların ligdeki maçları ertelendi. Federasyon Kupası çeyrek finallerinde Everton-Wigan, Manchester City-Barnsley, Milwall-Blackburn ve Manchester United-Chelsea karşılaşmaları oynandı. Bu maçların içinde merakla beklenileni şüphesiz United-Chelsea arasında olanıydı. Büyük bir çekişmeye sahne olan karşılaşma 2-2 sona erdi. Old Trafford Stadı’ndaki maça ev sahibi ekip hızlı başladı. Henüz 5. dakikada Javier Hernandez’in golüyle öne geçen Kırmızı Şeytanlar, Wayne Rooney’nin 11. dakikada fileleri bulan vuruşuyla farkı ikiye çıkardı, ilk yarı bu skorla sona erdi. Ikinci yarıdaysa konuk ekip toparlandı. 59’da Eden Hazard ve 68’de Ramires’in golleri Londra takımına beraberliği getirdi. Manchester United 2-2 sona eren karşılaşma ile önemli bir avantajı elinden kaçırdı. Hafta içinde sahasında Real Madrid’e boyun eğerek Şampiyonlar Ligi’ne veda eden Alex Ferguson’un öğrencileri, yaşadıkları bu şoku FA Cup’ta yarı finale çıkarak daha çabuk atlatabilirlerdi. Bu maçı kazansalar tur atlayan taraf onlar olacaktı. Ancak şimdi statü gereği yarı finale çıkacak takımı belirlemek için bir müsabaka daha oynanacak. Hem de

Yaş nedeniyle emekliye ayrılmanın dışında, bir sporcunun aktif spor hayatını sonlandırmasına neler yol açabilir? Herhalde bununla ilgili birçok neden sıralanabilir. Ciddi bir sakatlık, amansız bir hastalık veya tüm hedeflere ulaşmanın getirdiği doyum v.s... Ancak herhalde geçtiğimiz günlerde aktif spor hayatını noktaladığını açıklayan genç bir tenisçinin gerekçesi, ilk anda akla gelebilecek bu nedenlerin hiçbirisine uyacak cinsten değil!
Kanada tenisinin yeni yıldızı olarak gösterilen Rebecca Marino geçtiğimiz günlerde tenisi bıraktığını açıkladı. Depresyonda olduğunu ve kendine vakit ayıramadığını gerekçe gösteren 22 yaşındaki raket profesyonel kariyerini bitirdi. 2010 ve 2011 yıllarında Kanada’da yılın kadın tenisçisi seçilen ve WTA sıralamasında 38 numaraya kadar yükselen Marino’nun bu kararı ülkede büyük bir şok yarattı.
İsminin, ilerde dünyanın en iyi kadın raketleri arasında sayılması beklenen Rebecca Marino’yu erken vedaya zorlayan asıl etkenin ise daha faklı olduğu ortaya çıktı. Cyberbulling adı verilen ve Türkçe’de sanal zorbalık olarak kullanılan tabirin Kanadalı tenisçinin sonunu hazırladığı belirlendi.
Genç tenisçi Facebook ve Twitter adresleri üzerinden

28. HAFTA

Lider Manchester United geride bıraktığımız haftada da hız kesmedi. Old Trafford’da Norwich City’yi konuk eden kırmızı beyazlılar sahadan 4-0’lık galibiyet ile ayrılarak yoluna kayıpsız devam etti. 45, 76 ve 87. dakikalarda Shinji Kagawa’nın attığı gollere, 90’da Wayne Rooney’nin vuruşu da eklenince Alex Ferguson’un talebeleri rakibini farklı devirdi. Bu sonuçla United ligde puanını 71’e çıkardı, en yakın takipçisi Manchester City’nin de kazandığı haftada aradaki 12 puanlık farkı korudu. Japon futbolcu ise bu maçta yaptığı hat trick ile tarihe geçti. Kagawa bir Premier Lig maçında 3 gol birden atan ilk Asyalı futbolcu unvanını elde etti. Oyuncusuna övgü yağdıran Ferguson, Borussia Dortmund’un Bundesliga’daki şampiyonluklarında büyük pay sahibi olmasının ardından transfer edilen futbolcu için “Onun için harika bir gündü. Kendisine olan güveni her geçen gün artıyor. Kendini ilerletiyor” değerlendirmesini yaptı. Manchester cephesinde bir önemli gelişme de hafta içinde yaşandı. Takımın emektar ismi olan 39 yaşındaki Ryan Giggs kulübüyle olan sözleşmesini 1 yıl daha uzattı. 1990 yılından bu yana Manchester United forması giyen ve profesyonel kariyerinde başka bir

27. HAFTA

Premier Lig’de haftanın maçı şüphesiz Manchester City ile Chelsea arasında Etihad Stadı’nda oynandı. İlk yarısı golsüz sona eren karşılaşmada ikinci yarı Chelsea penaltı kazandı. Topun başına deneyimli Lampard geçti ancak vuruşunu kıvrak Joe Hart çıkardı. Bu pozisyon maçın kırılma anıydı. 63. dakikada Yaya Toure ve 85’te Carlos Tevez’in golleri Mancini’nin takımına galibiyeti getirdi. Londra ekibi bu sonuçla Premier Lig’de City’ye karşı üst üste 4. deplasmanında da kaybetmiş oldu. Chelsea son olarak 2008 Eylül’ünde rakibini 3-1 mağlup etmişti.

Lider Manchester United deplasmanda Queens Park Rangers’ı 2-0 mağlup etti. Konuk ekibi galibiyete götüren goller 23. dakikada Rafael ve 80’de Ryan Giggs’den geldi. Premier Lig’de attığı gollerin sayısı çoktan 100’ü geçen Giggs, profesyonel kariyerinin 999. maçına çıktığı QPR karşısında da fileleri havalandırarak ilerleyen yaşına karşın (39) ‘hala ayaktayım’ mesajı verdi. Loftus Road’daki karşılaşmada sahalarda ender görülecek bir sakatlık da yaşandı. United’ın golcü ismi Van Persie bir pozisyon sırasında saha kenarındaki televizyon kamerasına çarptı. Kameraya kalçasını çarpan Hollandalı forvet sonrasında oyun dışına